Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1279 E. 2021/1164 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1279
KARAR NO : 2021/1164
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2019 (Gerekçeli Karar) – 20/02/2020 (Ek Karar)
NUMARASI: 2018/1374 Esas 2019/513 Karar
DAVA: Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/07/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen 21/11/2019 tarihli davanın kabulüne ilişkin kararın ilgili … ve … vekili tarafından, kayyımın değiştirilmesine ilişkin 20/02/2020 tarihli ek kararın … ve … Terekesi İdare Memuru Av. … tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, 281942/0 Ticaret Sicil Kayıtlı … Ltd.Şti.’nin %50 hissesi müteveffa … Daştan ve %50 hissesi Müteveffa … adına iki hissedarı olduğunu, şirketin iki hissedarından birisi olan … Daştan 07.12.2016 tarihinde vefat ettiğini, şirketin ikinci ve son hissedarı …’de 20.11.2018 tarihinde vefat ettiğini, müteveffa …’ün mirasçısı olarak ise geriye oğlu kısıtlı …, oğlu … ve … adlı torunları kaldığını, kısıtlı … vefat eden annesinin mirasçısı olduğunu ve miras paylarını gösterir mirasçılık belgesi verilmesi için kısıtlı …’ün vasisi ve aynı zamanda kısıtlının oğlu olarak …’ün Bakırköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/1915 Esas sayılı davayı açma zarureti olduğunu açılan bu dava ile ilgili olarak Bakırköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/1915 Esas nolu 2018/1798 Karar nolu alınan mirasçılık belgesinin ekte sunduğunu, müteveffa … mirasçısı kısıtlı … Bakırköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesi Esas No:2016/1248 Karar nolu 2018/1976 sayılı kararı ile kendisinin ve … olarak vasi olarak atandığını, şirketin %50 hissedarı müteveffa … mirasçıları da annelerinin mirası ile ilgili Bakırköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesi 2017/22 Esas sayılı tereke tespit davası açtıklarını, bu tereke tespit dava dosyasına avukat … tereke yöneticisi olarak atandığını, şirketin diğer %50 hissedarı müteveffa … ‘ün mirasçılarından Mert ve …’da Bakırköy 8. Sulh Hukuk Mahkemesi 2018/42 Esas sayılı tereke tespit davası açtıklarını bu tereke dava dosyasına da muhtemelen mahkeme tarafından tereke yöneticisi olarak atanacağını, şirketin yaşayan hiçbir ortağının kalmadığını şirketin çok yüksek bedellerle kiraya verilebilecek gayrimenkulleri ve bir milyon amerikan doları üzerinde banka mevduatı bulunmadığını, şirketin %50 ortağı müteveffa … ve annesi %50 ortağı Müteveffa … vefat etmesi sebebiyle şirketin yaşayan hiç bir ortağın kalmaması ve ayrıca da mirasçılarının da aralarında kısam biz zaman içinde anlaşma şartlarının oluşmayacağı şeklinde bir görünüm olması her iki murisin de tereke tespit davalarının uzun bir süre devam etmesinin muhtemel olması şirketin çok yüksek bedellerle kiraya verilebilecek gayrimenkullerin bulunması bir milyon Amerikan Doları üzerinde banka da mevduatın olması imar barışına başvuru şirket adına açılmış ve şirketin açmış olduğu bir çok davaların olması ve ayrıca bu bunun gibi yapılması gereken bir çok işlerin olması 281942/0 Ticaret Sicil Kayıtlı … Limited Şirketinin temsil ve ilzam edecek kişi veya kişiler olmaması sebebiyle adı geçen şirkete kayyım veya kayyımlar atanması için karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, dava konusu şirketin organsız kalmış olması sebebiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 427/4 maddesi gereğince şirkete yönetim kayyımı atanması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, şirkete temsil ve yönetim kayyımı olarak, İstanbul adresinde oturan mukim …’ün atanmasına, kayyımın yönetim kurulu ve şirket müdür yetkilerini kullanmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ : İtiraz eden Varis … vekili itiraz dilekçesinde, merhum …’ün … Ltd. Şti’nin % 50 hissedarı olduğunu, müvekkilinin merhume … vefatı üzerine veraseten adı geçen şirkete hissedar olduğunu, huzurdaki davadan 26/12/2019 günü kötü niyetli bir davranış beklenildiğinden terekenin varlığı üzerinde sürekli şekilde yapılan araştırmalarda, ticaret odası kayıtlarına işlenen