Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1514 E. 2021/725 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1514
KARAR NO: 2021/725
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/10/2020
NUMARASI: 2020/436 Esas 2020/476 Karar
DAVA: Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/05/2021
Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; mahkemenin 2018/1163 esas sayılı dosyasında verilen karar ile davalının kayyım tayin edilerek şirketin olağan genel kurul toplantısının belirlenen gündem ile yapılmasına karar verildiğini, ancak karardan sonra ve henüz karar infaz edilmeden müvekkili şirket tarafından 02/01/2020 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı yapıldığını, genel kurulun yapılmasıyla kayyıma verilen görevin sona erdiğini belirterek, davalı kayyımın kayyımlık görevinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davacı tarafından, daha önce mahkemece verilen karar kapsamında görevlendirilen kayyımın görevinin kaldırılmasının talep edildiği, davanın kayyım hasım gösterilerek açıldığı, oysa kayyımın işbu davada hasım olarak gösterilemeyeceği, davacı tarafın bu yöndeki talebini ancak mahkemenin 2018/1163 esas sayılı dosyasında davacı sıfatı bulunan ortağa karşı yöneltebileceği, nitelikteki davada kayyıma husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle, davalı aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili; yalnızca kayyımın görevinin kaldırılmasına yönelik davada husumetin kayyıma yöneltilmesi gerektiğini, zira genel kurulun toplanması istemiyle dava tesis edilen ortağa karşı yükletilmiş bir kayyımlık görevi bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, limited şirketi genel kurul toplantısına çağırmak üzere atanan kayyımın kayyımlık görevinin kaldırılması istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 412. maddesinde, pay sahiplerinin çağrı istemleri reddedildiği veya belirlenen sürede olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin talebi üzerine genel kurulun toplantıya çağrılmasına ve gerekli görülürse çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atanmasına mahkemece karar verileceği, kararın kesin olduğu hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; dava dışı ortağın başvurusu üzerine mahkemece davacı şirketin genel kurul toplantısına çağırmak üzere davalının kayyım olarak atandığı, ancak kayyım tarafından genel kurulun toplanmasından önce 02.01.2020 tarihinde usulüne uygun olarak şirket genel kurul toplantısının gerçekleştirildiği ve kararın tescil ile ilan edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemenin 2018/1163 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; dava dışı şirket ortağı tarafından şirket genel kurulunun toplantıya çağrılması için kayyım atanmasının talep edildiği, mahkemece verilen 26.12.2018 tarihli karar ile talebin kabulü ile şirketi genel kurul toplantısına çağırmak üzere kayyım olarak mali müşavir …’ün görevlendirilmesine karar verildiği, dosya davalısı …’in genel kurulunun gerçekleştirilmesi nedeniyle kayyım atama kararının kaldırılmasına yönelik isteminin de mahkemece reddedildiği, istemin reddine ilişkin ek kararın istinafı üzerine de İstanbul BAM 43. HD’nin 14.01.2021 tarih ve 2020/1508 esas 2021/19 karar sayılı ilamıyla, ilk derece mahkemesi kararının kesin olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun usulden reddine karar verildiği görülmüştür. Davacının kayyım atama kararının kaldırılmasına yönelik isteminin, uyuşmazlığın görüldüğü asıl davada değerlendirilmesi gerekmekte olup, yukarıda belirtildiği üzere bu husus asıl davada hüküm altına alınmış ve karar istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Bu durumda davacının aynı konuda ayrı bir dava açmasında ise hukuki yararı yoktur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, belirtilen hata yeniden yargılama gerektirmediğinden, kararın kaldırılarak davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2020 Tarih 2020/436 Esas 2020/476 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle REDDİNE” İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına Talep halinde artan gider avansının davacıya iadesine,” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 54,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 18/05/2021