Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/689 E. 2020/646 K. 03.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/689
KARAR NO : 2020/646
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİH: 12/02/2020
NUMARASI : 2020/387 Esas
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAFKARAR TARİHİ: 03/07/2020
İhtiyati hacze itirazın reddine ilişkin kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili şirketin, Giresun ve Sinop Devlet Hastanesi inşaatlarının ana yüklenicisi olduğunu,piyasa değeri 262.345,12-TL ve 529.333,36-usd değerindeki emtianın İstanbulda bulunan tedarikçi adreslerinden alınarak, şantiyelere nakliyesi için davalı ile anlaştıklarını, … – … tarafından düzenlenen nakliye faturası, … – mail yazışmaları, İst.Anadolu 7. ACM sinin 2019/448 sayılı dosyası içeriğinde bulunan ifadelerden anlaşılacağı üzere,davalı … – … ise nakliye işinin gerçekleştirilmesi maksadı ile .. plaka sayılı nakliye kamyonu işleten Duran Güvenç isimli kişi ile görüşerek anlaşıldığını, davalının varma yerinde malları teslim edemediğini, taşımaya konu mallara ait fatura ve irsaliyeler, ceza dava dosyası kapsamı gözetildiğinde müvekkilinin alacağını tahsil edememesi riski bulunduğunu,İİK md. 257. kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi,davalının İst.Anadolu …. İcra Dairesinin … sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulü ile İİK’nun 257 ve müteakip maddeleri gereğince borçlunun 500.000- TL’lik borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, istemde bulunandan nakit ya da kesin ve süresiz banka teminat mektubu şeklinde olmak üzere %15 (75.000- TL) güvence alınmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: Muteriz vekili, müvekkilin davacı ile yaptığı taşıma sözleşmesinin yokluğunu, müvekkilinin askerdeyken olayın vukua geldiğini, alacağın miktarı ve varlığı yargılama sonucunda belli olacağını incelemeler yapılmadan ihtiyati haciz kararı verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığını, İİK 257. Maddede sayılan şartların sağlanmadığını, müvekkilinin ihtiyati haciz kararı ticari hayatına ağır zarar verdiğini, tüm bu sebeplerle ihtiyati haciz kararına itirazının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
KARAR: Mahkemece; davacı ile davalının taşıma hususunda anlaştıkları, dosyaya sunulan nakliye faturası, whatsapp – mail yazışmaları, İst. Anadolu 7. ACM’nin 2019/448 Esas sayılı dosyası içinde bulunan ifade ve beyanlar, İstanbul Anadolu …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile alacağın yaklaşık ispat kuralları gereği ispatlanmış olduğu, ihtiyati haciz talep edenden yasada öngürülen teminatın alındığı,ihtiyati hacze itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İtiraz eden vekili; müvekkilinin,sorumlu olduğuna ilişkin herhangi bir sms, whatsapp yazışması yahut email bulunmadığını, 24.03.2019 tarihli olay sırasında müvekkilinin askerde olduğunu, davacı tarafla görüşmesi bulunmadığını,İİK 258(1) maddesinde belirtilen ihtiyati haciz sebeplerinin varlığının kanaat oluşturacak şekilde dosyaya sunulmadığını,zararın giderimi için sigorta yaptırılmadığını, zararın oluşmasında davacının kusursuz sorumlu olduğunu,yükün tanınması, bilinmesi ve ona göre tedbir alınmasının davacının bilgilendirme eksikliği sebebiyle mümkün olmadığını,fatura sunulmuş olsa da araçdaki malların faturadaki mallar olduğunun da ispatı gerektiğini,İİK 257. maddede sayılan şartlarının sağlanmadığını belirterek itirazın reddine dair kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Somut olayda eldeki dava; taşıma sözleşmesi gereği davalı tarafça temin edildiği iddia olunan araca teslim edilen emtianın varma yerinde teslim edilmediği ,taşımayı yapan şöförün sahte kimlikle temin ettiği araç ile malları teslim aldığı ancak varma yerinde alıcısına teslim etmemesi nedeniyle davacının uğradığını iddia ettiği zararın tazminine ilişkindir. İhtiyati haciz kararı verilmesinin koşulları İİK’nın 257/1. Maddesinde düzenlenmiş olup, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczini talep edebilir.HMK’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre ise, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.Taraflar arasında düzenli ,uzunca bir süredir devam eden taşıma ilişkisi bulunduğu davalının taşıma işi komisyoncusu olduğunu beyan ettiği ,davalı tarafından daha evvel taşınan emtialar nedeniyle davacıya navlun faturaları tanzim ettiği sunulan belgelerden anlaşılmaktadır. İst. Anadolu 7. ACM’nin 2019/448 Esas sayılı dosyasında Sanık … adına düzenlenen sahte sürücü belgesi ile … ait … plakalı aracı kiraladığı daha sonra davacı şirketlere ait 529.333,38 ABD doları ve 262.342,12 TL değerindeki malzemeleri Sinop ve Giresun’a nakletmek üzere aracına yüklediği daha sonra bu malzemeleri sattığı anlaşıldığından mahkumiyet hükmü verilmiştir. Davacının uğradığı zarar miktarına ve zararın ne şekilde oluştuğuna ilişkin sunulan belgeler ,İst. Anadolu 7. ACMsinin 2019/448 Esas sayılı dosyası içinde bulunan ifade ve beyanlar ve tüm dosya kapsamına göre ile alacağın varlığı hususunda yaklaşık ispatın mevcut olduğunun kabulünde isabetsizlik olmadığından davalı/itiraz eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/07/2020