Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/666 E. 2023/279 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/666
KARAR NO: 2023/279
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/12/2019
NUMARASI: 2018/372 Esas – 2019/959 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/02/2023
Davanın reddine ilişkin verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, tarafların 17.02.2016 tarihinde ön protokol imzalayarak,protokolün 2. maddesi çerçevesinde bayii adayı olan müvekkil şirketin bayilik öncesi yerine getirmesi gereken taahhütler ile tarafların hak ve yükümlülüklerinin düzenlendiğini, davalının Nissan hariç aynı binada … ve … markalarınında satış ve servis hizmetlerinin verileceğini bildiğini, özellikle müvekkil şirkete ait binaya, …’ın talepleri doğrultusunda bir çok ilave imalat ve inşaat yapıldığını, davalı şirketin noterden çektiği 14.11.2016 tarihli ihtarname ile 17.02.2016 tarihli ön protokolü fesh ettiğini, feshi sözleşmenin 3.1 maddesine dayandırdığını,feshin hemen akabinde bayilik anlaşmasını başka bir şirket ile gerçekleştirdiğini, haksız fesih nedeniyle müvekkilinin ciddi zarara uğradığını, müvekkiline ait taşınmaz üzerine davalının talebi ile yapılan tüm imalatlara ilişkin olmak üzere şimdilik 100.000-TLnin dava , davalı tarafından haksız alıkonulan 250.000-TL bayilik ödemesinin temerrüt tarihinden itibaren, tahkikat sırasında tespiti mümkün olacak “işe yaramayan ve sökülecek imalat için” fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000-TLnin yasal faizi ile birlikte tahsil edilerek müvekkili şirkete ödenmesini,pazarlık imkanı verilmeden imzalanan ön protokolün 3.6 maddesinin yazılmamış sayılmasına ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, tarafların 17.02.2016 tarihli ön protokole göre “… logolu dış cephe tabelasını binanın Eskişehir yoluna bakan ön cephesine asacağını” kabul ve taahhüt ettiğini, davacının bu tabelayı ön protokole uygun şekilde asmış iken daha sonra taahhüdüne uymayarak tabelayı kaldırdığını ve yan cepheye astığını, davacının ana yükümlülüğe uymadığı için müvekkilinin de ön protokolü haklı nedenle fesh ettiğini, fesihte kusurunun tamamen davacıda olduğunu, kimsenin kendi kusuruna dayalı olarak hak talep edemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, ön protokolün 3.1 maddesinde: “… operasyonunu yürüteceği katın üstünde, Nissan logolu dış cephe tabelası dışında başka bir tabela veya görseli, hiçbir şekilde binanın Eskişehir yoluna bakan ön cephesine asmayacağını…taahhüt eder.” denildiği davalı tarafından 14/10/2016 tarihli ihtarname ile protokolün feshedildiği, davacı( … logolu dış cephe tabelasını binanın Eskişehir yoluna bakan ön cephesine asacağını) taahhüt etmiş, ancak başta bu cepheye astığı tabelayı daha sonra kaldırarak yan cepheye astığını, davacının; binanın konumu itibarıyla o kısmın … tarafı olduğu ve caddeye baktığı, girişte yer aldığı ve davacının başka markalara ait bayiliklerinin de bulunduğu gerçeği karşısında bu yönde bir koşulun hayatın olağan akışına uymayacağı yönündeki beyanı dikkate alınarak davacının başka marka bayiliklerinin olması, basiretli tacir olarak imzaladığı protokole aykırı hareket etmesine cevaz vermediği,dış cephe tabelasının … girişi değil, ön cepheye asılması konusunda varılan anlaşmanın davacı tarafça ihlal edildiği,davalının feshinin haklı olduğunu, davalının haklı feshi sonrasında “17.02.2016 Tarihli Ön Protokolün Feshine İlişkin Mutabakat Protokolü”nü imzaladıkları,mutabakat protokolü ile; bayilik sözleşmesinin imzalanmaması sebebiyle yasal yollara müracaat edilmeyeceğini de kabul ettikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili,davalının diğer bayiliklerden de haberdar oldukları halde bayilik teklifi yaptıklarını, daha başlangıçta davalının … hariç aynı binada … ve … markalarının da satış ve servis hizmetlerinin verileceğini bildiğini, mahallinde keşif yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiğini, yargılamanın hiçbir safhasında feshin haksız olup olmadığı konusunu tartışmadığını,haksız ve protokole aykırı feshin … tarafından protokolün 3.1 maddesine dayandırıldığını, … bölümünün girişi … tarafı olup bu cephenin de Eskişehir yoluna baktığı, … logoları ve yazıları istenildiği şekilde binaya monte edildiğini, …’ın girişi … tarafı olup bu cephe Eskişehir yoluna cepheli olduğunu, giriş bölümü olan ve … operasyonunun yürütüleceği katın üstünde Eskişehir yoluna cephe olan binanın bu yüzüne “Ön Protokol”e uygun olarak … markasını gösteren logo asıldığını, davalı şirketin başka bir şirket ile gecikmeksizin anlaşma yapmasının iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, bayilik bedeli olarak davalı tarafından alıkonulan bedelin iadesi gerektiğini, sözleşme hükümlerine müdahale imkânına sahip olmadan müvekkil şirketin ön protokolü imzalamak zorunda kaldığını,mahkemenin hatalı uygulaması nedeniyle davanın