Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1308 E. 2020/1135 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1308
KARAR NO: 2020/1135
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/09/2019
NUMARASI: 2014/807 Esas 2019/1096 Karar
DAVA: Menfi Tespit
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/11/2020
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalı bankanın 22/09/1998 tarihinde … A.Ş. ile müvekkili …’ın kefil olarak imzaladığı genel kredi sözleşmesine istinaden 450.000-TL limitli ipoteğin paraya çevrilmesi amacıyla İstanbul … İcra Dairesinin … esas dosyasıyla ve ipoteği aşan miktar içinde İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, müvekkilinin bu dosyadaki kefil sıfatıyla sorumluluğunun 366.250-TL olduğunu, davalı banka alacağını tahsil amacıyla gerek asıl borçlu gerek kefil şirket ve asiller aleyhine menkul ve gayrimenkul haczi ve satışında bulunduğunu, alacaklı banka tarafından davaya konu İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına ibraz edilen 27/07/2006 tarihli hesap döküm tablosunda ipoteğin paraya çevrilmesi amacıyla başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasının infaz edildiğini, ipoteği aşan kısım için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan takip için ise kefiller tarafından yapılan 488.214.758.246 TL harici ödemelerin düşülmesinden sonra bakiye 560.009.022.072 TL faiz borcunun kaldığının belirtildiğini, davaya konu icra takip dosyasında ise satışa esas kapak hesabında borcun 7.976.553- TL olduğunun görüldüğünü, bu hesap hatasının düzeltilmesi için İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2008/612 Esas, 2008/382 Karar sayılı dosyası ile dava açıldığını ve dava sonunda kapak hesabının 2.070.232,99- TL olduğunun tespit edildiğini, esas itibariyle müvekkilinin bu miktarda bir borcunun bulunmadığının tespiti amacıyla bu davanın açıldığını, davalı bankanın elinde bulunan teminatları haksız yere serbest bıraktığını, bu nedenlerle müvekkilinin borçsuzluğunun tespitini, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, teminatın haksız yere elden çıkarılması için yapılacak tenkisata, elden çıkarılma tarihi itibariyle takip talebinde belirtilen %90 oranında faiz uygulanmasına,karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; davacı borçlunun kefaleti ile … A.Ş.’ye müvekkili banka tarafından krediler kullandırıldığını, müvekkili banka tarafından tesis edilen ipoteklerin satılarak paraya çevrildiğini, kalan alacağı için ilamsız icra takibine devam edildiğini, TBK.nun 500.maddesinin uygulama alanının bulunmadığını, davacı iddialarının gerçekten uzak olduğunu, taşınmazlar üzerinde yüksek miktarlı ipotekler ve müvekkili dosyasından önce çok fazla takyidatlar olduğundan müvekkili banka dosyasına pay isabet etme olasılığının bulunmadığını, davacı iddialarının mahkeme kararları ile reddedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, icra takiplerinde ve sıra cetvelinde davacı borçlunun iddia ettiği gibi icra takiplerinden kaynaklı bir zararın oluştuğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; davalı bankanın hacizde 1.sırada olmasına rağmen dosyayı takip etmeyerek 1.sıradaki haczi düşerek 323.557,46-TL alacağı tahsil etmemesi durumunun müvekkilinin zararına sebebiyet vermediğine hükmedildiğini, müvekkilinin çiftliğinin satıldığını,bu sonuca hangi gerekçe ile varıldığının anlaşılamadığını, bilirkişi raporları ile müvekkilinin toplam 829.122,71-TL borçsuz olduğunun tespit edildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporuna itirazlarının incelenmediğini, faiz başlangıcına ve hesabına ait talepleri yönünden de hiç bir inceleme yapılmadığını,raporlar arasındaki mübayenetin giderilmediğini, raporda satış talepnamesi ve satış avansı yatırılmış ise ibrazı gerektiği belirtilse de banka tarafından bu belgelerin sunulmadığını ve satış avansının yatırıldığı savunmalarının da olmadığını, davalının özen yükümlülüğünü yerine getirmeyerek müvekkilinin rücu imkanını elinden aldığını,kararın kaldırılarak davanın kabulüne, müvekkilinin borçsuzluğunun tespitine, davalı banka aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, dava dışı şirket tarafından kullanılan kredilere kefil olan davacının TBK. 500.maddesine göre borçtan kurtulduğunun tespiti istemine ilişkindir. Hüküm verildikten sonra 09/12/2019 tarihinde davacının vefat ettiği incelenen nüfus kaydından anlaşılmıştır. Davacı vekilince sunulan İstanbul Anadolu 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/186 Esas 2020/184 karar sayılı kesinleşen ilamına göre, davacının ölümü ile geriye kalan mirasçıları olan …, … ve …’ın mirası reddettikleri görülmüştür. Miras en yakın mirasçılar tarafından reddedildiğinden, murisin mirasının TMK’nın 612. maddesi uyarınca iflas hükümlerine göre tasfiyesi ve tasfiye memuru atanması gerekmektedir. Murisin taraf olduğu davalar ise atanacak tasfiye memuru eliyle yürütülebilecektir. Bu durumda mahkemece , mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesi konusunda ihbarda bulunulmak suretiyle terekeye tasfiye memuru atanması sağlanmalı, atanmış ise tasfiye memurunun davaya katılımı sağlanarak yargılamaya devam edilmelidir. HMK’nın 114. maddesi gereğince taraf ve dava ehliyeti dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmek zorundadır. Açıklanan nedenlerle; diğer istinaf nedenleri incelenmeksizin kararın HMK’nın 353(1)a-4. maddesi uyarınca kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/807 Esas-2019/1096 Karar sayılı ve 12/09/2019 tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)a-4 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere kararı veren mahkemeye gönderilmesine” Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 10/11/2020