Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/62 E. 2020/76 K. 23.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/62
KARAR NO : 2020/76
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/07/2019 Ara Karar
NUMARASI : 2019/395 Esas
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/01/2020
İlk derece mahkemesince verilen 30/07/2019 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerin alacaklı olduğunu iddia eden tarafa takip dosyası ve takibe konu senet yönünden İİK. Md. 72 vd. düzenlemeleri gereği borçlu olmadıklarının tespiti ile, takip müstenidatı evrakın kambiyo senedi vasfı bulunmadığından ve pay devri sözleşmesi ile yüklenilen edim müvekkili … tarafından ifa edildiğinden, diğer davacılar yönünden ise davacılar pay devri protokolü ve sözleşmesinin tarafı olmadıklarından davalıya borçlu olmadıklarının tesbiti ile HMK. Md. 391 gereği teminatsız olarak takibin tedbiren durdurulmasına talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olup bu dava kapsamında verilebilecek ihtiyati tedbir kararlarının İİK’nın 72/2. ve 72/3. maddesinde özel olarak düzenlendiğini, HMK’nın 209. maddesindeki tedbir ise genel nitelikte hüküm olduğundan HMK’nın 26. maddesi uyarınca taleple bağlılık kuralı gözetilerek davacının İİK’nın 72/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebi de bulunmadığından davacı vekilinin HMK’nın 207. md. Uyarınca teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesi isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili ; davalının, müvekkili işletmenin eski ortağı olup, müvekkillerinden … ile davalının o dönemde vekili olan Av. … vasıtasıyla 04/11/2012 tarihli protokol imzalayarak, müvekkili işletmedeki payını devrettiğini, protokol ile işletmenin %50’sine tekabül eden pay karşılığı olarak 150.000-TL bedel belirlendiğini ve bu tutarın 12 ay da ödenmesinin hükme bağlandığını, bu tutar karşılığı teminat olmak ve vadesi bulunmamak üzere, senedin Av. …’a teslim edildiğini, 17/05/2013 tarihli Üsküdar … Noter aracılığı ile … yevmiye numaralı pay devri sözleşmesi tanzim edilerek işlemlerin sonlandırıldığını, bu süreçte davalıya havale ve eft yoluyla alacağın kısım kısım ödendiğini, toplam yaklaşık 90.000-TL civarında ödeme yapıldığını, bu tutarlar dışında tespit edilemeyen ödemelerin hesap hareketlerinin celbi sonrasında tespit edileceğini, takibe konu senedin kambiyo vasfı taşımayan ve tahrif edilerek, keşidecinin rızası ve bilgisi haricinde kötü niyetli olarak, vade kısmı senet teminat senedi olmasa dahi zamanaşımı sonrasında doldurulmuş olan bir evrak olduğunu, bononun esaslı unsuru olan kayıtsız şartsız ödeme şartının olayda mevcut olmadığını,ihtiyati tedbirin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak teminatsız olarak takibin durdurulmasına karar verilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : İİK 72/3.maddesi “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak,… göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” 6100 Sayılı HMK 389 . Maddesi “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. ” Aynı yasanın 390/3 Maddesi “tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.”Şeklinde düzenlenmiştir. Geçiçi hukuki koruma yargılamasını, asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır.Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte; zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Bu sebepledir ki; genelde geçici hukuki korumalara, karar verilirken haksız olma ihtimalide dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması öngörülmüştür. İİK 72. maddesi gereğince ihtiyati talep eden geçici hukuki koruma kararlarının genel olarak düzenlendiği HMK hükümleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilebilmesinin koşulları kapsamında haklığının yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Hisse Devir Sözleşmesinde davalının hissesinin davacı …’a devri karşılığında yapılacak ödemelere ilişkin şirketin ve diğer davacıların borçlu ve ciranta olduğu bono düzenleyerek davalıya teslim edeceği hususu düzenlenmiştir. İcra takibine konu senetlerin imzası inkar edilmemiş olup senet metninin davacıların rızası hilafına doldurulduğu iddia edilmektedir .HMK 207 maddesinde de senet metninde yapılacak değişikliklerin düzenleme usulü belirtilmiş olup bu madde hükmüne bağlanan özel bir tedbir çeşidi bulunmamaktadır. Davacılar HMK 207.maddesi uyarınca teminatsız icra takibinin durdurulmasına talep etmiş ise de İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulmasına karar verilemez.Bu durumda mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik yoktur.Açıklanan nedenlerle istinaf sebepleri yerinde görülmeyen davacılar vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir isteyen/da vacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 10- TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/01/2020