Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/328 E. 2020/578 K. 09.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/328
KARAR NO : 2020/578
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/01/2020
NUMARASI : 2018/87 Esas – 2020/11 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 09/06/2020
Davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında sözleşme imzalandığını, imzalanan sözleşme kapsamında davalıya ait … isimli gemilere hizmet verildiğini, verilen hizmetler için davalı adına tanzim edilen fatura tutarlarından oluşan 42.000- USD cari hesap alacaklarının oluştuğunu, davalının ödeme yapmaması nedeniyle davalı aleyhine, İstanbul Anadolu ….İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını,itiraz sonrası takibin durduğunu ve alacağın tahsili için huzurdaki davanın açıldığını beyan ederek, davalının İstanbul Anadolu ….İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının, haksız itirazı nedeniyle icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde: müvekkilinin, hizmet verildiği iddia edilen gemilerin donatanı, ticari ya da teknik işleticisi veya kiracısı olmadığını, müvekkilinin böyle bir hizmet almadığını, alacak durumda olmadığını, … isimli gemilerden dolayı herhangi bir bir borç taahhütlerinin bulunmadığından yapılan takibe itiraz edildiğini beyan ederek, haksız davanın reddine, davacının, kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; davacı tarafından düzenlenen faturaların c/o kaydı ile davalı adına düzenlendiği, c/o kaydının, “ilgilisine” anlamı taşıdığı, dosyada mevcut dava dışı donatan … AŞ. ile davalı arasında düzenlenen 15.01.2014 tarihli “Standart Gemi Yönetimi Anlaşması” nın 4. Maddesinde davalının “gemi yöneticisi” olarak ifade edildiği, dolayısıyla davalının gemi yöneticisi sıfatı ile kazanç elde etmek için geminin yönetim alanlarından biri, birkaçı veya tamamında yönetimi “donatanın nam ve hesabına” üstlendiği ve geminin yönetilmesi için kurulması gereken sözleşmeleri de donatan nam ve hesabına düzenlediği, davalının husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine, davacı tarafın icra takibi yapmakta kötüniyeti ispatlanamadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; taraflar arasındaki ticari ilişkinin faturalar ve cari hesap ekstreleri ile sabit olduğunu, hizmet alım satımına ilişkin sözleşmenin tarafının davalı olduğunu, davalı tarafından faturalara bugüne kadar itirazda bulunulmadığı, sözleşmelerin 05/05/2014 tarihinde gemiler davalının ticari işletmesin çıkarılmadan önceki tarihte imzalandığını,süresinin 48 ay olduğunu, sözleşme süresi içerisinde faturanın davalı şirket adına tanzim ve tebliğ edilmiş olup, davalının faturanın hem muhatabı hem de borçlusu olduğunu, bilirkişi kök ve ek raporu ile davalının müvekkili şirkete 42.000- $ miktarında borçlu olduğunun saptandığını, Son Kullanıcı Sözleşmesinde davalı tarafın sözleşme kapsamında hizmet aldığı ve geminin işleteni olduğu ve alınan hizmet ve borçtan açıkça sorumlu olduğunun sabit olduğunu kararın kaldırılarak talebi doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; gemilere verilen uydu sistem bedeli için düzenlenen fatura alacağının TTK 1352/1-ı maddesi uyarınca gemi alacağının tahsil amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olup;taraflar arasında 05.05.2014 tarihli(Son Kullanıcı Sözleşmesi)sözleşmesi imzalandığı hususu ihtilafsızdır. Davacı vekili davalının gemi işletme müteahidi olarak davada taraf sıfatı bulunduğunu ileri sürmektedir. Hizmet verilen … adlı gemiler yönünden davalı ile davadışı Müflis … A.Ş arasında 15.01.2014 tarihli “Standart Gemi Yönetimi Anlaşması” imzalanan sözleşmede davalı gemi yöneticisi olarak adlandırılmıştır.Davalının cevap dilekçesi ekinde sunduğu Beşiktaş Liman Başkanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz ve İç sular Genel Müdürlüğü ve Brueaau Veritas’a yazdığı yazılarda sözleşmeye konu işletmecisi bulunduğu gemileri işletmesinden çıkarmış olduğunu bildirdiği bu yazılardaki sıfatı ile sözleşmede belirlenen sıfatının birbiri ile uyuşmadığı yine son kullanıcı sözleşmesini davalı kendi adına imzalamış ,sözleşme de davalının gemi yöneticisi olduğu ya da donatan adına izafeten acentesi olarak imzaladığı yönünde herhangi bir ibare bulunmadığı görülmüştür. Davacının c/o kayıtlı ilgilisine ibareli faturaları maddi hukuk bakımından sözleşmenin borçlu tarafının tayin edilmesinde bir etkiye sahip olamayıp davalıya tebliğ edilmiş, davalı bu konu herhangi bir itirazda bulunmamış, faturaları ticari defterine kaydetmiş ve hesap mutabakatı imzalamıştır. Dosya kapsamında davalının gemi yöneticisi mi yoksa işletmecisi mi olduğu tam olarak belirlenmemiştir.Bu durumda mahkemece davalının bildirimde bulunduğu kurumlardan yazı asılları ve ekleri ile davalının bu gemiler yönünden sıfatı da sorularak ve gerektiğinde müflis donatanın ticari kayıtları da incelenerek, davalının sözleşmeye konu gemilerdeki gemi yöneticisi veya işletmeci olup olmadığı hususu belirlenmek üzere bilgi istenerek , davalı sıfatının sıfatının kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar vermesi doğru bulunmamıştır.Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/01/2020 tarih 2018/87 Esas – 2020/11 Karar sayılı HMK.’nun 353(1)-a-6 gereği KALDIRILMASINA;”Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE”Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL peşin istinaf karar harcının talebi halinde iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile HMK.’nun 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi.09/06/2020