mahkemeye ait kayyum atama kararı nedeni ile haberdar olunduğunu, huzurdaki dava …açılmış olup dosyaya kayyum atanan … tarafından sunulan belgeler karşısında … olarak dava açmanın tamamen kötü niyetli olduğunu, terekenin varisi olan … ile kayyum atanan ve aynı zamanda varis … vasisi olan … arasında menfaat çatışması olup bu beyanlarının vesayet makamı olan Bakırköy 1. Sulh Hukuk ve Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemelerinin kararları ile sabit olduğunu belirterek mahkeme kararları karşısında yönetimin kayyum atanmasını gerektirici sebebin ortadan kalktığını, hatta hiç doğmadığının ortada olduğunu belirterek resen tespit buyuracakları nedenlerle TMK 461/2. 472/1.2..3 maddeler gereğince itirazlarının kabulü ile kayyım atama kararının yeniden gözden geçirilerek kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. …, … vekilleri dilekçelerinde, müvekkillerinin murisler … ve …’ün yasal mirasçıları olduğunu, …’ün ve …’ün veraset ilamında müvekkillerinin veraset ilamına göre hissedar oldukları murislerin ortak olduğu şirket her iki ortağın vefatı nedeni ile organsız kalmış ise de … terekesine tasfiye memuru olarak Avukat … Bakırköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/22 tereke sayılı dosyası ile atandığını, yine …’ün terekesine ise Av….’nun resmi yönetici olarak Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesince atandığını, şirketin bu sebeple tereke yöneticileri tarafından yönetiminin sürdürülmesi gerektiğini, zira muris şirket ortaklarının sağlığında ve vefatlarından sonra aralarında karşılıklı birçok dava bulunduğunu, muris …’ün 6 adet vasiyetnamesinin bulunduğunu, bu vasiyetnamede tüm hak ve hisselerini mahkemece tayin edilen …’e bıraktığını, vasiyetnamenin iptali davası bulunduğunu, …’ün lehine vasiyet yapılan kişi olması nedeni ile diğer mirasçılar arasında menfaat çatışması bulunduğunu, mahkemece …olarak sonuçlandırılan dava nedeni ile verilen atama kararının itirazen kaldırılarak kayyımın azline karar verilmesini talep etmiştir.Müteveffa … Terekesi Tasfiye Memuru … vekili dilekçesinde, müteveffa …’ün şirketin % 50 hissedarı bulunduğunu, …’ün mahkemece kayyım atanmasının mümkün olmadığını, …olarak yapılan atama kararına göre …’ün kayyım olamayacağını, zira …’ün şirketin diğer ortağı Muris …’ün vasiyetname ile atanmış tek mirasçısı olduğu yine vasiyetnamede davacı ve yasal mirasçı görünen …’ün ıskat edildiğini, aralarında menfaat çatışması bulunduğunu, bu nedenle öncelikle kayyım atanma kararının …sonuçlandırıldığından usulden reddine, mahkemece aksi halde bir karar verilmesi yönünde …’ün kayyımlığının kaldırılmasına veya sınırlandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Müteveffa … Terekesi İdare Memuru Av. … duruşmadaki beyanlarında; öncelikle mahkemece daha önce verilen kayyım kararının kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise kayyımın değiştirilmesini ve yeni atanacak kayyıma sınırlı yetki verilmesini talep etmiştir.
EK KARAR: Mahkemece; 20/02/2020 tarihli ek karar ile; 21/11/2019 tarihli 2018/1374 Esas 2019/513 Sayılı dava konusu şirkete kayyım …’ün atanmasına ilişkin itiraz nedeni ile kayyım ile söz konusu şirket ortaklarının varisleri arasında menfaat çatışması söz konusu olduğundan kayyımın değiştirilmesi isteminin kabulüne; Kayyım olarak Serbest Mali Müşavir, …’nun İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı, … Caddesi No:50/B Beyoğlu adresinde bulunan … Limited Şirketi’ne temsil ve yönetim kayyımı olarak tayinine, kayyımın yönetim kurulu ve şirket müdür yetkilerini kullanmasına karar verilmiştir. Mahkemece 29/06/2020 tarihli ek karar ile; Kayyım olarak tayin olunan …’nun 17/06/2020 tarihli dilekçesi ile 65 yaş sınırı üzerinde olması ve coronavirüs 2.dalgasının başlaması nedeniyle kayyımlık görevinden affı ile yerine Mali Müşavir …’ün görevlendirilmesini talebinin kabulüne, …’nun kayyımlık görevinden affı ile yerine “Kayyım olarak Serbest Mali Müşavir, …’ün (TC:…) İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 281942-0 sicil numarasına kayıtlı, … Caddesi No:50/B Beyoğlu adresinde bulunan …Limited Şirketi’ne temsil ve yönetim kayyımı olarak tayinine karar verilmiştir. Mahkemece 06/07/2020 tarihli ek karar ile; Av…. 