Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/425 E. 2022/1582 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/425
KARAR NO: 2022/1582
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/12/2019
NUMARASI: 2015/927 Esas 2019/961 Karar
DAVA: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/11/2022
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkilinin eşi …’ın davalıdan 2007 yapımı gezinti teknesi satın aldığını, nakit ödemeler dışında müvekkili tarafından davalıya 7.500-TL bedelli bono keşide edilerek verildiğini, davalının senedi İstanbul … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takibe koyduğunu, ancak müvekkilinin eşine satılan teknede gizli ayıplar bulunduğunu, ayıpların İstanbul Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/31 D.iş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, teknedeki ayıplar nedeniyle senedin bedelsiz kaldığını belirterek senetten dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, bedelin %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; davalının ve eşinin müvekkiline ait tekneyi iki defa ve yanlarında kaptan getirerek, her türlü kontrol ve muayeneleri yapılmak ve denenmek suretiyle satın aldıklarını, takibe konu senedin ise teknenin bakiye bedeline ilişkin olarak verildiğini, nitekim davacı yanca da bu durumun ikrar edildiğini, davacının ileri sürdüğü ayıp iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydı ile süresi içinde yapılmış bir ayıp ihbarının bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/31 D.iş sayılı dosyasına ilişkin raporun kabulünün mümkün olmadığını,delil tespiti raporunun tebliğ edilmediğini,davalının bu tekneyi 2014 yılı Nisan ayında satın aldığını, bu sürecin içerisinde tekneyi sorunsuz bir şekilde kullandığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, dava konusu senedin davalı ile ihbar olunan arasındaki motorlu tekne alım satım bakiye bedeline ilişkin olduğu, teknenin ayıplı çıktığı ve senedin bedelsiz kaldığı hususunun davacı tarafından ispatlanması gerektiği, ancak davacının teknenin inceleme gün ve saatinde hazır olmayarak yer gösterme işlemini yapmadığından davasını bu yönden ispatlayamadığı,davacının senedin bedelsiz kaldığına yönelik iddiasının sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; bahse konu bononun davalıya müvekkili tarafından eşinin satın aldığı teknenin bakiye bedeline karşılık verildiği hususunun her iki tarafın da kabulünde olduğunu, İstanbul Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan delil tespitinde senet bedelinden çok daha fazla eksikliğinin bulunduğunun tespit edildiğini, bütün eksikliklerin delil tespiti dosyasında bilirkişi tarafından tespit edilmesine rağmen mahkemece delil tespiti dosyasının görmezden gelindiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; davalıdan satın alınan tekne nedeniyle davalıya bakiye bedel için verilen senet nedeniyle borçlu olmadığının tesbitine ilişkindir. Taraflar arasında dava konusu bononun davacının eşine satılan teknenin bakiye bedeline ilişkin olarak verildiği hususu ihtilafsız olup, uyuşmazlık teknenin gizli ayıplı olup olmadığı, teknenin gizli ayıplı olması nedeniyle uğranılan zararın senet bedelini aştığı nedeniyle senedin bedelsiz kalıp kalmadığı noktasındadır. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 Sayılı TBK’nun bu konudaki 223. maddesine göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya uygun süre içinde ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. Somut olayda ise ayıptan öte, teknenin satın alındığı sırada teknenin mevcut halinde gözle görülebilir eksik ve kusurlar söz konusu olup İstanbul Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/31 Değişik İş sayılı dosyasında alınan delil tespiti raporunda bu hususlar fotoğrafları ile gösterilmiştir. Bilirkişi raporunda teknede muhtelif su sızıntıları oluğu, sintine pompalarından sadece bir tanesinin çalıştığı, çapa ırgatının, televizyonun çalışmadığı, navigasyon projektörünün ve hararet göstergesinin çalışmadığı, motorun elektrik besleme soketinin ve benzim kapağının kırık olduğu, yangın söndürme tüpünün tarihinin geçtiği, şanzımanın üst kapaktan yağ kaçırdığı, telsizin olmadığı, kornanın çalışmadığı, invertörün arızalı olduğu, tornistan esnasında teknenin arka tarafının yarım metre suya gömülerek su aldığı tespit edilmiştir. Delil tespiti raporuna ekli fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere bahsi geçen eksikliklerin çıplak gözle dahi tespit edilebilmesi mümkündür. Yine, teknenin 2007 yılında imâl edildiği ve ikinci el olarak mevcut durumuyla görülerek satın alındığı dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Bu durumda satım tarihinde 7 yaşında olan tekneye mevcut halindeki eksik ve kusurlarıyla fiyat biçildiği kabul edilmelidir. Dolayısıyla davacının davalıya verdiği bononun bedelsizlik iddiası yerinde olmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; davanın reddine dair kararda bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.10/11/2022