Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/225
KARAR NO: 2022/1429
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/10/2019
NUMARASI: 2018/256 Esas – 2019/981 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/10/2022
Davanın reddine ilişkin verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkilinin davalı kafe işletmesi için üretip kendisine teslim etmiş olduğu mallara ilişkin olarak 30/03/2017 tarihli, 1.775,66-TL bedelli ve 27/04/2017 tarihli, 4632,68-TL bedelli açık faturaları düzenlediğini, dosyada örneği bulunan faturaları kestiğini, ancak davalıdan bugüne dek herhangi bir ödeme alamadığını, bunun üzerine alacağının tahsili amacıyla Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, davalının kendisine gönderilen ödeme emrine ve yetkiye haksız olarak itiraz ettiğini, yetki itirazı üzerine söz konusu icra dosyasının yetkili İstanbul … İcra Dairesi’ne gönderildiğini ve … esas numarasını aldığını, borçluya tekrar ödeme emri gönderildiğini beyanla davalı borçlunun haksız ve dayanaksız itirazının iptaline, takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmada davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı tarafın, davalı ile aralarında mal alım satımına dair ticari ilişki olduğunu ve bu kapsamda davalıya mal satarak fatura düzenlediğini iddia ettiği, faturanın tek başına alacağın varlığını ispat etmeyeceği, HMK’nın 222. maddesi uyarınca kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve birbirini doğrulayan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, eldeki davada, davalının ticari defterleri incelenmediğinden davacının defterlerindeki kayıtların kesin delil olarak kabul edilemeyeceği, icra takibine konu faturaların teslim alan kısmında bulunan isim ve imzanın davalı ve çalışanlarına ait olmadığı, bu şekilde teslim olgusunun ispatlanamadığı, davacı tarafından teklif edilen yeminin davalı tarafından eda edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı tarafından ticari defterlerin ibraz edilmemesi nedeniyle iddialarının ispat edildiğinin kabul edilmesi gerektiğini, müvekkilinin malları davalıya teslim ettiğini, taraflar arasındaki ticari ilişkinin davalı tarafından ikrar edildiğini, ayrıca bu hususun bilirkişi raporuyla da ortaya konulduğunu, mahkemece delillerin toplanmadığını, tanıkların dinlenmediğini, SGK kayıtlarının tek başına delil olmadığını, belgeleri imzalayan kişinin davalının eski eşi olması nedeniyle emniyet araştırması yapılması gerektiğini, hayatın olağan akışına göre eşlerin birlikte çalıştıklarının ve birbirleri adına işlemler yaptıklarının açık olduğunu, davalı tarafça teslim alan kişinin eski eşi olduğunu söylemekle birlikte eski eşinin iş yerinde bulunma sebebini açıklayamadığını, davalının ticari defterlerinin incelenmiş olması halinde davalının eşinin bir çok defa davalı adına faturaları aldığının bizzat onun adına birçok işlem gerçekleştirdiğinin ortaya çıkacağını, mahkemece bu hususların incelenmeden ve yeterli araştırma yapılmadan davanın reddedilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı tarafça, 30/03/2017 tarihli 1.775,66-TL bedelli, 27/04/2017 tarihli 4.632,68-TL bedelli faturalara dayalı 6.408,64-TL alacağının tahsili için icra takibine girişilmiş, davalı tarafından icra takibine itiraz dilekçesinde ve yargılama aşamasında teslim olgusu inkar edilmiştir. Mahkemece ise davacının ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmasından sonra davacıya yemin delili kullandırılmış, teslim olgusu ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 22/07/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7521 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile değişik HMK’nın 222/3 maddesinde, ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği düzenlenmiştir. Öte yandan; yemin deliline, ispat yükü kendisine düşen taraf bütün delillerle iddiasını veya savunmasını ispatlamaya çalışıp bunu başaramadığı takdirde son çare olarak başvurulabilir (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü 6. Baskı, Cilt III, s.2493). Somut olayda mahkemece, sadece davacı vekilinin yer aldığı 26/09/2018 tarihli oturumda tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup inceleme gün ve saati sadece davacı tarafa tebliğ edilmiştir. Davalıya ticari defterlerin incelenmesi için tayin edilen gün tebliğ edilmemiştir. Davalı tarafından 27/03/2019 havale tarihli dilekçe ile defterlerini sunmak için süre talep etmiş ise de mahkemece bu yönde inceleme yapılmamış, davacıya yemin delili kullandırılmıştır. Oysa davacı aynı zamanda davalının da ticari defterlerine dayanmakta olup, HMK 222. maddesine uygun bir şekilde inceleme yapılmadan ve davacının delilleri toplanmadan davacıya yemin delili kullandırılarak sonuca gidilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmekle başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılarak, davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/10/2019 Tarih 2018/256 – Esas 2019/981 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 13/10/2022