Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/532 E. 2022/1293 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/532
KARAR NO: 2022/1293
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/01/2020
NUMARASI: 2019/302 Esas – 2020/18 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/09/2022
Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını borçlu tarafından borca itiraz edildiğini, takibe dayanak belge münderecatına bir itirazının bulunmadığını, dava şartı arabuluculuk yoluna başvurduklarını, taraflar arasında anlaşmama tutanağı imzalandığını, dava dışı … Tic. A.Ş ile müvekkili arasında nakliyat sigortası bulunduğu, nakliyeci firma sorumluluğunda … (çekici) plakalı nakliye aracına yüklendiğini, daha sonra araç içindeki ürünlerin nakliye aracı ile birlikte araç sürücüsü tarafından çalındığının anlaşıldığını, akabinde ürünlerin bir depoda bulunduğunu, sigortalı firmanın zararına yol açan hasarın meydana geldiğini, halefiyet ilkesi gereğince müvekkilin rücu hakkı doğduğunu belirterek itirazın iptaline, %20 den aşağıya olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davaya konu taşıma işlemi ve iddia olunan hırsızlık hadisesinin 19/11/2016 tarihinde meydana geldiğini, TTK 855. maddeye göre 1 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, ayrıca … çekici plaka sayılı araca yüklenen aracın sürücüsü tarafından çalınan ticari emtianın hırsızlık soruşturması sonucunda 439 kolinin 410 kolisinin bulunduğunu ve bulunan ticari emtianın gönderici firmaya iade edildiğini, dava dışı … A.Ş’nin ticari emtiayı imha ettiğini beyan ederek davacı sigorta şirketinden 410 koli için ödeme almış ise de imhaya ilişkin herhangi bir belge ibraz edilmediğini, iade edilen emtianın imhasının ispatlanamadığını, rücu talebinin haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; Taşıma konusu eşyanın nakliye aracına 18-19.11.2016 tarihinde yüklendiği, nakliye aracının 21.11.2016 tarihinde sevk edilen noktada olması gerektiğinin hasar dosyasından ve tüm dosya içeriğinden anlaşıldığı, taşıma konusu eşyaların, nakliye aracına yükleyen şirketin Depo Sorumlusu, Grup Müdürü ve Genel Müdürü tarafından müştereken tutulan ve hasar dosyasında yer alan tutanağa göre nakliye aracının 21.11.2016 tarihinde sevk edilen noktada olması gerektiği, aracın gelmediği ve araç şoförüne ulaşılamadığı kayıt altına alındığı, nakliyeci tarafından taşıma konusu eşyanın belirlenen tarihte teslimat adresine ulaştırılmadığı, eşyanın çalındığına dair kolluk kuvvetlerine başvuru yapıldığı, kolluk görevlilerince nakliye aracının ve taşıma konusu eşyanın bir süre sonra bulunduğu, davacı sigorta şirketinin sorumluluğu oranında taşıma konusu eşyayı üreten dava dışı şirkete ödeme yaptığının dosya kapsamından anlaşıldığı, davacı sigorta şirketinin halefiyet ilkesi uyarınca dava dışı şirkete yaptığı ödemeyi, taşımayı yapan davalı şirketten talep ettiği, bu sebeple davacı … Sigorta A.Ş.’nin 11.12.2017 tarihinde İstanbul Anadolu … İcra Dairesinde icra takibi başlattığı, davacı sigorta şirketince rücuen tazminat istemine ilişkin icra takibinin başlatıldığı tarihin 11.12.2017, taşıma sigortasına konu eşyanın davalı kargo şirketince teslimat yerine ulaştırılması beklenen tarihin 21.11.2016 tarihi olduğunu, taşıma konusu eşya teslim edileceği yere ulaşmadığını Türk Ticaret Kanunu madde 855 uyarınca, 21.11.2016 tarihinden itibaren bir (1) yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 11.12.2017 tarihinde davacı sigorta şirketi dava dışı sigortalıya ödediği bedelin tahsiline ilişkin icra takibinin 1 yıllık süre içinde başlatılmadığı gerekçesiyle, davanın zamanaşımı bedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece soruşturma dosyası hakkında bilgi istenmeyerek eksik inceleme yapıldığını, şikayetçi tutanağında da şirket