Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/321 E. 2020/450 K. 22.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/321
KARAR NO : 2020/450
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/09/2019
NUMARASI : 2019/264 Esas 2019/823 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TRİHİ : 22/04/2020
Görevsizliğe ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı …..A.Ş.’nin …. plaka sayılı iki adet otobüsü davalı şirketten araç kiralama sözleşmesi ile kiraladığını, sözleşme uyarınca kira bedellerinin tümü ödendikten sonra araç mülkiyetlerinin … Oto. ..AŞ’ ye geçeceğini, sözleşmenin satım sözleşmesi olduğunu, dava dışı kiralayan şirketin mali sıkıntıya girmesi neticesinde araçların devrinden vazgeçildiğini, kira bedellerinin büyük kısmı ödenen araçların davalı şirkete iade edildiğini, iade bedellerinin fatura ile belirlendiğini, dava dışı şirketin davalı şirketten düzenlenen fatura bedelleri kadar alacaklı bulunduğunu, dava dışı şirketin davaya konu alacaklarını 08/02/2018 tarihli temlik sözleşmesi ile davacıya temlik ettiğini belirterek davalı taraftan bu aşamada 916.256,18-TL alacağının temlikten itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının mülkiyeti muhafaza kaydıyla satım sözleşmesi imzalandığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi akdedildiğini, karşı tarafın talebi üzerine sözleşmenin süresinden önce feshedildiğini, karşı tarafın araç kira borcunu ve diğer borçlarını tam olarak ödememiş iken müvekkilinden alacaklı olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin yapılan hesaplar neticesinde 82.543,82-TL’yi ödediğini, davacıya karşı bir borcu bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevinde olduğu, HMK 114. maddesinde mahkemenin görevli olmasının dava şartı olarak gösterildiği, HMK 115. Maddesinde de dava şartlarının mevcut olmaması halinde davanın usulden reddi gerektiği gerekçesiyle dava dilekçesinin görev dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın, tarafların aralarındaki hukuki ilişkinin mülkiyeti muhafaza kaydı ile satım olduğundan kasıtla açıldığını, dava konusu sözleşmelerin 12.maddesinde ödeme süresi bittikten sonra sözleşme konusu aracın mülkiyetinin “sözleşmede kiralayan olarak gösterilen tarafa” devrinin kararlaştırıldığını, tacirler arası mülkiyeti muhafaza kaydı ile satımdan kaynaklı davada Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, davada kiralama hukukundan ziyade satım hukuku hükümlerinin uygulanacağını, bu nedenlerle görevsizlik kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava fesh edilen sözleşme uyarınca ödenen araç kira bedelinin iadesi istemine ilişkin alacak davasıdır. HMK 114-(1)-c) maddesi uyarınca; görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı, davanın her aşamasında re’sen araştırılır. Dava şartının bulunmaması halinde, HMK.’nın 115/2. maddesi uyarınca; davanın usulden reddine, karar verilir.Ticari davalar TTK. 4. maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın TTK’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise; nispi ticari dava sözkonusudur.TTK.’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.Uyuşmazlık taraflar arasındaki ilişkinin hukuksal niteliğinin kira sözleşmesi olup olmadığı, davada görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olup olmadığı, yani mahkemenin  görevi noktasında toplanmaktadır.Dava konusu ile ilgili açıklamada bulunmak davanın taraflarına ,bu açıklamalar kapsamında davanın hukuki nitelendirme hakime ait olup,sözleşmenin niteliği; tarafların nitelendirmesi ile bağlı olmaksızın içeriği ve taraflara yüklediği edimlere göre belirlenir.Temlik eden ile davalı arasında imzalandığı ihtilafsız olan sözleşmenin 2.maddesinde kiracının davalıdan kiralanan araçların mülkiyetinin devrinin talep etmesi halinde mülkiyetin devredileceği düzenlenmiştir. Sözleşmenin başlığında “kira sözleşmesi” yazıyor ise de salt kira sözleşmesi niteliğinde olmadığı ,içeriği itibariyle kira ilişkisi tamamlandığında mülkiyeti devralma hakkı da tanınan satış hükümlerini de içeren karma bir sözleşme olduğu ve ihtilafında mülkiyet devrine yönelik yapıldığı iddia olunan ödemelerin iadesinden kaynaklandığı anlaşılmıştır.Somut olayda; sözleşmenin erken feshi nedeniyle kiralayanın iade borcu kapsamında düzenlenen fatura bedellerinin tahsili talep edilmektedir. Tacir olan tarafların ticari işletmeleri ilgili sözleşmeden kaynaklanan nispi ticari dava niteliğinde olan eldeki davada Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu halde mahkemece davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/09/2019 Tarih 2019/264 Esas -2019/823 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)a-3 gereği KALDIRILMASINA;”Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,” Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/04/2020