ıslahına neden olup bu nedenle davalı taraf lehine haksız olarak fazla vekâlet ücretine karar verildiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Açılan dava, sözleşmenin haksız feshi nedeni ile maddi tazminat ve ödenen bedelin iadesi ile taraflar arasında imzalanan ön protokolün 3.6 maddesinin iptali istemine ilişkindir.Taraflar bayi adayı olan davacının yerine getirmesi gereken taahhütler ve tarafların hak ve yükümlülüklerini düzenleyen 17.02.2016 tarihli Ön Protokolü imzalamışdır. Protokol’ün 3.1. maddesinde “Bayi Adayı … operasyonunu yürüteceği katın üstünde, … logolu dış cephe tabelası dışında başka bir tabela veya görseli, hiçbir şekilde binanın Eskişehir yoluna bakan ön cephesine asmayacağını ve bu durumun aksine hareket edilmesinin Protokol’e aykırılık teşkil edeceğini.., kabul ve taahhüt eder.” hükmüne yer verilmiştir.Protokol’ün 5.1. maddesinde ise fesih şartları düzenlenerek “Bayi Adayı tarafından Madde.3’de düzenlenen yükümlülüklerin öngörülen kesin süre içerisinde, işbu Protokol ve eklerindeki şartlar dahilinde yerine getirilmemesi halinde, … işbu Protokol’ü başkaca herhangi bir sebep aranmadan tek taraflı olarak derhal feshetme hakkına sahiptir.” hükmünü haizdir.Protokol’ün 3.6. Maddesi …”’ın derhal fesih bakkını kullanması halinde protokol’ün 3.5 maddesindeki bayilik bedelinin 250.000-TL’lik kısmı hiçbir surette iade edilmeyecektir.” şeklindedir.Bu kapsamda sözleşme hükümlerine bakıldığında özellikle 3.1 maddesi yönünden davalı … tarafından davacının diğer bayiliklerinin bilindiği, bu nedenle … operasyonun yürütüldüğü katın belirtildiği fakat Eskişehir yoluna bakan ön cephenin ticari reklam amacı ile özellikli önem arz ettiği ve sözleşme hükmünde bu hususun bilhassa vurgulandığı anlaşılmaktadır.Protokolden sonra davalı tarafça Kadıköy … Noterliği’nin 14/10/2016 tarihli ve … yev. nolu ihtarname ile protokolün 3.1 maddesi uyarınca protokolün feshedildiği, davacı tarafından cevabi ihtarname ile feshin haksız olduğunun belirtildiği,daha sonra tarafların uzlaşması ile 09.02.2017 tarihinde “17.02.2016 tarihli Ön Protokolün Feshine İlişkin Mutabakat Protokolü” imzalandığı anlaşılmıştır.Davacı taraf sözleşmenin haksız feshi nedeni ile tazminat ve ödenen bayilik yatırım bedelinin iadesini talep ettiğine göre çözümü gereken ilk husus feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığıdır.Feshin haklılığının belirlenmesi hakimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konular olup bu hususta bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekmemektedir.Kararın gerekçesinde teknik bilirkişi raporunun sadece yapılan işler ve bedellerinin belirlenmesine ilişkin bulunduğunu belirtilerek fesih sebebi mahkemece değerlendirilmiştir.Davalı taraf, davacının … logolu dış cephe tabelasını ilk etapta ön cepheye astığı halde kısa bir süre sonra ön cepheden kaldırıp yan cepheye astığını, davacı taraf ise …’ın girişinin … tarafı olup Nissan operasyonunun yürütüleceği katın üstünde Eskişehir yoluna cephe olan binanın bu yüzüne asıldığını beyan etmektedir. Ön Protokolün 3.1 maddesi ve dosyaya ibraz edilen ihtarname ve fotoğraflar incelendiğinde Nissan logolu dış cephe tabelasının binanın Eskişehir yoluna bakan ön cephesine asılması gerektiği, Nissan bölümünün girişinin önem arz etmediği, sözleşmede özellikle ön cepheye vurgu yapıldığı,davacının da önce tabelayı ön cepheye asmışken sonradan kaldırdığı, bu husus protokole aykırı olup yapılan fesih haklı nedene dayandığından zararların tazminini talep etmesi hukuken mümkün olmayıp davacı vekilinin bu hususa yönelik istinaf sebepleri yerinde değildir. Ön Protokolün 3.6 maddesinde davalının sözleşmeyi feshi halinde bayilik yatırım bedeli 250.000 TLnun iade edilmeyeceği kararlaştırılmış olup protokol niteliği itibariyle taraflara özel ve onların hak ve yükümlülüklerini düzenlediği,genel işlem şartı taşıyan ve müzakere edilmeden imzalanan bir sözleşme sözkonusu olmadığı TBK nın 20.maddenin uygulama alanı bulunmadığı, fesihten sonra imzalanan 09.02.2017 tarihli “Mutabakat Protokolü”nde de 1. maddede bayilik yatırım bedeli olarak ödenen 250.000 TL + KDV’nin Ön Protokol hükümlerine uygun şekilde iade edilmeyeceği taraflarca kabul edilmiştir. Davacı taraf Ön Protokol’ün müzakere edilmeden ve baskın konumda olan davalı tarafın zorlaması ile imzalandığını ve iptai gerektiğini ileri sürse de fesihten sonraki uzlaşma aşamasında ve mutabakat protokolünde de aynı hükümleri kabul ettiği gözetildiğinde davacı vekilinin bu hususa yönelik istinaf nedeni yerinde görülmemiştir.Davacı tarafça; bilirkişi incelemesinden sonra talep artırımı iradi olarak yapılmış olup ıslah edilen değer üzerinden takdir edilen vekalet ücretinde bir hata bulunmamıştır.Açıklanan nedenlerle, istinaf yoluna başvuran davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nın 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 23/02/2023