Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1557 E. 2021/384 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1557
KARAR NO : 2021/384
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/11/2020
NUMARASI: 2020/303 D. İş-2020/310 Karar
TALEP İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/03/2021
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden vekili, taraflar arasında borç ilişkisi olduğunu, 160.380-TL tutarında … Fatura numaralı 01/07/2020 tarihli e-arşiv fatura ve 233.615,34-TL tutarında … Fatura numaralı 17/07/2020 tarihli e-arşiv faturadan sonra taraflar arasından mutabakat formu imzalandığını ve borçlu, imzası bulunan mutabakat formunda 364.810,50-TL borçlu olduğunu kabul ettiğini, borçlu, 17/06/2020 tarihinde 65.000-TL, 08/07/2020 tarihinde 130.000-TL, 24/07/2020 tarihinde 100.000-TL toplamda 295.000-TL ödeme yaptığını, ancak tüm çabalara rağmen bakiye borç tutarı olan 98.995,34 TL borcunu ödemediğini, karşı tarafın açık ve net olarak borçlu olmasına rağmen halen borcunu ödememesi, mallarını kaçırma, hesaplarını boşaltma çabası içerisinde olması ve her an müvekkilin alacağına kavuşmasının engellenmesi durumundan dolayı mallarını kaçırmaya çalışan davalının borca yeter tutarda, taşınır ve taşınmaz malları ile banka hesaplarına ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli veya tek şart olmadığı, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesinin gereken bir seçenek olduğu, ihtiyati haciz talep eden vekilinin talep dilekçesi ve ekinde sunulan deliller incelendiğinde; talebin yaklaşık ispat konusunda kanıtlanamadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz isteyen vekilinin talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:İstinaf yoluna başvuran alacaklı vekili; verilen mahkeme kararının Anayasa’nın 141. maddesi ve 6100 Sayılı 297. ve devamı maddeleri hükümlerine açıkça aykırı olduğunu, mahkemenin yaklaşık ispat ölçüsündeki değerlendirmesinin eksik incelemeye dayalı olduğu gibi dosya kapsamı ile de uyumlu olmadığını, fatura tarihleri ve banka işlem tarihleri dikkate alındığında, kısmi ödemesi olan borçlu tarafın yapmış olduğu işlemin hem borcun muaccel hale geldiğini hem de taraflar arasında sözleşme ilişkisi olduğunu kanıtlar nitelikte olduğunu, İ.İ.K.’nın 257. maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcu bulunması halinde ihtiyati haciz istenebileceği, ihtiyati haczin geçici bir tedbir niteliğinde olduğu ve uygulanabilmesi için yaklaşık ispat arandığını açıkça gösterildiğini, borçlu tarafın yapmış olduğu kısmi ödemeler alacağın muaccel olduğunu açık bir şekilde ortaya koyduğunu, müvekkilinin alacağının ayrıca rehinle temin edilmediğini, banka dekontlarında “faturaya istinaden yapılan ödeme” ibaresinin taraflar arasındaki alım-satım ilişkisi hakkında delil niteliğinde olmanın ötesinde ilişkiyi tam ispatlar nitelikte olduğunu, buna rağmen usul ve yasaya aykırı olarak İlk Derece Mahkemesi’nin kararının kaldırılarak, yeniden esas hakkında ihtiyati haciz isteminin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep, iki adet faturadan kaynaklanan alacak için ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir.İ.İ.K’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İ.İ.K’nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İ.İ.K’nun 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. İ.İ.K 257.maddesi hükmü uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için muaccel bir para alacağının bulunması ön koşuldur. Varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir.Somut olayda; davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalara dayalı olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulmakta ise de salt fatura düzenlenmesi davalının borçlu sayılması için yeterli belge sayılmaz. Davacı vekili mutabakat formu mevcut olduğunu ileri sürerek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmekte ise de, temmuz 2020 tarihi itibariyle verilen mutabakat formundan sonra kısmi ödemeler yapılmış olduğu,karşı yanın mutabakat formu hakkında bir beyanı alınamadığı gözetildiğinde muaccel alacağın varlığının tesbiti yargılamayı gerektirir niteliktedir. İlk derece mahkemesince, ihtiyati haciz isteyen tarafça sunulan delillerin bulunduğu aşama itibariyle yaklaşık ispat/kanaat verici delil seviyesinde bulunmadığından istemin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. İstinaf nedenleri yerinde görülmeyen davacı/ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 59,30- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 54,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran ihtiyati haciz talep eden tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nun 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.18/03/2021