Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1415 E. 2023/428 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1415
KARAR NO: 2023/428
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/09/2020
NUMARASI: 2020/32 Esas – 2020/442 Karar
DAVA: İtirazın İptali
Davanın kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; 11/07/2018 tarihinde davalı borçlu adına çek hesabı açıldığını, 18/10/2018 tarihli çek beyannamesi ile davalı adına çek defteri tanzim edildiğini, 5941 sayılı kanun uyarınca davalının çek yaprak bedellerini depo etmediğini ve banka nezdinde gayrinakdi risk meydana geldiğini, müvekkili bankanın borçlu tarafından keşide edilen 3 adet çek yaprak bedelini 3. kişilere ödediğini, 7 adet çek yaprak bedelinin depo edilmesini talep ettiğini, 30/04/2019 tarihli ihtarname keşide edildiğini ve 03/05/2019 tarihinde borçluya tebliğ edildiğini, borçların ödenmemesi üzerine müvekkili şirket alacağın tahisili amacıyla İstanbul … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından takibe ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, 10 adet bankanın ödemekle yükümlü olduğu çek yaprak bedeli olarak toplam 20.300-TL nakdi risk ve faizi olmak üzere toplam 20.303,06-TL alacaklarının bulunduğunu, müvekkili şirket ile borçlu arasında imzalanan çek hesabı açılış sözleşmelerindeki faize ilişkin hükümlerin uygulanacak faiz oranlarının açıkca düzenlendiğini, davalı borçlunun borca, faize ve ferilerine yönelik olan tüm iddiaların haksız olduğunu belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, müvekkili yararına %20 den aşağı olamamak üzere icra inkar tazminatı takdirine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı ile davalı şirket arasında çek hesabı açılış sözleşmesi imzalandığı, davalı şirkete davacı bankaca bu sözleşmeye istinaden çekler verildiği, bu çeklerden 2 tanesinin karşılıksızdır işlemi gördüğü ve davacı banka tarafından çek sorumluluk bedelinin ödendiği, diğer 8 adet çekin de sonradan karşılıksızdır işlemi gördüğü, davacının sözleşme kapsamında davalıdan alacaklı olduğu, davalının kendisine yapılan usulüne uygun tebligata rağmen borcunu ödemediği, anılan borçların ödenmemesi nedeniyle davacı tarafça davalıya 30/04/2019 tarihli ihtarnamenin gönderildiği, ihtarnamede de hesabın kat edildiği hususu ile belirtilen sürelerde ödeme yapılmasının ihtar edildiği, borçluya tebligatın 03/05/2019 tarihinde yapıldığı, davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, takibin takip talebindeki gibi devamına, 812-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı istinaf dilekçesinde; karşılıksız kaldığı belirtilen çek yaprağının birer örneklerinin ve çek hesabı açılış sözleşmesinin ödeme emri ile birlikte tebliğ edilmediğini, karşılıksız çıkan çek yaprak bedellerinin birer örneğinin dosyaya sunulmadığını, ayrıca akdi faiz olarak belirtilen %25,8 oranındaki faiz ile ilgili bilgilendirilmediğini, bu faiz oranının en yüksek banka mevduat faiz oranından da yüksek olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacı banka ile davalı şirket arasındaki 18/10/2018 tarihli Çek Hesabı Açılış Sözleşmesi kapsamında 2 adet nakde dönüşen 4.060-TL çek sorumluluk tutarının fer’ileriyle birlikte tahsili ile 16.240-TL gayri nakdi 8 adet çek risk bedelinin depo edilmesi, nakde dönüşmesi halinde dönüşme tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar işleyecek % 25,80 oranında faizi ile birlikte tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulü ile takibin takip talebindeki şartlarla devamına karar verilmiştir. Taraflar arasındaki 18/10/2018 tarihli Çek Hesabı Açılış Sözleşmesi’nin 5. Maddesinde; müşterinin, Bankanın karşılıksız olan her çek yaprağı için yasal olarak ödemekle yükümlü olduğu tutarı Banka’ya geri ödemekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir. Sözleşme kapsamında davalıya verilen çeklerden iki adetinin takipten önce, 8 adetinin ise takipten sonra dava açılmadan önce karşılıksız çıktığı, davacı banka tarafından takipten önce 4.060-TL takipten sonra ise 16.240-TL çek yasal sorumluluk tutarının ödendiği ibraz edilen çek suretlerinden ve banka kayıtlarından anlaşılmaktadır. Bu durumda davalıya verilen çeklerle ilgili banka tarafından ödenen yasal sorumluluk tutarlarının davalı tarafından davacı bankaya geri ödenmesi gerekmekte olup mahkemece davalının itirazının iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Sözleşmenin 5. Maddesinde temerrüt halinde Bankaca Merkez Bankasına bildirilmiş olan kredi faiz oranının % 50 fazlası olarak hesaplanacak oranda faiz ödeneceği düzenlenmiş olup Merkez Bankasına bildirilen ve fiilen uygulanan faiz oranının (KMH ve kredi kartları için) % 25,8 olduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla bankaca talep edilen % 25,8 faiz oranının sözleşmeye uygun olduğu anlaşıldığından davalının faiz oranına yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; mahkemece davanın kabulüne ilişkin verilen kararda isabetsizlik bulunmadığından, davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalının istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 1.386,90-TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 346,75-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.040,15-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan 39-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/03/2023