Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1515 E. 2023/522 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1515
KARAR NO: 2023/522
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/07/2020
NUMARASI: 2019/457 Esas – 2020/270 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/04/2023
Davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkilinin davalıya tanesi 900-TL’den 36 adet çelik kapı satarak 13.01.2018 tarih ve 38.232-TL tutarlı irsaliyeli fatura ile teslim ettiğini, davalının fatura bedelini ödememesi üzerine Küçükkçekmece … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, davalı borçlunun adresi Küçükçekmece ilçesi olduğundan yetki itirazının dayanağının bulunmadığını, davalının itirazının ödemeyi geciktirme amaçlı olduğunu belirterek, davalının takibe yönelik itirazının iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkilinin yapmış olduğu inşaatların kapı işlerini … ve … adlı şahıslara yaptırdığını, 36 adet kapı siparişini de bu kişilere verdiğini, kapı bedeli kapsamında 18.07.2018 keşide tarihli 10.000-TL bedelli çek ile 31.07.2018 keşide tarihli 18.800-TL bedelli çekleri vererek bedellerini ödediğini, çeklerin birisinde …’in, diğerinde ise bu kişilerin talebi üzerine davacının lehtar olarak gösterildiğini, çeklerin üzerlerindeki keşide tarihlerinden çok önce tanzim edildiğini, daha sonra fatura müvekkiline gönderildiğinde borcun çeklerle ödendiği düşünüldüğünden faturaya itiraz edilmediğini belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davacıya ait lehine delil hükmündeki defterlerinde davalıdan 38.232-TL alacağın saptandığı, davalının yevmiye defterlerinde ilgili alacağın kayıtlı bulunduğu, davalının bu faturanın teslimi yönündeki kabul beyanında olduğu gibi irsaliyeli faturanın tesliminin sağlandığı, itiraza uğramadığı için de kesinleştiği, her ne kadar faturanın sonradan düzenlendiği, bu nedenle itiraz etmedikleri yönünde cevap verilmiş ise de, basiretli tacir gibi davranılmadığı ve yasal defterlerinin aleyhine delil hükmünde bulunduğu, 2 adet çekin yasal defterlerinde kayıtlı bulunmadığı ve çek teslim makbuzunun sunulmadığı, davacı yasal defterlerindeki kayda üstünlük tanınması gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, takibin 38.232-TL üzerinden devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili; müvekkilinin yapmış olduğu inşaatların kapı işlerini … ve … adlı şahıslara yaptırdığını, 36 adet kapı siparişini de bu kişilere verdiğini, kapı bedellerini 18.07.2018 keşide tarihli 10.000-TL bedelli çek ve 31.07.2018 keşide tarihli 18.800-TL bedelli çeklerle ödediğini, çeklerin birisinde …’in, diğerinde ise bu kişilerin talebi üzerine davacının lehtar olarak gösterildiğini, söz konusu ödeme belgeleri dikkate alındığında dava dışı üçüncü kişilerin tanık olarak dinlenilmesi yönündeki taleplerinin mahkemece dikkate alınmadığını, alınan bilirkişi raporunun da eksik incelemeye dayalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, ticari satıma dayalı olarak düzenlenmiş olan fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, takibe dayanak 13.01.2018 tarihli 38.232-TL tutarlı faturanın davalının ticari defterlerinde de kayıtlı bulunduğu, davalı defterlerinde davacı aleyhine borç kaydı yapılarak fatura borcunun kapatıldığı, ancak bu kaydın dayanağının bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda davacının faturasını benimseyerek kendi ticari defterlerine kaydeden davalının, fatura konusu malları teslim aldığının kabulü gerekmekte olup, esasen davalının malların teslim edilmediğine yönelik bir iddiası da yoktur. Davacının faturasının kendi defterlerine kaydedilmesi suretiyle davacıyı alacaklı olarak kabul eden davacının, kapıları dava dışı kişilerden aldığı yönündeki savunmasına itibar edilmesi mümkün olmadığı gibi, kapıları davacıya dava dışı … ve … adlı kişilerin sattığına ya da davacı adına hareket ettiklerine yönelik herhangi bir delil bulunmamaktadır. Davalı tarafça fatura bedelinin 18.07.2018 keşide tarihli 10.000-TL bedelli çek ve 31.07.2018 keşide tarihli 18.800-TL bedelli çeklerle ödediği ileri sürülmüştür. Çek bedellerinin ödenmediğine yönelik bir iddia bulunmamaktadır. Mahkemece getirtilen çek suretlerinden; 18.07.2018 tarihli 10.000-TL bedelli çekin lehtarının dava dışı … olduğu görülmüş olup, bu çek bedelinin davacıya ödendiğinin kabulü mümkün değildir. 31.07.2018 tarihli 18.800-TL bedelli çekte ise lehtar davacı olup, çekin davacı tarafından dava dışı …’e ciro edildiği anlaşılmakla, davalı tarafından davacıya bu çek tutarı kadar ödeme yapıldığının kabulü gerekmektedir. Bu durumda 18.800-TL kısmi ödemenin düşülmesi sonucunda davacının bakiye alacağı 19.432-TL olup bu tutar üzerinden davanın kısmen kabulü gerekirken, söz konusu ödeme düşülmeden davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Diğer yandan alacak likit olup davalı itirazında haksız bulunmakla, kabul edilen kısım yönünden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmekte olup, davacının takipte kötü niyetli olduğu kanıtlanamadığından reddedilen kısım bakımından kötü niyet tazminatı talep koşulları oluşmamıştır. Açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru değil ise de, yapılan hata/eksiklik yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK’nın 353/(1)b-2 maddesi uyarınca kaldırılarak “davanın kısmen kabulüne” karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/07/2020 Tarih 2019/457 Esas – 2020/270 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın kısmen kabulüne, Davalının Küçükçekmece … İcra Dairesinin … (eski Küçükçekmece … İcra Dairesinin …) esas sayılı icra takibine yönelik itirazının kısmen iptaline, takibin 19.432-TL alacak üzerinden ve bu tutara alacaklının takipteki talebiyle bağlı kalınarak yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine, Kabul edilen kısım üzerinden %20 oranında hesaplanan 3.886,40-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Koşulları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine,” İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 1.327,39-TL nispi karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 761,51-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 565,88‬-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yatırılan 805,91‬-TL peşin harçların davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan 800-TL bilirkişi ücreti ve 134,90-TL posta masrafı olmak üzere toplam 934,90-TL yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 407-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, Davacı lehine taktir olunan 9.200-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davanın reddolunan kısmı üzerinden davalı lehine taktir olunan 9.200-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 653,4‬0-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, Hükümden sonra davacı yan gider avansından karşılanan 22-TL istinaf yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 10-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, Hükümden sonra davalı yan gider avansından karşılanan 43-TL istinaf yargı giderinin davanın reddi oranında hesaplanan 24-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 06/04/2023