Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/468 E. 2023/96 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/468
KARAR NO: 2023/96
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2019
NUMARASI: 2018/123 Esas – 2019/1288 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/01/2023
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, dava dışı … firmasının müvekkili nezdinde nakliyat emtia abonman ve nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, Hollanda’dan Türkiye’ye gönderilmek üzere yüklemesi yapılan 3 palet makinenin parsiyel olarak davalı borçlunun sorumluluğu altında taşındığını, emtianın varışı sonrasında tahliye sırasında yapılan kontrollerde hasarlı olduğunun görülmesi üzerine tutanak düzenlendiğini, ayrıca CMR senedi üzerine hasarlı teslim şerhi düşüldüğünü, hasara istinaden düzenlenen ekspertiz raporunda 10.573,72 TL zarar tespit edildiğini, müvekkili tarafından poliçe kapsamında sigortalıya 8.873,10-TL ödeme yapıldığını, CMR’nin 17.maddesi hükmüne göre hasar nedenile davalının sorumlu olduğunu, TTK’nun 1472.maddesi kapsamında müvekkilinin sigortalının yerine geçtiğini, bu nedenle davalıya rücu hakkının bulunduğunu, hasar bedelinin tazmini için davalı hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafından takibe haksız olarak itiraz edildiğini belirterek davalının itirazının iptali ile %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, hasarın taşıma sırasında meydana gelmemiş olup, yükleme ve ambalaj hatasından kaynaklandığını, ayrıca taşınan yükte bulunan hasarın ağırlı belirtilmediği gibi ekspertiz raporunun ibraz edilmediğini, dolayısıyla tazminatın CMR 23.maddesindeki sınırı aşıp aşmadığını bilinmediğinden özel çekme hakkı yönünden hasar bedeline itiraz ettiklerini belirterek davanın reddi ile %20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı tarafından taşıma sigortası ile sigortalı dava dışı … tarafından ithal edilen 3 adet makinenin Hollanda’dan Türkiyeye nakliyesi işinin taşıyıcı olarak taşıma sözleşmesi kapsamında davalı tarafından gerçekleştirildiği, emtianın teslim sürecinde yapılan incelemede hasarlı olduğu tespit edilerek bu hususta tutanak düzenlendiği, davacı sigorta şirketi tarafından yaptırılan ekspertiz çalışması sonucunda 10.573,72 TL hasar bedeli tespit edilerek poliçe kapsamında dava dışı sigortalıya 01/04/2015 tarihinde 8.873,10TL ödeme yapıldığı, ödeme sonucunda sigortalıya halef olan davacının davalıya rücu hakkının bulunduğu, davacı tarafından başlatılan icra takip tarihi dikkate alındığında davanın zamanaşımına uğramamış olduğu, taşımanın EXW niteliğinde olması nedeniyle kural olarak taşıma sırasında oluşan hasardan alıcının sorumlu olduğu, ancak somut olayda alıcı sigortalının bu konuda taşıyıcıya herhangi bir bildirimde bulunmadığı,uluslararası nitelikli olması nedeniyle uygulanması gerekli CMR konvansiyonunun 17.maddesine göre hasar halinde taşıyıcının kusurlu olduğunun karine olarak kabul edildiği, karinenin aksinin, yani meydana gelen hasarda kusurunun bulunmadığı hususunun taşıyıcı olan davalı tarafından kanıtlanmasının gerektiği, somut olayda oluşa uygun ve tutarlı bilirkişi kurulu raporu ile de tespit edildiği üzere hasarın yüklemedeki istifleme -bağlama hatasından kaynaklandığı, davalı taşıyıcının istifleme hatasından sorumluluğu bulunmasa da nezaret görevini yerine getirmemiş olması nedeniyle oluşan hasarda kusurlu bulunduğunun kabulünün gerektiği, bu kapsamda hasarın oluşumunda davadışı satıcının %70 oranında, davalı taşıyıcının ise %30 oranında kusurlu olduuğnun kabulünün gerektiği,oluşan hasar bedeli 10.573,72 TL olup, davalının %30 kusuruna isabet eden tutarın 3.172,11 TL olduğu, taşıyıcının kasıt veya ağır kusuru hususunda delil bulunmaması nedeniyle sorumluluğunun kilogram başına 8,33SDR ile sınırlı olduğu, ancak tespit edilen tutarın CMR konvansiyonunda belirtilen sorumluluk limitlerinin altında olduğu sonucuna varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş alacak likit olmayıp miktarının tespitinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle