Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/541 E. 2020/483 K. 14.05.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/541
KARAR NO: 2020/483
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/06/2019 (Ara Karar) – 03/07/2019 (Ara Karar)
NUMARASI: 2019/436 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/05/2020
İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı dava dilekçesinde; Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine yürütülen ilamsız icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi sebebiyle takibin durduğunu, söz konusu alacağın fatura alacağı olduğunu, irsaliyesi imzalı-faturası teslim edildiğini, borçlu firma ile mutabakat sağlandığını, müvekkilinin zarar görmemesi açısından borçlu firmanın ve firmaya kefil olan …’ın üzerine olan ve firmaya ait olan taşınmaz ve araçlara dava süresince, mal kaçırma ve el değiştirme olabileceğinden dava süresince taşınmaz ve araçlar üzerine haciz ve veya rehin konulmasını talep etmiştir. Davacı 02/07/2019 tarihli dilekçesi ile, dava süresince firmaya veya borçluya ait taşınmaz, araçlarına ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği, borçlu firmaya çok sayıda haciz, takip, rehin mevcut olduğunu, bu geçen zaman içerisinde mutlak suretle hak kaybına uğramamak için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; 28/06/2019 tarihli ve 03/07/2019 tarihli ara kararlar ile; davacının isteminin bir miktar alacağın ödetilmesi istemine ilişkin olup, üzerine ihtiyati haciz konulması istenilen taşınmaz ve araçların davanın konusunu teşkil etmediği yani yargılama neticesi söz konusu taşınmazların mülkiyetine ilişkin bir karar verilmesi beklenemeyeceği gerekçesiyle davacının ihtiyati haciz talebinin reddine dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde, borçlu firmanın borcunu kabul ettiğini ve imzalı kaşeli ekli dosyalarda mevcut olduğunu, davalının piyasaya ve kurumlara birçok borcunun bulunduğunu, müvekkilinin hak kaybına uğraması söz konusu olduğundan mal varlığına dava süresince ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı şirket gerek Talep, faturaya dayalı başlatılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkin davada da 02/07/2019 tarihli talep dilekçesin de ,gerekse istinaf başvuru dilekçesinde talebinin ihtiyati tedbire ilişkin olduğu, dava süresince davalının malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. HMK’nın 389. maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir. “şeklindedir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda, faturaya dayalı başlatılan takibe vaki itirazın iptali davası olduğu, dolayısıyla davalının malvarlığı ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının iş bu davanın konusunu teşkil etmediği açıktır. HMK.nun 389 maddesinin açık hükmü gereği ihtiyati tedbire ancak davalı borçlunun uyuşmazlık konusu olan mal varlığı değerleri bakımından karar verilebileceği, para alacağı talepli davalarda koşulları varsa İİK hükümlerine göre ihtiyati haciz kararı verilebileceği,somut uyuşmazlıktaki gibi konusu para alacağı olan davalarda ihtiyati tedbir kararı verilmesi imkanı bulunmadığı yargı kararları ile sabittir .Mahkemece HMK 389 maddesi gereği,öncelikli koşul olan , “… ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği” koşulu yönünden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmayıp,ara kararına yönelik ileri sürülen istinaf nedenleri yerinde bulunmamaktadır.Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 10,- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/05/2020