30/06/2020 tarihli dilekçesi ile Av…. ile birlike şirketin yönetimini kurup işler hale getirmek için taraflarına müştereken yetki verilmesini talep etmiş ise de, Mahkemece 29/06/2020 tarihinde … Limited Şirketi’ne temsil ve yönetim kayyımı olarak …’ün atanmasına karar verildiği gerekçesiyle yerinde görülmeyen talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : …, … vekili gerekçeli karara karşı sunduğu istinaf dilekçesinde; dava …açıldığından tereke üzerinde düzenli olarak yapılan araştırmalar sonucu 17/01/2020 tarihinde haberdar olunduğunu, işbu davanın …olarak açılmasının hukuka, yasaya ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına açıkça aykırı olup, yasal mirasçılardan gizli olarak ve onların miras haklarını hiçe sayarak hareket ettiğinin bir göstergesi olduğunu, … Ltd. Şti.’nin yönetiminin; Bakırköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/22 Tereke sayılı dosyasında müteveffa … terekesine atanan tasfiye memuru Av. …; Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/7 Tereke 2019/25 Karar sayılı dosyasında müteveffa … terekesine atanan resmi yönetici Av. … tarafından gereğince sağlanacak olup şirketin organ boşluğunun doldurulacağını, bu nedenlerle şirkete …’ü kayyım olarak ataması kararının yeniden incelenerek kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. … Terekesi İdare Memuru Av. … 20/02/2020 tarihli ek karara karşı sunduğu istinaf dilekçesinde; kayyım kararının kaldırılmayıp sadece isim değişikliğine gidilmesinin; kayyımlık müessesesinin yargı faaliyeti gösteren mahkemelerin üzerine çıkarılması sonucunu doğurmakla; her işlem için atandıkları mahkemenin yetki ve iznini alacak tereke tasfiye ve tereke idare memurları, bir de ayrıca şirket faaliyetleri konusunda atanmış olan kayyımdan da yetki ve izin almak durumunda kalacağını, mahkemenin verdiği yetki ve izinle işlem yapmak isteyecek tasfiye ve idare memurlarının yapacağı işlem hususunda kayyım tarafından izin verilmemesi halinde ortaya çıkacak kaotik durumun önlenemeyecek oluşu nazara alındığında kayyımın kaldırılması yerine değiştirilmesine hükmedilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, bu nedenlerle 20/02/2020 Tarihli ek kararının kaldırılarak tarafına organ oluşturulması konusunda süre verilmesine veya kayyımın görev ve yetkisinin şirketi genel kurula götürme ile sınırlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Vasi … 20/02/2020 tarihli ek karara karşı sunduğu istinaf dilekçesinde; kesinleşme şerhi sonrasında ek karar düzenlenerek yeniden kayyım atanmasının ve menfaat çatışması gerekçesi ile kayyımlık görevinden alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, vasiyeti yerine getirme görevlisi olduğuna dair yetki ve izin belgesi alacağı zamana kadar gerekçeli karar gereği kayyım olarak göreve devam etmesine dair karar verilmediğini, tüm varisleri temsil ettiğini, bu nedenle şirkete müdür olarak atanma da belirtilmek suretiyle şirkete müdür atanması talepli dava açması için süre verilmesi ve mahkeme sonuna kadar da kayyımlık görevine devam etmesine karar verilmesi gerektiğini, mahkemece beyanlarının dikkate alınmadığını, dava konusu şirkete ait araçların … ve … tarafından 0 kilometre olarak alındıkları günden beri özel olarak ilk önce rahmetli anneleri daha sonraları da şahıslarına kullandığı araçlar olduğunu, araçların nerde olduklarını bildiklerini, mirasçı …’ün murise ait Kapalıçarşı’daki dükkandan gayri resmi olarak iş yapıp gelir elde ettiğini, kirasının aylık 120.000-TL olduğunu, bilirkişi tarafından kiranın aylık 70.000-TL olarak tespit edildiğini, karşı tarafın ise kirayı 7.500-TL göstererek terekeye ödedikten sonra kalan 62.500-TL geliri kendi şahsına almaya devam ettiğini, tarafların itirazlarında kötü niyetli olduklarını, kayyımlık görevinden alınmasının murisin terekesinin zararlarının artmasına sebebiyet vereceğini, bu nedenlerle 20/02/2020 tarihli ikinci ek kararın kaldırılmasına, vasiyeti yerine getirme görevlisi görevi ile ilgili