Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/464 E. 2020/486 K. 14.05.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/464
KARAR NO: 2020/486
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/10/2019
NUMARASI: 2019/404 Esas 2019/993 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/05/2020
Davanın kısmen kabul-kısmen reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile ihya talebinde bulunulan … Ticaret ltd.şti arasında Konya 1. İş Mahkemesinde hizmet tespiti davası görülmekte olup davanın temyizen bozularak yerel mahkemeye tekrar gönderildiğini, igili şirketin sicil kaydının 18/02/2015 tarihinde sicilden silindiğinin görüldüğünü, Konya 1. İş Mahkemesinin 2015/289 sayılı kararının davalı kurumca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 21. Hukuk Dairesi tarafından 2017/1566 Esas 2018/7525 Karar sayılı kararında İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından …Tic. Ltd. Şti.’nin 18/02/2015 tarihinde terkin edildiğinin bildirilmesine rağmen adı geçen şirketin Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı adresine TK’nın 35. Maddesine göre tebligat yapılmasının isabetsiz olduğunu, yapılacak işin davalı şirketin ihyasının sağlanması ve tasfiye memuru atanması için dava açmak üzere davacı tarafa uygun bir önel vermek olduğu ihyanın yapıldığı ve tasfiye memuru atandığı takdirde usulüne uygun şekilde taraf teşkilinin sağlanmasını, söz konusu şirketin sunacağı delilleri de topladıktan sonra işin esas hakkında karar verilmesi gerektiğinin belirtildiğini ileri sürerek …. Tic. Ltd. Şti’nin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece,ihyası istenilen şirketin, sicil müdürlüğünce ticaret sicilden TTK.nun geçici 7.maddesi uyarınca re’sen 18/02/2015 tarihinde terkinin yapıldığı, şirketin ihya edilmesinde davacının hukuki yararının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … sicil numarası ile kayıtlı iken 6102 sayılı TTK.nun geçici 7. maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin olunan … Limited Şirketi’nin tüzel kişiliğinin ihyasına, ihya edilen şirketin 6102 sayılı Yasanın Geçici 7.maddesi uyarınca re’sen terkin edilmesi ve atanacak tasfiye memurunun usulüne uygun şekilde davada taraf gösterilmemesi sebebiyle davacının tasfiye memuru atanması talebinin reddine, karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına, davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü davada yasal hasım olduğundan ayrıca şirketin terkini iş mahkemesine dava açılmadan önce yapıldığından davalı kurumun yargılama gideri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere söz konusu şirketin ihyası ile birlikte tasfiye memuru atanmasını talep ettiklerini, mahkemece resen dikkate alınarak tasfiye memuru atanması gerektiğini, bu istinaf sebebinin yerinde görülmese dahi tasfiye memurunun da davaya dahil edilmesi için süre verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle şirketin ihyası ile birlikte tasfiye memuru atanmasına aksi taktirde kararın kaldırılarak yerel mahkemeye gönderilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava dışı şirketin TTK nun geçici 7.maddesi uyarınca terkini nedeniyle açılan ihya davasında davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından tasfiye memuru atanması talebinin reddi bakımından istinaf edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin ticaret sicilinden re’sen kayıtlarının silinmesinin düzenlendiği, aynı maddenin 4.fıkrasının “a” bendinde; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, TK hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, aynı maddenin 11.bendinde ise; yapılan ihtar ve ilana rağmen süresi içerisinde cevap vermeyen veya tasfiye memuru bildirmeyen veyahut durumunu kanuna uygun hale getirmeyen veya faaliyette bulunduğunu adres ve kanıtları ile birlikte bildirmeyen şirketin unvanının ticaret sicilinden re’sen silineceği düzenlenmiştir. 5174 sayılı kanunun 10/3. maddesinde; “Oda yönetim kurulu kararını takip eden yılbaşından itibaren iki yıl içinde, ilgilinin üyesi bulunduğu odaya müracaatla adres ve durumunu bildirmemesi halinde, oda yönetim kurulunun teklifi ve meclis kararıyla ticaret sicil kaydının re’sen silinmesi için ticaret sicil memurluğuna ihbarda bulunulur. İhbarı takip eden ayın ilk günü itibarıyla oda kaydı silinmiş sayılır.” hükmünü içermektedir. ” Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin” Tebliğ’in 1. maddesinin “d” bendinde; “18/5/2004 tarihli ve 5174 sayılı kanununun 10 ve 32 nci maddelerine göre adreslerinin ve durumlarının tespit edilememesi nedeniyle ilgili odadaki üyelikleri askıya alınan ve oda yönetim kurulu kararını takip eden yılbaşından itibaren iki yıl sonunda oda kaydı silinerek, sicil kaydı silinmek üzere Müdürlüklere bildirilen şirketler ve kooperatifler.” ifadesi ile kanunda olmayan bir hali tebliğ ile düzenlemiştir. 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. Maddesinde belirtilen sınırlı hallere mühhasıran özel bir tasfiye yöntemi getirilmiştir. Bu haller dışındaki durumlarda geçici 7. maddeye göre değil TTK veya ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uygun tasfiye yapılacaktır. Maddenin istisnai oluşu göz önüne alındığında anılan maddeki sayılan hallerin genişletici yorum ile kapsamının genişletilemeyeceği ,kanunda gösterilmeyen bir halin tebliğ ile düzenlenemeyeceği dikkate alındığında terkin işleminin usulune uygun olmadığı ve ihyasına karar verilen şirketin tasfiyeye tabi tutulmasına gerek bulunmadığı gibi tasfiye memuru atanmasına da gerek olmadığı, bu sebeple ihyasına karar verilen şirkete tasfiye memuru atanmaması isabetli ise de gerekçe de tasfiye memurunun davada taraf gösterilmediğinden tasfiye memuru atanması isteminin reddine karar verildiğinden hükmün gerekçesi doğru olmamıştır.Ancak;hükmün gerekçesi düzeltildiğinden bu husus HMK 353(1)b-2 gereği yeniden hüküm verilmesini gerektirdiğinden hükmün kaldırılmasına ,şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulune;Bakırköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/10/2019 tarih 2019/404 esas 2019/993 karar sayılı kararının gerekçesi yönünden HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA, Davanın kabulune,İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarası ile kayıtlı iken 6102 sayılı TTK.nun geçici 7. maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin olunan … LİMİTED ŞİRKETİ’nin tüzel kişiliğinin Konya 1.İş Mahkemesinin 2018/ 963 esas sayılı dosyası ile sınırlı olarak İHYASINA, davacının tasfiye memuru atanması talebinin reddine, Karar kesinleştiğinde keyfiyetin ticaret sicilde tescil ve ilanına, Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü davada yasal hasım olduğundan ayrıca şirketin yargılama gideri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına, Peşin harcın karar harcına mahsubuna,Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince yatıran tarafa iadesine, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/05/2020