Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/161 E. 2020/427 K. 17.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/161
KARAR NO: 2020/427
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/11/2019
NUMARASI: 2019/254 Esas 2019/117 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/04/2020
Davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili davalının Almanya’da … şirketini kurduğunu ve şirketine yatırımcı arayışına giriştiğini, davalının enerji yatırımı yapması gereken şirket için aralarında davacının da bulunduğu çok sayıda kişiden 45 milyon euroya yakın para topladığını,paraların davalı tarafından sanat eserleri alımı gibi işlemlerle şirket hesabından kendi hesabına aktarıldığını,pek çok kişinin dolandırıldığını, davalının Hamburg Asliye Ceza Mahkemesi’nin 09/04/2013 tarihli kararı ile cezalandırıldığını, Hamburg Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 15/07/2008 tarihli kararı ile iflas kararı verildiğini,alacağın iflas masasına yazdırıldığını ve 5.292,99 euro alacaklı olduğunu, Almanya’daki iflas tasfiyesinde Bodrum Bitez’de bulunan taşınmazını beyan etmediğini,davalının icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinin ekindeki vekaletnamede adresini Şişli/ İst olarak bildirdiğini,davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına,icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının adresinin Berlin /Almanya olması nedeniyle mahkemenin yetkili olmadığını, ticari alacak davası nedeniyle Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından görülmesi gerektiğini, davalının herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, 2005 yılında ortaya çıktığı iddia edilen alacağın da zamanaşımına uğradığından bahisle görev, yetki, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece; Davalının yerleşim yeri Berlin/Almanya olduğu, iflas eden şirketin adresinin Almanya’da olduğu,talep edilen alacağın, davalının kişisel borcu olmayıp, davacının … şirketinden olan alacağı nedeniyle talep edildiği, TTK’nın 553.maddesi, HMK’nın 5, 6, 9 ve 16. maddelerine göre; başka kanunlarda belirtilen hükümler saklı kalmak kaydıyla, davalının yerleşim yeri, sözleşmenin ifa yeri, haksız fiilin işlendiği yer veya zararın meydana geldiği yer yada zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, tüm bu yerlerin hiçbirinin Türkiye’de bulunmadığı, HMK’nın 5. Maddesinin belirttiği aksine hükmün yukarıda belirtilen TTK’nın 561. Maddesi olduğu,buna göre, zarar gören şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu,anılan yasal düzenlemeler karşısında Türk mahkemelerinin yargı hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; davalının milletlerarası yetki itirazının kabulünün hatalı olduğunu, uygulanacak hukukun Alman Hukuku olmasına rağmen aslında uygulanmadığını, bu hususta sunulan bilimsel görüşün dikkate alınmadığını, zarar gören davacının gerçek kişi olduğunu, davalı hakkında kişisel iflas kararı verildiğini, şirket hakkında iflas kararı bulunmadığını, davalının itirazında bildirdiği yetki kuralının kesin yetki kuralı değil seçimlik yetki olduğunu, davalının mutad meskeninin İstanbul’da bulunduğunu,yer itibariyle yetkili bir Türk Mahkemesinin bulunması, milletlerarası yetkinin doğması için yeterli olduğunu,malvarlığı unsurunun bulunduğu yerin dikkate alınması gerektiğini, borçlunun Almanya dışında bulunan malvarlığın yabancı ülkedeki iflas masasına konu olmaktan çıktığını,kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğuna dayalı olarak alacaklının yaptığı takibe itirazın iptaline ilişkindir. MÖHUK 40. maddede “Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisini, iç hukukun yer itibariyle yetki kuralları tayin eder.” hükmü düzenlenmiştir. Türk mahkemelerini yetkili kılan bir iç yetki kuralı varsa ,Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi de mevcuttur. TTK’nın 553. maddesinde kurucularının, yönetim kurulu üyelerinin.. sorumluluğu düzenlenmiş, 561. maddesinde de sorumlular aleyhine şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde dava açılabileceği düzenlenmiştir.Anılan yetki düzenlemesi kesin yetki kuralı olmayıp genel yetki kuralının yanında ek bir yetkili mahkeme düzenlenmektedir. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.Yine 9. maddede Türkiye’de yerleşim yerinin bulunmaması halinde yetki düzenlenmiş olup, maddeye göre Türkiye’de yerleşim yeri bulunmayanlar hakkında genel yetkili mahkeme davalının Türkiye’de mutad meskeninin bulunduğu yer mahkemesidir.Davaya konu takibe davalı tarafça yapılan itirazda verilen vekaletnameye göre davalının adresi Şişli /İstanbul olarak belirtilmiştir. Buna göre Türkiye’ de yerleşim yeri bulunmayan davalının mutad meskeni Şişli/İstanbul’dur. HMK 9. maddesine göre davada mahkeme yetkili olup, mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yetkisizlik kararının kaldırılmasına, tarafların delillerinin toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/11/2019 tarih ve 2019/254 Esas 2019/117 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353(1)a-4. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının talebinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/04/2020