Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1223 E. 2021/605 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1223
KARAR NO: 2021/605
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/01/2020
NUMARASI: 2018/1506 Esas-2020/79 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/04/2021
Görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine yönelik kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, taşımanın Trieste-İtalya limanı ile Pendik limanı arasında gerçekleştiğini, … gemi taşımacılığı şirketi bünyesinde ve sorumluluğunda çalışan … denilen araçlar-çekicileri bulunmayan dorseleri kalkış liman sahasından alarak gemiye bindirdiğini, dorselerin … firmasının sorumluluk ve gözetiminde karadan gemiye ve yeniden gemiden karaya nakledildiğini, nakil işleminin … araçları ile … firmasınca gerçekleştirildiğini, davalı yan işlemi yaparken, dorseyi teslim aldıktan sonra kalkış limanından kalkmadan önce ve varış limanından dorseyi teslim etmeden önce kontrol ederek herhangi bir hasar, kusur, eksik, arıza ve çalışmama durumu olması halinde müşteri firmalara bunu önceden raporlayarak bildirdiğini, taşıma işi kapsamında, gönderici adresinden alınan emtianın Trieste limanına çekici ile getirildiğini, … plakalı dorsenin davalı firmaya 22.11.2017 Trieste limanında teslim edildiğini, teslim edilen dorsenin 25.11.2017 Pendik limanına vardığını, çekici şoföründen … plakalı dorsenin hasarlı olduğu bilgisi geldiğini, ancak karşı tarafın Trieste-italya (kalkış) limanında müvekkili şirkete herhangi bir arıza raporlaması yapmadığını, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız icra takibindeki takip konusu faiz ve fer’ileri ile birlikte tüm borca karşı yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, dosyanın Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatıyla görevli İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketin iddia edilen hasara ilişkin bir kusur ve sorumluluğu bulunmadığını, hasarın davacıya ait dorsenin fren sisteminin düzgün çalışmaması ve mafı şoförünün kontrolünü kaybetmesinden kaynaklandığının anlaşıldığını, İstanbul Anadolu 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/129 Değişik İş sayılı dosyasında düzenlenen bilirkişi raporunda ise dorsenin fren sisteminin bazı parçalarında korozyon görüldüğü ve hafif kusurlu bulunduğuna değinilmediği, korozyonun olası olumsuz etkilerine ilişkin inceleme yapılmadığını, dorsedeki korozyonun etkilerini değerlendirmeyen bilirkişi raporunun esas alınmaması gerektiğini, dorsenin fren sisteminin çalışır durumda olup olmadığının ve korozyonun sebep olabileceği sonuçların öncelikle tespit edilmesi gerektiğini, mafı şoförünün, müvekkili şirket çalışanı olmayıp tahliyenin yapıldığı Pendik Liman İşletmeleri’nin personeli olduğunu, bu nedenle; iddia edilen hasar, mafı şoförünün kontrolünü kaybetmesi nedeniyle meydana gelmiş ise sorumluluk yöneltilen tarafın müvekkili şirket olamayacağını, sorumluluğun Pendik Liman işletmelerine yöneltilmesi gerektiğini, müvekkilinin kendi çalışanı olmayan mafı şoförünün kontrolü kaybetmesi nedeniyle meydana gelen zarardan sorumluluğu söz konusu olmadığını belirterek dosyanın görevli İstanbul 17. ATMsi’ne gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, tanzim edilen rapor ve tüm dosya kapsamı itibarı ile davanın deniz taşımacılığına ilişkin hükümlerin tartışılarak çözülmesi gerektiği ve yargılama yapma görevinin denizcilik ihtisas mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli İstanbul Deniz İhtisas Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili, dorsenin hasarlanmasının denizde ya da gemi üzerinde değil, dorsenin mafi araçla karaya indirildiği sırada, karada meydana geldiğini, bu durumda Deniz İhtisas Mahkemeleri’nin görevli olduğundan söz edilemeyeceğini, davalı yan tarafından görev itirazının ilk itiraz olarak kayda geçirilmesine rağmen mahkeme tarafından davalının itirazlarının reddedilerek yargılamaya devam edildiğini ve dosyanın karar aşamasına kadar geldiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Somut olayda ; dava dışı …ltd.şti.ne ait emtianın bulunduğu çekicisi olmayan dorsenin Trieste Limanından davalının işlettiği … gemisi ile Pendik Limanına getirildiği ; eksper raporunda yazılı olduğu üzere mafi aracı ile tahliye edileceği esnada -rampadan orta güverteye aşağı doğru geçerken mafi sürücüsünün aracın kontrolünü kaybettiği ve dorse içindeki yükün kısmi hasar gördüğü,emtia sahibi …ltd.şti. tarafından davacı akdi taşıyıcıya hasar tutarı faturası tanzim edildiği ,hasar bedelinin deniz taşıyıcısı davalıdan talep edildiği anlaşılmaktadır.Taraflar arasındaki ilişki,gemiye yükleme ve tahliye işlemlerinin deniz taşımasını ilgilendirdiği ,hasarın gemiden henüz tahliye gerçekleşmeden meydana geldiği gözönüne alındığında deniz taşıması sırasında hasarlanan emtia bedeline ilişkin dava da TTK nun Deniz Ticaretine ilişkin 5.kitap hükümleri uygulanacaktır. TTK’nun 5. (2).maddesinde ise ;” bir yerde ticaret işlerine bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından ,asliye ticaret mahkemelerinden biri veya bir kaçı münhasıran bu kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.”denilmiştir. HSK tarafından İstanbul İli mülki hudutlarında görevli olmak üzere İstanbul 17.Asliye Ticaret Mahkemesi deniz ticareti davalarına bakmakla görevlendirilmiştir. Deniz taşımasına ilişkin TTK 5.kitapda yazılı deniz ticareti işlerine ilişkindir. Davanın niteliği itibariyle deniz ticareti işlerine bakan mahkemeye gönderilmesine ilişkin hükümde isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin davanın asliye ticaret mahkemesinde bakılması gerektiğine ilişkin istinaf nedeni yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 59,30- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 54,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.28/04/2021