Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1171 E. 2023/665 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1171
KARAR NO: 2023/665
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/11/2019
NUMARASI: 2017/729 Esas 2019/1065 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/05/2023
Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalı borçlu hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı nolu dosyası ile takip yaptıklarını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine durduğunu bildirerek itirazın iptali ile takibin devamı ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkilleri aleyhine davacı tarafından 25/10/2007 tanzim -25/01/2008 vade tarihli 26.700-TL lik bonoya dayalı olarak İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takibi yapıldığını, müvekkillerinin takibe itiraz ettiğini, daha önce davacının müvekkilinden 26.700-TL alacağı olduğunu iddia ederek müvekkilinden 23 adet bono (21 tanesi 1.200- TL lik, bir tanesi de boş olarak) 25/05/2006 tarihli senet bordrosu ile verdiğini, bu senetlerden 1.200-TL’lik 18 adet senedin müvekkilleri tarafından ödendiğini, fakat yapılan inceleme neticesinde hatalı hesap yapıldığı, 16.319,84-TL alacaklı olduğunun anlaşıldığını, bu nedenle fazla verdikleri senetlerin iadesini davacıdan talep etiklerini, fakat davacının iade etmediğini, Pendik İcra Dairesinin … esas sayılı icra takibini başlattığını, bu dosya ile ilgili Pendik İcra Mahkemesinin 2008/539 esas sayılı yetkiye ve borcun tamamına itiraz ettiklerini ve mahkeme tarafından davanın kabul edildiğini, daha sonra davacının sahte tediye makbuzları düzenlediğini, boş olarak verilen senedin davacı tarafından kötü niyetle 26.700-TL yazılarak bu defa İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu takibin iptaline karar verildiğini, davanın reddi ile %20 den aşağı olmamak üzere tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, zamanaşımına uğramış bir bonoda yazılı alacak, temel ilişkiye dayanılmak suretiyle talep edilebileceği, o ilişkiden doğan bir alacağın bulunduğu ve alacak miktarını kanıtlama yükümlülüğü de davacı tarafa ait olduğu, zamanaşımına uğrayan ve imzası inkar edilmeyen bono, temel borç ilişkisi bakımından yazılı delil başlangıcı niteliğinde olup tanık dinlenmesinin mümkün olduğunu, taraflarca bildirilen tanıklar dinlendiğini,zamanaşımına uğramış olan bonoda nakden kaydı yer aldığını, tanıkların davacının davalılara borç para verdiğine ilişkin bir beyanları bulunmadığı gibi senedin dayandığı temel ilişkiyi açıkça ortaya koyar nitelikte bir beyanda da bulunmadıklarını, davacı tarafa yemin delili hatırlatılmış olup, davacı tarafça yemin delili kullanılmadığını, bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde ispat yükü üzerinde olan davacı tarafından senedin dayandığı temel ilişki ve alacak ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, müvekkilin davaya konu alacağı hususunda 25/10/2007 keşide 25/01/2008 vade tarihli 26.700-TL’lik yazılı delil başlangıcı niteliğindeki senede dayandığını, dinlenen davacı tanığı …’nün “ben davacının davalıdan alacaklı olduğunu biliyorum. Bu alacak nedeniyle davalının davacıya senet vereceğini duyduğunu,alacak davacının şahsi alacağıdır.” şeklindeki beyanı ile ve tanık …’un “Bu senedin geldiği gün bende şirketteydim. Davacı bu senedi şahsi alacağı için aldığını söylemişti.” şeklindeki beyanı ile müvekkilin alacağının ispatlandığını, Müvekkil alacağını bahsi geçen deliller ile ispatladığından davalı tarafın artık ödeme hususunu ispatlaması gerektiğini,ödeme hususunda ispat külfetinin davalılara geçtiğini ödemenin ispat edilemediğini belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Açılan dava, zamanaşımına uğramış bonodan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan genel haciz yolu ile takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı taraf, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamsız takip yoluyla icra takibinde 25/10/2007 keşide tarihli,25/01/2008 vade tarihli 26.700-TL bedelli bono nedeniyle alaacklı olduğunu ileri sürmüştür.Davacı tarafça kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile takibe konu edilmiş ve İstanbul Anadolu 9. İcra Mahkemesi’nin 2012/650 E. Sayılı dosyası ile senedin zamanaşımına uğradığı belirtilerek takibin iptaline karar verilmiştir. Bu aşamadan sonra zamanaşımına uğramış senet davaya konu genel haciz yoluyla takibe dayanak yapılmıştır. ” Zamanaşımına uğrayan ve imzası inkar edilmeyen bononun temel borç ilişkisi bakımından yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğu, senetle ispatı gereken bir konuda yazılı delil başlangıcı var ise, tanık dinlenmesinin mümkün olduğu” hususu yerleşik yargı uygulaması olup bonodaki alacağın temel ilişkinin ispatlanması yoluyla talep edilebileceği ve ispat yükünün davacı tarafta olduğu ve ispat için tanık dahil her türlü delilin geçerli olduğu kuşkusuzdur.Davacı taraf; tanıkları … ve …’un beyanları ile temel ilişkiyi ispatladığını iddia etmekte ise de her iki tanığın beyanlarında taraflar arasındaki ilişki hakkında kanaat verici beyanda bulunmamışlar,şahsi alacakdan sözetmeleri temel ilişkiyi kanıtlar nitelikde görülmemiştir.Temel borç ilişkisinin kanıtlanamadığı, ispat yükünün yer değiştirmediği, davalının ödeme iddiası olmadığı gibi bunu ispat yükü de bulunmadığı, Davacı vekilinin davalının ödemeyi ispat etmesi gerektiğine ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, istinaf yoluna başvuran davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 179,90-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/05/2023