Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/196 E. 2020/428 K. 17.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/196
KARAR NO: 2020/428
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/10/2019
NUMARASI: 2019/307 ESAS, 2019/840 KARAR
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/04/2020
Davanın milletlerarası yetkisizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının Almanya’da … ünvanlı anonim şirketi kurduğunu,şirketine yatırımcı arayışına girdiğini, davacının da davalının şirketine para yatırdığını ,davalı hakkında Hamburg Asliye Ceza Mahkemesince dolandırıcılıktan ceza verildiğini, Hamburg Sulh Hukuk Mahkemesinin 15/07/2008 tarihli kararı ile tüketici iflası davası açıldığını, şirkete para yatıran ve dolandırılan alacaklıların alacaklarını iflas masasına yazdırdıklarını, müvekkilinin de alacağını iflas masasına yazdırdığını, buna göre müvekkilinin 8.884,11 Euro alacağı bulunduğunu, davalının Almanya’daki iflas tasfiyesinde kötüniyetli olarak Bodrum …’de kain … Ada … Parseldeki taşınmaz malvarlığını beyan etmediğini,İstanbul … İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası ile Hamburg Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından düzenlenen iflas tablosu-sıra cetveline kayıt kararına dayanılarak ilamsız takip başlattıklarını ancak borçlunun takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatı ile mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkilinin belirtilen Almanya adresinde ikamet ettiğini, davacının dava dışı şirketten alacaklı olduğunu, dava dışı … ünvanlı şirketin Almanya’da faaliyet gösterdiğini, bu nedenle müvekkilinin şirketin borcundan dolayı sorumlu olmasının mümkün olmadığının pasif husumetlerinin bulunmadığını, Mahkemenin yetkili bulunmadığını, müvekkilinin adresinin Berlin Almanya olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Mahkemece;ortağı ve yetkilisi olarak yatırımcılardan toplanan şirkete yatırılan paraların başka amaçlarla kullanılmasının haksız fiil olduğu, 6762 sayılı TTK nun 336/5.maddesi kapsamında kaldığı, bu maddeye göre yönetim kurulu üyeleri şirket alacaklılarına karşı müteselsilen sorumlu olduğu, 6102 sayılı TTK nun 553/1.maddesinde de 6762 sayılı TTK’nun 336/5.maddesine benzer bir düzenleme yer aldığı ve TTK 561.maddeye göre açılacak davanın şirket merkezinin şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiği, davalının eyleminin haksız fiil oluşturduğu gerekçesiyle davanın açılmasının sonucu değiştirmeyeceği, davadışı şirketin Almanya da faaliyet gösteren bir şirket olduğu, Davalı tarafça milletlerarası yetki itirazında bulunulduğu, TTK’nun 561.maddesi kesin yetki halini düzenlediği, dava konusu şirketin Almanya’da kurulan şirket olması nedeniyle mahkemelerinin yetkisiz olduğu,gerekçesiyle yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkemenin gerekçeli kararında yetkili mahkemenin Almanya-Hamburg mahkemesi olduğunu belirtmesinin usule aykırı olduğunu, davalının itirazına gerekçe gösterdiği TTK’nun 561 md. belirtilen yetki kuralının HMK da belirtilen genel yetki kuralına ek bir seçenek olduğunu, yerleşik Yargıtay kararları uyarınca kesin yetki kuralı olmayıp, seçimlik yetkii söz konusu olduğunu ve davalının haksız fiil etkilerini Türkiye de gösterdiğini, davanın özel hukuk tüzel kişisinin (şirketin) bir ortağının veya bu sıfatla diğer ortaklarına karşı açtığı bir dava olmadığını somut olayda bu kuralın uygulanamayacağını, davalının mutad meskeninin Türkiye’de bulunduğunun, haksız fiilin işlendiği yerin Almanya olmasına rağmen etkilerini Türkeye’de gösterdiğini davalının sebepsiz zenginleştiğini bu nedenle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğuna dayalı olarak alacaklının yaptığı takibe itirazın iptaline ilişkindir. MÖHUK 40. maddede “Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisini, iç hukukun yer itibariyle yetki kuralları tayin eder.” hükmü düzenlenmiştir. Türk mahkemelerini yetkili kılan bir iç yetki kuralı varsa ,Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi de mevcuttur. TTK’nın 553. maddesinde kurucularının, yönetim kurulu üyelerinin.. sorumluluğu düzenlenmiş, 561. maddesinde de sorumlular aleyhine şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde dava açılabileceği düzenlenmiştir.Anılan yetki düzenlemesi kesin yetki kuralı olmayıp genel yetki kuralının yanında ek bir yetkili mahkeme düzenlenmektedir. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.Yine 9. maddede Türkiye’de yerleşim yerinin bulunmaması halinde yetki düzenlenmiş olup, maddeye göre Türkiye’de yerleşim yeri bulunmayanlar hakkında genel yetkili mahkeme davalının Türkiye’de mutad meskeninin bulunduğu yer mahkemesidir.Davaya konu takibe davalı tarafça yapılan itirazda verilen vekaletnameye göre davalının adresi Şişli /İstanbul olarak belirtilmiştir. Buna göre Türkiye’ de yerleşim yeri bulunmayan davalının mutad meskeni Şişli/İstanbul’dur. HMK 9. maddesine göre davada mahkeme yetkili olup, mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yetkisizlik kararının kaldırılmasına, tarafların delillerinin toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/10/2019 tarih ve 2019/307 Esas 2019/840 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353(1)a-4. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının talebi halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/04/2020