yetki ve izin belgesi alacağı zamana kadar kayyımlık görevinin devamına, şirkete müdür olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Mahkemece davanın kabulüne, şirkete temsil ve yönetim kayyımı olarak …’ün atanmasına, kayyımın yönetim kurulu ve şirket müdür yetkilerini kullanmasına karar verilmiş; bu karara karşı …, … vekilince istinaf yoluna başvurulmuş; gerekçeli karara itiraz edilmesi üzerine kayyımın değiştirilmesi isteminin kabulüne; Kayyım olarak …’nun atanmasına ilişkin 20/02/2020 tarihli ek karar … Terekesi İdare Memuru Av. … ve Vasi … tarafından istinaf edilmiştir. … Ltd. Şti’nin % 50’şer hissedarı olan, … vefat ettikleri ,şirketin yönetimden yoksun olduğu hususunda ihtilaf yoktur.Bunun yanında her iki hissedarın terekesine idare memuru atandığı ve tereke terekelirin idare memurları tarafından yönetildiği anlaşılmaktadır.Tereke yöneticileri ayrı ayrı verdikleri dilekçelerin de şirket hisselerinin de taraflarınca yönetilmesi gerektiğini ileri sürerek kayyım atama kararlarına itiraz etmişlerdir. TTK’nun 596. maddesine göre, ” (1) Esas sermaye payının, miras, eşler arasındaki mal rejimine ilişkin hükümler veya icra yoluyla geçmesi hâllerinde, tüm haklar ve borçlar, genel kurulun onayına gerek olmaksızın, esas sermaye payını iktisap eden kişiye geçer.TTK 596 maddesinde düzenlendiği üzere esas sermaye payının miras yolu ile geçmesi halinde tüm haklar ve borçların genel kurulun onayına gerek olmaksızın esas sermaye payını iktisap eden kişiye geçmesi sebebi ile temsilci atanmasında hukuki yarar bulunmamaktadır.Bir başka anlatımla anonim şirket hisselerinin aksine limited şirket hisseleri terekeye dahil olmadan mirasçılara doğrudan intikal ettiğinden tereke idare memurlarının kayyım atanmasına itirazları yerinde görülmemiştir.(Dairemizin 2018/2122 esas ,2019/52 karar ,17.1.2019 tarihli kararı ve bu kararı onayan Yargıtay 11 HD nin 2019/1597 esas 2019/8206 karar sayılı ,16.12.2019 tarihli kararı)Ancak limited şirketin organları teşekkül ettirilmek ve yeni şirket müdürü seçilene kadar yönetim ve temsil kayyımına ihtiyaç olup,mirasçıların paylarının intikali ve oluşacak ortaklar kurulu tarafından yeni şirket müdürü seçilene kadar şirkete yönetim kayyımı atanması gerekmektedir.Ancak Yargıtay 11.HD nin yerleşik kararlarına bakıldığında ;TTK’da limited şirketlere kayyım atanmasını gerekli kılan sebeplere ve usulune dair özel bir düzenleme bulunmaması nedeniyle TTK’nın 1. maddesi yollaması ile TMK’nın bu konudaki ilgili hükümlerinin uygulanması gerektiği,TMK’nın m.427/4’de belirtilen “gerekli organlardan yoksun kalma” halinin, limited şirketin zorunlu organlarından yoksun kalmasını vurguladığı, ancak kayyım atanması davasında husumetin mutlaka şirkete karşı da yönetilmesi gerektiği,ancak bu davanın şirkete yöneltilmediği, diğer mirasçıların tamamına da yöneltilebileceği ,ancak …açılan davada davanın kabul edilerek şirkete kayyım tayin edildiği taraf ehliyeti dava şartlarından olup re’sen gözetilmesi gerektiği, davalı tarafta taraf ehliyeti bulunan kimse olmadığı,kararın HMK 353(1)b-2 gereği kaldırılarak dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle: Asıl karara yönelik mirasçı hissedarlar vekilinin; ek karara yönelik davacı ve mirasçıların istinaf başvurularının KABULÜNE; İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1374 Esas 2019/513 Karar sayılı 21/11/2019 Tarihli gerekçeli kararın ve 20/02/2020 tarihli ek kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA;”…açılan davanın USULDEN REDDİNE, Ek kararla atanan son kayyım …’ın görevine son verilmesine, kararın mirasçılardan biri tarafından başvuru halinde Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine, “İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 59,30-TL karar harcından peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,”İstinaf yoluna başvuran davacı …, ilgililer …, …, … tarafından yatırılan 54,40-TL’şer peşin istinaf karar harcının kendilerine iadesine,İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine ve son kayyım …’a tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 13/07/2021