Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/278 E. 2020/430 K. 17.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/278
KARAR NO: 2020/430
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2019
NUMARASI: 2019/274 Esas – 2019/830 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/04/2020
Davanın millerarası yetkisizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının Almanya’da kurduğu … şirketini (Anonim Şirket) kurduğunu ve şirketine yatırımcı aradığını, davalının şirketin amacının enerji yatırımı olduğunu ifade ettiğini, ancak davalının yatırımcıların sermayelerini başka amaçlara kullandığını, Hamburg Asliye Ceza Mahkemesi’nin 09.04.2013 tarihli ve 620 KLs 1/11 ve 5500 Js 24/06 (5550) sayılı kararı ile davalının dolandırıcılık suçundan 5 yıl mahkumiyetine karar verildiğini,Hamburg Sulh Hukuk Mahkemesinin 15.07.2008 tarihli kararı ile 15.07.2008 tarihinde saat 12.40’da iflası açıldığını, müvekkilinin de alacağını iflas masasına yazdırdığını ve davalıdan 45.192,88 euro alacaklı olduğunu,Almanya’daki iflas tasfiyesinde kötü niyetli olarak Bodrum Bitez’de bulunan taşınmazını beyan etmediğini, itiraz dilekçesinin ekindeki vekaletnamede adresini Şişli/ İst. olarak bildirdiğini,icra dairesinin yetkisine itirazın haksız olduğunu beyanla davalının itirazının iptali ile takibin devamına,davalı borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; Davalı müvekkilinin Berlin/Almanya adresinde ikamet eden gerçek kişi olduğunu, davacının dava dışı …’den alacaklı olduğunu iddia ettiğini, davaya konu ticari ilişkide taraf olmayan müvekkiline karşı husumet yöneltilemeyeceğini,davaya konu iddia edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, somut uyuşmazlıkta ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için kanunda aranan koşulların hiçbiri gerçekleşmediğini belirterek, davanın usulden ve esastan reddini talep etmiştir
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; yatırımcılardan toplanan, paraların yetkili tarafından başka amaçlarla kullanılmasının haksız fiil teşkil ettiği,6762 sayılı TTK nun 336/5.ve 6102 sayılı TTK nun 553/1 maddesi kapsamında kaldığı, YK üyeleri şirket alacaklılarına karşı eylemleri sebebiyle müteselsilen sorumlu olduğu, TTK nun 561.maddesine göre şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiği, davanın haksız fiil hukuki sebebine dayanarak açılmasının sonucu değiştirmeyeceği, şirket merkezinin Almanya’da olduğu,TTKnun 561.maddesinin kesin yetki içermesi nedeniyle gerekçesiyle yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili;eksik inceleme ile karar verildiğini, TTK 561.md. belirlenen yetki kuralının kesin yetki kuralı değil, seçimlik yetki olduğunu, kaldı ki, haksız fiilin etkilerini Türkiye’de gösterdiğini,davalının alman hukukuna göre “kişisel” iflası ve ayrıca gerçek kişinin kişisel malvarlığı ile sorumluluğunun olduğunu, açıklanan nedenlerle yer itibariyle yetkili bir Türk Mahkemesinin bulunmasının, milletlerarası yetkinin doğması için gerekli ve yeterli olduğunu, borçlunun Almanya dışında bulunan mal ve hakları yabancı ülkedeki iflas masasına konu olmaktan çıktığını, müvekkilinin Türk Mahkemeleri tarafından himaye edilmeye muhtaç olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğuna dayalı olarak alacaklının yaptığı takibe itirazın iptaline ilişkindir. MÖHUK 40. maddede “Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisini, iç hukukun yer itibariyle yetki kuralları tayin eder.” hükmü düzenlenmiştir. Türk mahkemelerini yetkili kılan bir iç yetki kuralı varsa ,Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi de mevcuttur. TTK’nın 553. maddesinde kurucularının, yönetim kurulu üyelerinin.. sorumluluğu düzenlenmiş, 561. maddesinde de sorumlular aleyhine şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde dava açılabileceği düzenlenmiştir.Anılan yetki düzenlemesi kesin yetki kuralı olmayıp genel yetki kuralının yanında ek bir yetkili mahkeme düzenlenmektedir. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.Yine 9. maddede Türkiye’de yerleşim yerinin bulunmaması halinde yetki düzenlenmiş olup, maddeye göre Türkiye’de yerleşim yeri bulunmayanlar hakkında genel yetkili mahkeme davalının Türkiye’de mutad meskeninin bulunduğu yer mahkemesidir.Davaya konu takibe davalı tarafça yapılan itirazda verilen vekaletnameye göre davalının adresi Şişli /İstanbul olarak belirtilmiştir. Buna göre Türkiye’ de yerleşim yeri bulunmayan davalının mutad meskeni Şişli/İstanbul’dur. HMK 9. maddesine göre davada mahkeme yetkili olup, mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yetkisizlik kararının kaldırılmasına, tarafların delillerinin toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/10/2019 tarih ve 2019/274 Esas 2019/830 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353(1)a-4. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının talebinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/04/2020