Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/408 E. 2020/517 K. 21.05.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/408
KARAR NO : 2020/517
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2019
NUMARASI : 2019/386 2019/1458
DAVA: Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/05/2020
Davanın usulden reddine yönelik hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA-İTİRAZ : Davacı vekili ; müvekkili şirketin 22.03.2019 tarihli olağan genel kurulunda, şirket esas sözleşmesinin 8.3 maddesine göre YK üyesi … 3 yıllığına YK başkanı olarak seçildiğini, genel kurulda alınan kararların tescil ve ilanı için sicile başvurulduğunu, genel kurul toplantı tutanağının 8 nolu kararında YK başkanının 3 yıllığına seçilmiş iken ticaret sicil gazetesinde yayınlanan tescil kararı incelendiğinde, … 1 yıl için seçildiği hususunun tescil edildiğinin görüldüğünü,bu nedenle 08/04/2019 tarihli gazete ile durumu öğrendiklerinden TTK nın 34. maddesi uyarınca tescil kararına itiraz ettiklerini belirterek tescilin düzeltilerek … 3 yıl için yönetim kurulu başkanı olarak seçildiğinin tescil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İTİRAZA CEVAP:Davalı … sicili vekili; davanın TTK’nın 34. maddesinde gösterilen usule uygun olarak açılmadığını, verilecek karara karşı kararın tebliğinden itibaren 8 gün içinde sicilin bulunduğu yerdeki mahkemede açılabileceğini, kabul veya red kararı mevcut olmadığını, 22.3.2019 tarihli tescil başvurusu üzerine 22.3.2019 tarihinde tescil isteminin gerçekleştirildiğini, davacının tescil edilen genel kurul kararının değiştirilmesini talep ettiği bu talebin genel kurul iptal davasının konusunu oluşturduğu,iddia edilen aykırılıklar bakımından sicil müdürlerinin resen harekete geçip tescilden imtina edemeyeceğini, TTK’nın 366(1) maddesi uyarınca A.Ş. YK’nun her yıl üyeleri arasından bir başkan ve bir başkan vekili seçmek zorunda olduğunu, davacı şirketin esas sözleşmesinin (8)3. maddesinde “haklı bir sebep bulunmadığı takdirde, pay grubu üyeleri tarafından önerilen adaylar arasından seçilmesi zorunludur. Yönetim Kurulu Başkanı, 3 yılda bir genel kurul tarafından seçilir.” şeklinde yer alan düzenlemenin her ne kadar YK Başkanını’nı bir kere seçildiğinde 3 yıl süre ile görev yapmasını amaçladığı düşünülebilse de bu husus yasal olarak mümkün olmadığından; bu düzenleme ancak TTK hükümlerine göre YK tarafından her yıl seçilmek durumunda bulunan YK Başkanı ve en az bir başkan vekilinin 3 yılda bir genel kurul tarafından seçileceği anlamında daraltılarak yorumlanabildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece;tescil talebi üzerine tescil işleminin yapıldığı, Ticaret Sicil Müdürlüğünce verilmiş herhangi bir karar bulunmadığı, davacı şirketin dava açmadan önce Sicil Müdürlüğü’ne başvurarak tescilin düzeltilmesi talebinde bulunması ve bu talebinin reddi halinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 8 gün içerisinde dava açması gerekirken doğrudan dava açtığı,gerekçesiyle dava şartı gerçekleşmediğinden davanın usulden reddine karar verilmiştir.
