Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/3 E. 2020/49 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/3
KARAR NO : 2020/49
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/11/2019 Tarihli Tensip Tutanağı
NUMARASI : 2019/540 Esas
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/01/2020
İlk derece mahkemesince verilen 04/11/2019 tarihli tensip tutanağının 11 nolu ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde; İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile … markasıyla müvekkiline davalı şirket tarafından icra takibi başlatıldığını ve bu durumdan 15/10/2019 tarihinde müvekkil şirket şubesi … Mağazasına hacze gelinmesiyle haberdar olunduğunu, söz konusu icra takibine ilişkin borcun alacaklı vekilinin yoğun haciz tehdidi altında dosyaya depo edildiğini, fakat halen daha bu tarih itibariyle karşı tarafa ödenmediğini, bu nedenlerle HMK 389 vd. maddeleri gereği öncelikle teminatsız yahut makul teminatın yatırılması suretiyle İstanbul …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına yatırılan bedelin alacaklıya verilmemesine ve yargılamanın sonuna kadar işbu icra takibinin durmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine, mahkemece aksi kanaatte olunması halinde; teminat yatırılması suretiyle, icra dosyasına yatırılan bedelin alacaklıya verilmemesi ve yargılama sonuna kadar icra takibinin durdurulmasına ilişkin İİK m.72/3 kapsamında dosyaya yatırılan nakit bedelin tarafına iadesi ile borç miktarının %115’lik kısmı kadar dosyaya sunulacak olan teminat mektubu kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece tedbir talebinin gerekçesiz olarak reddedildiğini, icra dosyası istenmeden ve incelenmeden ret kararı verildiğini, karşı tarafa herhangi bir borcun olmadığına dair birçok açıklama yapıldığını ve delil sunulduğunu, karşı tarafın borçlarını davalı şirket üzerinde bırakmakla birlikte alacaklarını …. Tic. Ve San. A.Ş.’ye geçirme çabasında olduğunu, müvekkili şirketin yaklaşık 9.000.000-TL’lik ödeme yapmış olduğu dosya olan İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının alacaklısının … Tic. ve San. A.Ş. olup işbu şirketin yetkilisinin … San. ve Tic. A.Ş.’nin hakim ortağı, yetkilisi ve yönetim kurulu başkanı konumunda olduğunu, icra dosyasına ödenmek durumunda kalınan bedelin karşı tarafa ödenmesi halinde söz konusu şirketin borca batık olması sebebiyle müvekkili şirketin telafisi imkansız zararlara uğrayacağının sabit olduğunu, İİK 72/3 kapsamında verilen tedbirlerde alacaklı tarafın alacağı ve tüm ferilerinin teminat altına alındığını, bu nedenlerle ret kararının kaldırılarak talebi gibi karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Talep, vade farkı alacağının tahsili için yapılan icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davasında, icra dosyasına yatırılan bedelin alacaklıya verilmemesi, için öncelikle teminatsız ,aksi halde teminat karşılığı İİK 72/3 maddesi kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesinin 04/11/2019 tarihli tensip tutanağının 11 nolu ara kararı ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.İİK nun 72/3.maddesi icra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bununla birlikte İİK 72.maddesi uyarınca talep edilen ihtiyati tedbir istemleri değerlendirilirken HMK 389 vd. maddelerinin de dikkate alınması gerekir.HMK 390/3 maddesi “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. “hükmünü haizdir. Taraflar arasın da davaya konu icra takibinden evvel bir başka takip dosyası bulunduğu ve o dosyada 9 milyon TL ödeme yapıldığını ve bu şekilde borcun tamamının ödendiğini ileri sürmekte ise de ; elde ki vade farkı alacağına ilişkin olduğu ileri sürülen takip dosyasında borcu bulunmadığını ileri süren davacının iddiası, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamı dikkate alındığında, dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı tarafça yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediği,iddialarının doğruluğu yapılacak yargılama neticesi belirleneceği sonuç ve kanaatine varılmış olmakla, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki ara kararında isabetsizlik görülmemiştir. Yukarıda açıklanan bu gerekçelerle ihtiyati tedbir isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı/ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 10- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/01/2020