yetkilisinin şoförün emtiaları çaldığını beyan etmesiyle ağır kusurun ispatlandığını, ağır kusurda 3 yıl zamanaşımı olduğunu, davalının asıl taşıyıcı sıfatında olduğunu, asıl taşıyıcının yararlandığı kişi olan ve emtiaları çalan şoförün fiillerinden de kendi fiili ve ihmali gibi sorumlu olduğunu, ismini … olarak beyan eden ancak gerçekte ismi … olan şoförün taşınacak emtia üzerindeki hasarın meydana getirebilecek her türlü fiilinden b2 kargonun sorumlu olduğunu, kaldı ki taşıyanın kendi adamı olan şoförün emtiayı çalmasının kasten meydana getirilmiş bir fiil olduğunu ve fiilin ağır kusurla icra edildiğini, ağır kusur ve pervasız davranış nedeniyle emtianın hasarına yol açan taşıyanın sorumluluğunda zamanaşımının 3 yıl olduğunu, bu nedenle istinaf talebinin kabulüne mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekilinin istinafa cevap dilekçesinde; zamanaşımı nedeniyle reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, şoför tarafından çalınan 439 kolinin 410 kolisinin bulunarak davacı şirkete teslim edildiğini, taşınan emtianın … Sigorta A.Ş. Tarafından sigortalı olduğunu, bu nedenlerle davacının istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, Davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısı … A.Ş’ye ödemiş olduğu hasar bedelinin rücuen tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine ilişkin İİK 67 maddeye göre açılan itirazın iptali davasıdır. TTK 1472. maddeye göre sigortacı sigorta tazminatı ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortanın gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya intikal eder. 6102 sayılı TTK’nun 855. maddesine göre, bu kitap hükümlerine göre tabi taşımalarda yolcunun bir kaza sonucu ölmesi veya bedensel bütünlüğünü zedeleyen bir zarara uğraması halinde istem hakları 10 yılda diğer zararlarda ise 1 yılda zamanaşımına uğrayacağı, zamanaşımı süresi eşyanın teslimi tarihinden itibaren başlayacağı ve aynı maddenin 5. bendine göre taşıyıcının kastından veya pervasızca bir davranışıyla böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinden veya ihmalinden dolayı eşya zıyaa, hasara uğramış veya geç teslim edilmişse taşıyıcının sorumluluğu 3 yılda zamanaşımına uğrayacağı düzenlemesi yer almaktadır. Davalı şirketi yetkilisi olduğunu beyan eden … emniyette vermiş olduğu beyanında, ismini … olarak beyan eden şoförün … plakalı aracına gerekli taşıma sözleşmelerini imzalatarak 19/11/2016 günü emtiayı teslim ettiklerini, aynı gün malların çalındığını öğrendiklerini, bugün yani 01 Aralık 2016 günü malların bulunduğunu görevli memurlar tarafından bildirildiğini beyan etmiştir. Somut olayda; taşıma sigortasına konu eşyanın davalı kargo şirketince teslimat yerine ulaştırılması beklenen tarih 21/11/2016 tarihi olup, davacı tarafından sigortalısına ödenen bedelin rücuen tazmini istemine ilişkin icra takibinin 11/12/2017 tarihi olduğu, mahkemece her ne kadar 1 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, emtianın taşıma işi yapan davalının şoförünün yapmış olduğu hırsızlık neticesinde vuku bulduğundan 6102 sayılı TTK’nun 855/5. bendine göre taşıyıcının kastından veya pervasızca bir davranışı ile böyle bir zarar meydana gelmiş olması sebebi ile taşıyıcının sorumluluğunda zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğu, bu nedenle mahkemece davanın 1 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi hukuken yerinde değildir. Tüm bu nedenlerle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353(1)a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, dosyanın esastan incelenmesi için ait olduğu mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/302 Esas – 2020/18 Karar sayılı 14/01/2020 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine” Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/09/2022