GEREKÇE: TTK’nun 34. maddesi: İlgililer,tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak sicil müdürlüğüne verilecek kararlara karşı tebliğlerinden itibaren 8 gün içinde, sicilin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilir. TTK 408(1)maddesi ” b) Yönetim kurulu üyelerinin seçimi, süreleri, ücretleri ile huzur hakkı, ikramiye ve prim gibi haklarının belirlenmesi, ibraları hakkında karar verilmesi ve görevden alınmaları genel kurulun yetkisindedir.”TTK’nın 366 (1) maddesi;”Yönetim kurulu her yıl üyeleri arasından bir başkan,en az bir başkan vekili seçer. Esas sözleşmede başkanın ve başkan vekilinin veya bunlardan birinin, genel kurul tarafından seçilmesi öngörülebilir. “TTK’nun 362(1)maddesi ise yönetim kurulu üyeleri en çok 3 yıl süreyle görev yapmak üzere seçilir. “şeklinde düzenlenmiştir.Davacı şirketin esas sözleşmesinin 8(3) maddesinde de “YK Başkanı’nın 3 yılda bir genel kurul tarafından seçileceği öngörülmüştür. 22.3.2019 tarihli genel kurul toplantısında gündemin 7. maddesi ile 3 yıl süreyle görev yapmak üzere YK üyelerinin seçildiği , 8. maddesi ile; oybirliği ile 3 yıl süre ile (2022 yılında yapılacak olağan genel kurul toplantısı tarihine kadar) görev yapmak üzere … YK başkanı seçilmiştir. Davacı şirket tarafından İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne verilen 25.3.2019 tarihli dilekçe ile;genel kurul toplantı tutanağı ile 22.3.2019 tarih 24 nolu YK kararı ibraz edilerek seçilen YK üyelerinin tescil ve ilanı talep edilmiş,2.4.2019 tarihinde tescil işlemi yapılmıştır.8 Nisan 2019 tarihli ticaret sicil gazetesinin tetkikinde … 3 yıl için seçilmiş iken 1 yıl süre için YK başkanı olarak tescil edildiği anlaşılmaktadır.Buna göre; YK üyelerini 3 yıl süre ile seçebilecek olan genel kurulun, davacı şirketin esas sözleşmesi gereği seçilen üyeler içerisinden aynı süreyle görev yapmak üzere YK başkanını da seçme yetkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Kanundaki 3 yıl süreli sınırlama ancak yönetim kurulu üyelerinin görev süresine ilişkindir. Genel kurulun YK Başkanını ancak 1 yıl süre ile seçebileceğine ilişkin bir sınırlama yoktur. Zira genel kurulun dilediği zaman yönetim kurulunu görevden alma yetkisi vardır. 1 yıllık süre ancak yönetim kurulunun kendi içinde yapacağı seçim için öngörülmüş olup; nitekim YK başkan vekili de 1 yıllık süre ile yönetim kurulunca seçilmiştir.Genel kurul tarafından 3 yıl için seçilmiş başkanın 1 yıl süre ile sınırlı olarak seçildiği hususunun sicile tescil edemeyeceği sonucuna varılmaktadır.Ticaret sicilinin tescil kararı 8.4.2019 tarihli ticaret sicili gazetesinde yayınlandığı ve davacı şirketin yasal süre de 15 nisan 2019 tarihinde tescil kararına itiraz ettiği anlaşılmakla ;hatalı yapılan tescil kararına yeniden itiraz edilip,tescil kararının itiraz üzerine düzeltilmesi yönünde bir düzenleme öngörülmediği,itiraz yolu öngörüldüğünden ilk derece mahkemesinin düzeltme için öncelikle sicile başvurulması gerektiğine ilişkin gerekçe doğru değildir.Hatalı yapılan tescil kararı ve işlemine yönelik itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken, bir karar olmadığından bahisle istemin reddine, karar verilmesi doğru olmamış ise de bu hata yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden itirazın reddine ilişkin kararın kaldırılarak itirazın kabulü ile davalı şirketin 22.3.2019 tarihli genel kurulunda Yönetim kurulu Başkanı seçilen … 3 yıl süre ile yönetim kurulu başkanı seçildiğinin tesciline karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/386 Esas-2019/1458 Karar sayılı ve 21/11/2019 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; İTİRAZIN KABULUNE “Davacı şirket’in 22.3.2019 tarihli genel kurulunun 8 nolu kararı ile yönetim kurulu başkanı … 3 yıl süre ile seçildiği hususunun tesbiti ve ticaret siciline tesciline”İlk derece yargılamasına ilişkin olarak;”Alınması gereken 54,40- TL karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 10, TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafça ödenen 44,40- TL peşin harç ve davacı tarafından yapılan 112,45-TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davacı vekili için hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca takdir olunan 3.400- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, “İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 54,40- TL harcın talep halinde davacıya iadesine, Hükümden sonra davacı tarafça yapılan toplam 70,50- TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 22/05/2020