koşulları oluşmadığından tarafların tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, taşıma işinin parsiyel taşıma şeklinde yapıldığı, dava dışı … ile davalı taşıyıcı arasında düzenlenen tır karnesinde ve T1 belgesinde taşıma işleminin parsiyel şekilde yapıldığının sabit olduğunu, parsiyel taşıma halinde taşıyıcının hasarın istif-ambalaj vb. hususlardan meydana geldğini ileri süremeyeceğini,. kaldı ki CMR madde 8 ve 9 gereği yüke ilişkin taşıma senedi üzerinde davalı taşıyıcının hiç bir ihtirizi kaydı olmadığını,. bu halde parsiyel taşıma işlemine rağmen istif hatasından bahisle davalının %30 oranında kusurlu olduğu yönündeki tespitlere itiraz ettiklerini, bu tür taşımalarda taşımanın bütün safhaları taşıyıcının sorumluluğu altında olup taşıyıcı aracı diğer yüklere göre organize etmiştir gibi bir kaanat ile sorumluluk tespiti yapılamayacağını, taşıyıcı hatalı yükleme, istifleme, boşaltma işlemlerini fark etmesi halinde CMR’nin 14 ve 16. maddeleri kapsamında hareket ederek durumu zamanında gönderici ya da alıcıya bildirerek taşımanın devamı hakkında talimat alması gerektiğini, taşıyıcının çekince koyarak yükü teslim alması gerektiği, çekince yoksa yükü tam ve sağlam olarak aldığının kabul edilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Açılan dava Uluslararası taşıma sözleşmesi kapsamında hasarlanan emtia bedelinin sigortalıya ödenmesi sebebi ile bedelin rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Somut olayda dava konusu taşıma işi Hollanda -Türkiye arasında gerçekleştirilen uluslararası karayolu ile eşya taşımacılığına ilişkin olup CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiği, 29.09.2014 tarihli 13319 nolu praforma faturada Vega Multifold markalı makinelerin 19.000 Euro /Adet olmak üzere 3 adet makine toplamı 57.000 Euro bedel ile Hollanda menşeili … firmasının davacının sigortalısı dava dışı … A.Ş. Firmasına EXW koşul ile satışının gerçekleştirildiği, taşınma işinin ise Hamule senedine göre gönderen firmanın dava dışı …, alıcı firmanın dava dışı sigortalı … A.Ş. Olduğu, taşıyıcı firmanın ise davalı … Ltd. Şti. Olduğu, taşımanın Hollanda- Türkiye arasında …/… plakalı araçla yapılacağının dercedilmiş olduğu, dava dışı … A.Ş.’nin davacı sigorta şirketinin Nakliyat Emtia Abonman sigorta sözleşmesi ile sigortalısı olduğu, antrepo hasar tutanağı ve hasar şerhli CMR senedine göre taşınan 3 kaptan ikisinin hasarlı olduğu dosyadaki somut delillerle sabittir.Uyuşmazlığın çözümü bakımından dava konusu hasarın nasıl meydana geldiğinin öncelikle incelenmesi gerekmekte olup gerek davacı tarafın yaptırdığı gerek davalı tarafın sigorta şirketine yaptırdığı incelemeler soncu alınan ekspertiz raporlarında istiflemenin hatalı olup taşıma sırasındaki sarsıntılar nedeni ile emtiaların bir biri ile veya römork iç yüzeyine çarpması sonucunda oluşan ezilmeler nedeni ile hasarlandığı, bu hususun mahkemece aldırılan bilirkişi raporu ile de örtüştüğü görülmektedir. CMR Konvansiyonunda görülen sorumluluk sistemine göre taşıyan eşyayı varış yerinde teslim aldığı haliyle alıcıya teslim etmekle yükümlü olup; güzergah üzerinde yaptığı aktarmalar dahil olmak üzere taşıma süresi içerisinde eşyayı gözetim yükümlülüğü mevcut olup; yükleme yerinden varış mahalline kadar eşyaya gelecek zarardan mesuldür. CMR 17/2 maddesinde eğer kayıp veya hasar ; hasara uğrayan malların ambalajlanmaması yada hatalı ambalajlanmış olması halinde yükün gönderici veya alıcı tarafından alınması, yüklenmesi ve özellikleri gereği özel risklerden doğmuş ise taşıyıcının zarardan sorumlu olmayacağı düzenlenmiştir.Ancak,yükün ambalajının kifayetsiz ya da ambalajsız olmasından veya araca hatalı istiflenip, sabitlenmesine bağlı tertipleme hatalarından dolayı vuku bulan hasarlardan taşıyıcı sorumlu tutulamayacağı öngörülmüş olmakla birlikte ambalaj, yükleme, boşaltma ve istifleme gönderici ve alıcıya ait olsa bile taşıyıcının basiretli bir tacir gibi davranarak nezaret görevi ve sorumluluğunun bulunduğu yerleşik yargı uygulamasıdır. Taşınacak