Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1151 E. 2020/987 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1151
KARAR NO : 2020/987
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2019
NUMARASI : 2018/1153 Esas 2019/1016 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/10/2020
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili bankanın Niğde Şubesi ile dava dışı … arasında, genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının bu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, sözleşme borcunun ödenmemesi üzerine 25/09/2018 tarihinde hesabın kat edilerek sözleşme borçlusu ve davalı kefile ihtarname gönderildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmediğini ve davalı aleyhinde İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçtiklerini, davalının icra dairesinin yetkisine ve borç ile ferilerine haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüne, davalının İstanbul …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına itirazının iptaline ve % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Dava dilekçesi davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, icra takibinde 28 adet çek yaprağı nedeniyle 46.400- TL,…45,…91 ve…60 nolu kredilerden kaynaklanan 105.075-TL,… 6010 nolu kredi kartından kaynaklanan 35.981-TL olmak üzere toplam 141.056-TL’nin tahsilini talep ettiği,takipde, davalının yanlızca 1 nolu alacak, yani 3 adet krediden dolayı sorumlu tutulduğunu, itirazın,icra dairesinin yetkisine ve sözleşmede imzası olmadığından borca itiraz ettiği, kat ihtarında takipte geçen krediler dışında … nolu kredinin de borcunun kat ve ihtar edildiği, takip ve davaya konu … nolu kredinin destek kredisi, … nolu kredinin Koskeb kredisi Faiz Hesabı, 256-7892460 nolu kredinin ise borçlu cari hesap kredisi olduğu, davacı ile dava dışı … arasındaki genel kredi sözleşmesinde, dava konusu kosgeb kredisiyle ilgili hükümler içermesi ve davalının kefaletinin genel kredi sözleşmesinden doğan borçlarla sınırlı olması, anılan KOSKEB kredisiyle alacağın temelini oluşturan genel kredi sözleşmesini ilişkilendiren bir sözleşmenin de sunulmamış olması, düzenlenen rapor ve dosyaya sunulan delillerden davalının kullanılan takibe konu kredi sözleşmelerinde imzasının bulunduğu, takibe konu kredilerin sözleşmesinin ve davalının bu sözleşmede kefaletinin bulunduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadan eksik ve hatalı inceleme ihtiva eden rapora göre hüküm oluşturulduğunu, bilirkişi raporunda eksik ve yanlış hesaplama yapıldığını, takibe konu edilen kredilerden … nolu krediye 29.03.2019 tarihinde 25.262,40-TL ödeme yapıldığı ve bu tutarın yapılan hesapta dikkate alındığı belirtilmiş ise de, müvekkil banka kayıtları incelendiğinde görüleceği üzere bu krediye böyle bir tahsilat yapılmadığını, mahkemece gerek … gerekse de bu kredi dolayısıyla kefilin sorumlu olduğu belirtilmiş ise de mahkeme bu alacaklar yönünden de davanın reddine karar verildiğini, kullandırılan kredinin GKS sözleşmesi hükümleri gereğince kullandırıldığının kabulü gerektiği, kararın kaldırılarak davanın kabulünü talep etmiştir.
GEREKÇE :Davacı banka davalı hakkında başlatılan icra takibini , 5.2.2017 tarihli genel kredi sözleşmesi ve kat ihtarına dayandırmış ; icra takibinde borçlu davalının 1-nolu alacak kapsamında kalan ..945,…691,…460 nolu kredilerden kaynaklanan 97.011-TL asıl alacak olmak üzere 105.075-TL alacağın tahsili talep edilmiştir. Gayri nakdi krediler ile kredi kartı alacağı ise davalıdan talep edilmemiştir.Bilirkişi tarafından verilen raporda ise ; genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırıldığı ileri sürülen BCH kredisi ,ve ticari destek kredisinden kefaleti kapsamında sorumlu olduğu belirlenmiş ise de; kosgeb kredisinden dolayı sorumluluğunun takdirinin mahkemeye ait olduğu belirtilerek borç hesaplaması yapıldığı görülmektedir.Somut olayda ;İcra takibinde davalı borçlu kredi sözleşmesinde imzası bulunmadığını belirterek takibe itiraz etmiş, dava dilekçesi ve ekleri genel kredi sözleşme,kat ihtarı davalıya tebliğ edilmiş,davalı davaya cevap vermemiş , icra takibine itirazı nedeniyle genel kredi sözleşmesindeki imzaları bakımından davalı isticvab edilmemiş ,genel kredi sözleşmesini 375.000-TL limitle imzaladığı belirli olan davalının kefaletinin ispatlanamadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.Davalı asil tarafından gönderilen 28.09.2020 tarihli dilekçede ; “davacının üç ayrı genel kredi sözleşmesine istinaden takip başlattığı, kredi kartından kaynaklanan alacağını da tahsil etmeye çalıştığını ,kendisinin yalnızca bir adet genel kredi sözleşmesinde kefilliğinin bulunduğunu ,sözleşmenin 5.maddesi uyarınca kefillerin yalnızca imzaladığı sözleşmeden sorumlu olduklarını,kefalet ilişkisinin tek bir genel kredi sözleşmesine ilişkin olmasına rağmen davacı ayrıca iki kredi sözleşmesi ve kredi kartı alacağı için aleyhine takip başlattığı “nı beyan ettiği ,buna göre davalı kefalet verdiğini kabul etmekte ,ancak takibe konu edilen kredilerin sözleşme kapsamında kullandırılan krediler olmadığını savunduğu anlaşılmaktadır.Davalının genel kredi sözleşmesinde davalıya atfen 375.000-TL limitle imzası bulunduğu anlaşılmasına göre yöntemince imza incelemesi yapılıp aidiyeti belirlenmeden davacının davalının kefaleti bulunduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353(1)a-6 maddesi uyarınca hükmün kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/10/2019 Tarih 2018/1153 Esas 209/1016 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE”Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL peşin istinaf karar harcının kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.13/10/2020