Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/650 E. 2020/594 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/650
KARAR NO : 2020/594
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/02/2020 (Ek Karar)
NUMARASI : 2020/32 D. İş-2020/33 Karar
TALEP: İhtiyati Hacze İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/06/2020
İhtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ek kararın ihtiyati hacze itiraz edenler vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: Alacaklı vekili dilekçesinde; banka ile borçlular arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi gereği 449.487,35-TL’sine ulaşan alacağının ödenmesi için borçlulara ihtarname tebliğ edilmişse de borç gününe kadar ödenmediğini, bu nedenlerle teminatsız olarak borçluların taşınır taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; borcun ödenmediği ve alacağın rehinle teminat altına da alınmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin kabulüyle 449.487,35-TL alacak yönünden borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine %15 teminat karşılığı ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ:İhtiyati hacze itiraz edenler vekili 21/01/2020 tarihli dilekçesinde; ihtiyati haciz başvurularında yetkili mahkemenin aleyhine ihtiyati haciz istenen tarafın ikametgahının bulunduğu mahkeme olduğunu, müvekkillerinin ikametlerinin İstanbul Kartal olduğunu ve yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, yetki itirazında bulunduğunu, konu borcun ipotekle teminat altına alınmış olamasına rağmen borca yetecek miktardan fazlası için ihtiyati haciz kararı verildiğini, müvekkilinin yaşamak için temel ihtiyaçlarını dahi karşılayacak durumu kalmadığını, borca uygulanan faizlerin son derece fahiş olduğunu müvekkilinin alacaklıya bu kadar borcu olmadığını, bu nedenlerle ihtiyati haciz kararının iptalini arz ve talep etmiştir.
EK KARAR: Mahkemece; sözleşmenin 6/2 maddesi kefiller yönündende bağlayıcı olmakla itiraz eden borçlular vekilinin ihtiyati hacze yetki yönünden itirazları ile sair itirazları İİK 265 sayılı maddede sayılan sınırlı sebeplerden olmadığı gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz kararına itiraz edenler vekili; müvekillerinin Genel Kredi Sözleşmesine kefil sıfatıyla imza attığını, sözleşme ile çekilen kredinin ipotek ile teminat altına alınmış bir borç olduğunu, davaya konu olan taşınmazın ipotek gösterilerek teminat altına alındığını buna rağmen, talepte bulunan tarafın, iyi niyet kurallarına riayet etmeksizin bu bilgiyi ilk derece mahkemesinden gizlediğini ve müvekkilinin borç miktarının çok üzerinde bir meblağa tekabul eden ve mağdur olmasına sebebiyet veren ihtiyati haciz yoluna başvurduğunu, müvekkilinin mağdur olduğunu ve temel ihtiyaçları dahi karşılamasına engel olunduğunu, müvekkiline gönderilen icra emirlerine “tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile” ibaresi eklendiğini ve talepte bulunan tarafın kötü niyetli olduğunu, alacağa uygulanan faizin fahiş olduğu ve müvekkilinin alacaklıya bu kadar borcu olmadığını, belirterek kararın kaldırılarak ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: İhtiyati haciz kararı verilmesinin koşulları İİK’nın 257/1. Maddesinde düzenlenmiş olup, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczini talep edebilir.İhtiyati hacze İtiraz ise İİK’nın 265. Maddesinde düzenlenmiş olup; Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.İİK 265/4.maddesi gereği; itiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Somut olayda ihtiyati hacze itiraz eden borçlular hacze konu alacağın ipotekle temin edildiğini ileri sürmüş ise de bu iddiayı ispata elverişli ipotek belgelerini İİK 265 maddesi uyarınca itiraz ve istinaf aşamasında dahi dosyaya sunmadığı ve iddiasını ispat edemediğinden alacağın müteselsil kefiller yönünden ipotekle temin edildiği itirazı yerinde görülmemiştir. İİK 265 maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, ihtiyati hacze konu alacağa uygulanan faiz oranının fahiş olduğuna yönelik itirazlar bu madde kapsamında değerlendirilecek bir itiraz olmayıp açılacak bir menfi tespit davasının konusu oluşturacaktır. Bu durumda mahkemece ihtiyatı haciz kararına yapılan itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle istinaf nedenleri yerinde görülmeyen ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz edenler vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Hükümden sonra alacaklı yan gider avansından karşılanan 22-TL posta masrafının itiraz edenlerden alınarak alacaklıya ödenmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nun 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 17/06/2020