Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/130 E. 2020/149 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/130
KARAR NO : 2020/149
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2019 (Ara Karar)
NUMARASI : 2019/609 Esas
TALEP : İhtiyati Haciz-Kayyım Atanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 06/02/2020
İihtiyati haciz ve kayyım atanması talebinin reddine ilişkin 06/12/2019 tarihli ara kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: Davacı vekili, … İnş.AŞ.nin yönetim kurulu üyesi olan davalıların, müvekkillerine verdiği zararın tespit edilerek işbu belirsiz alacak davası kapsamında yapılacak bilirkişi incelemesinden sonra müddeabihi arttırmak üzere 500.000- TL zararın, zararın verildiği tarih itibariyle işletilecek olan avans faiz oranı ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsil edilerek müvekkillere ödenmesine; bu mümkün olmadığı ve dolaylı zarar bulunduğu kanaatine ulaşması halinde, şirkete verilen zararın, zararın verildiği tarih itibariyle işletilecek olan avans faiz oranı birlikte davalılardan müteselsilen tahsil edilerek şirkete ödenmesine; davalılar hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi ve şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, 3.279.125,98-TL şirket varlığının ortaklara aktarılması ve … ve …’in taraf olduğu sözleşmede %10 az pay verilmesi dışındaki diğer iddialara ilişkin vakıaları sıra numarası altında açık özetleri ile bildirmek üzere HMK. 119/2 mad. gereğince tebliğden itibaren bir haftalık kesin süre verilmesine, davacı vekilinin dava dilekçesindeki ihtiyati haciz ve kayyım atanması taleplerinin bu aşamada reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacılar vekili ; davalıların YK üyesi olduğu diğer şirketlerde olduğu gibi aynı yöntemleri izleyerek, şirket ve ortaklarını zarara uğrattıklarının mahkeme kararları ile sabit olduğunu, şirketin neredeyse tüm malvarlığının davalılar tarafından hukuka aykırı biçimde kendi şahsi malvarlıklarına aktarıldığı ve şirketin milyonlarca liralık zararının bulunduğu ayrıntılı olarak açıklanmasına rağmen, mahkeme tarafından üstelik hiçbir gerekçe gösterilmeksizin ihtiyati haciz ve kayyım atanması talebinin reddedilmesinin tümüyle usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında çok sayıda derdest dava bulunduğu özellikle şirketin YK üyesi olan davalıların bilgi alma ve inceleme hakkının hukuka aykırı olarak müvekkiline kullandırılmaması sebebiyle ikame edilen davanın müvekkili lehine karara bağlanmış olmasının davalılardan … ve …’ın yine davalı olduğu … AŞ’ne verilen zarar sebebiyle İst. 7. ATM’nin 2014/692 Esas sayılı dosyasında verilen hüküm ile 63.883.500,35- TL zararın müteselsilen YK üyelerinden tahsiline ilişkin karar dikate alındığında müvekkillerinin şirket ve alacaklılarının daha fazla zarara uğramasının önüne geçilmesi için şirkete yönetim kayyımı tayinini, keza davalıların malvarlığı üzeine ihtiyati haciz konulmasına ilşkin tüm koşulların oluştuğunu, bu sebeple mahkemenin 06/12/2019 tarihinde verdiği 4 nolu ara kararın kaldırılarak davalıların malvarlıkları üzerine ihtiyati haciz konulmasını ve şirkete yönetim kayyımı atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Anonim Şirketlerde Yönetim Kurulunun görevden alınması TTK 364.maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre yönetim kurulu üyeleri esas sözleşme ile atanmış olsalar dahi gündemle ilgili bir maddenin bulunması veya gündemde madde bulunmasa bile haklı bir sebebin varlığı halinde genel kurul kararıyla her zaman görevden alınabilirler.TTK 408/2 maddesinde genel kurula ait devredilemez görev ve yetkiler düzenlenmiştir. Aynı maddenin 408/2-b uyarınca yeni YK üyelerinin seçimi hakkında karar verilmesi ve görevden alınmaları genel kurulun devredilemez görev ve yetkileri içerisinde olduğu kabul edilmiştir. Kural olarak anonim şirketlere organları mevcut olduğu ,yasal koşullar gerektirmedikçe yönetim kurulunun yetkilerine müdahale niteliğinde olabilecek şekilde kötü yönetim gerekçe gösterilerek yönetim kayyımı atanması mümkün bulunmamaktadır. Anonim şirketlerde yönetim kurulunun azli istenemeyeceğinden davacı/ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiş ,henüz davanın bulunduğu aşama da dava dilekçesinde davanın somutlaştırma yükümlülüğü yerine getirilmek üzere ara kararı verildiği anlaşıldığından kayyım talebinin reddine ilişkin ara kararında isabetsizlik görülmemiştir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’nın 257. maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1. maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı … ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için muaccel bir para alacağının bulunması ön koşuldur. Tazminat istemine ilişkin eldeki davada , talep olunan alacak davalıların kabulünde değildir. Elde ki dava yöneticilerin sorumluluğuna ilişkin tazminat davası olup ;henüz dilekçelerin tebliği aşamasındadır. Davacı vekilince mahkemece verilen karar ile inceleme hakkının kullanılması ve bir başka şirketin de yöneticileri olan davalıların aleyhinde verilen hüküm gerekçe gösterilerek dava değerince ihtiyati haciz kararı talep edilmiştir. Varrlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. Buna göre alacağın varlığı ve özellikle miktarı hususunda dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı haklılığının yaklaşık olarak ispatı ölçüsünde delil bulunmadığı, alacağın var ise yapılacak tahkikat neticesinde belirleneceği sonuç ve kanaatine varılmış olup,ilk derece mahkemesince davanın bulunduğu aşama nedeniyle ihtiyati haciz isteminin reddinde karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiş,istinaf nedenleri yerinde görülmeyen davacı-ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacılar-ihtiyati haciz/tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından peşin yatan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 10- TL harcın davacılar-ihtiyati haciz isteyenden alınarak hazineye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 06/02/2020