emtianın ambalajsız veya ambalajının kifayetsiz olması yada araca ve güzergaha uygun olmayan şekilde sabitlenmesi halinde taşıyıcı göndereni uyarmadan ve CMR’ nin 8 ve 9. Maddelerine uygun olarak taşıma senedine çekince koymadan yükü teslim alır ve yükte bu sebepten hasar meydana gelirse; öncelikle zarara sebep olan hatayı taşıyıcının nezaret borcu esnasında kendi bilgisiyle fark edip edemeyeceğinin tespiti gerekecek; fark edebileceği durumlarda ise hasar kifayetsiz ambalaj veya istif hatasından ya da yükün usulüne uygun bir şekilde sabitlenmemesinden kaynaklansa da zararın taşıyan ve gönderen arasında paylaştırılması ve taşıyıcıya müterafik kusur atfı gerekmektedir.Yükleme ve istif hatasının açıkça göründüğü hallerde kusurun ağırlıklı bölümü gönderenin üzerinde bırakılır. İstiflemenin her türlü yol koşulu öngörülerek, doğru yeterli güven verici bir şekilde yapılması gerekir. Taşıma boyunca pek çok virajdan dönen aracın virajdan dönerken yükün bağlantılarından kurtulması, sürücü kusurundan çok, baştan beri var olan ve seyahat boyunca artan yükleme kusuru teşkil eder. Taşıyıcının sadece müterafik kusur hali dışında sorumluluğu bulunmadığının kabulü gerekir. Bu sebeple doğacak zarardan sorumluluğunun kalkması için taşıyıcının taşıma sözleşmesine ihtirazı kaydını koyması gerekir. Taşıyıcı ihtirazi kayıt koymamış ise emtianın sağlam teslim alındığı kabul edilse de ambalaj ve istifleme yönünden müterafik kusuru teşkil eder. Ayrıca özellikli bir durum arzeden Ex Works yani EXW koşullu satış somut olayda mevcut olup 29.09.2014 tarihli praforma faturada emtiaların satışının bu koşulla yapıldığı faturaya düşülen şerhten anlaşılmakta olup bu tür satışlarda alıcı taşıma sürecinin riskini üstlenmiş olup yükleme, istifleme alıcı sorumluluğundadır. EXW koşulu taşıyıcıya bildirilmesi halinde ise yükleme, istifleme vb. hazırlık işlemleri taşıyıcıyı bağlamaktadır fakat somut olayda bu koşulun taşıyıcıya bildirildiğine dair delil bulunmamakta olup CMR hükümleri ve satışta öngörülen EXW koşulu nedeni ile dava dışı sigortalı alıcı şirket hasarın meydana geldiği istifleme hatasından aslen sorumludur. Bununla birlikte yapılan taşımanın parsiyel taşıma olduğu dosyaya sunulu tüm delillerle ortaya konulmuştur. Parsiyel taşımalar birden farklı alıcıya ait birbirinden farklı ürünlerin aynı araca yüklenerek taşıma işlemidir. Ürünler birbirinden farklı şekil, boyut ve büyüklük vb. nitelikler taşıdığından yeterli ve gerekli istifleme. sabitleme vb. Hazırlık faaliyetleri gerçekleştirilmediği takdirde emtiaların hasarlanması kaçınılmazdır. Bu nedenle Dairemizin ve yerleşmiş yargı içtihatlarında belirtildiği üzere taşıyıcı yapmış olduğu taşımanın gereğine uygun hareket etmek zorunda olup aynı araçta taşınan emtiaların düzgün istiflenmiş olmasından sorumludur fakat tam bu noktada somut olaya dönülecek olursa taşınan ürünlerin satışı EXW koşullu yapılmış olup alıcı, satıcının işyerinden malları yükleyip istiflemek dahil taşımanın tüm riskini üzerine almıştır. EXW koşulu taşıyıcıya bildirilmemiş olduğundan ve dosyada bu hususu ispata yarar delil bulunmadığından taşıyıcı istifleme sabitleme gibi hazırlık işlemleri ile bağlı tutulamaz. Buna rağmen CMR 8 ve 9 madde hükümleri gereği gözlem ve nezaret etme yükümlülüğü devam etmektedir. Sunulan deliler incelendiğinde davalı taşıyıcının CMR senedine istiflemenin hatalı veya eksik yapıldığına dair çekince koymamış olmasına göre nezaret görevi yerine getirilmediğinden müterafik kusuru söz konusu olacaktır. Ayrıca istinaf dilekçesinde taşımanın parsiyel taşıma olup taşıyıcının malları bir depoya toplayarak buradan araca yüklediği belirtilmiş ise de bunu kanıtlayacak herhangi somut bir belge yoktur. Davalı taşıyıcının sadece müterafik kusuru söz konusu olduğundan davacı vekilinin kusura yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle, istinaf yoluna başvuran davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davalı tarafından yapılan 19-TL istinaf yargı giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/01/2023