Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1124
KARAR NO: 2023/7
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/02/2020
NUMARASI: 2018/447 Esas – 2020/96 Karar
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/01/2023
Davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili firmanın seyahatlerin sorunsuz geçmesi için ulaşım, transfer, konaklama gibi konularda davalıya hizmet verdiğini, fakat davalının bakiye borcunu ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, fakat davalının takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına borçlunun alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davanın itirazın iptali davası olmasına karşın süresi içinde açılmadığını, müvekkili ile davacı arasında uzun süredir ticari ilişkinin bulunmasına karşın fahiş fiyattan hizmet verildiğini, biletlemenin farklı departman tarafından yapılması nedeniyle davacı tarafından düzenlenen faturaların muhasebe departmanı tarafından kontrol edilmeden kayda alındığını, bunun da davacının sebepsiz zenginleşmesine neden olduğunu, bu nedenle takibe itiraz ettiklerini, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine, davacının alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasındaki ihtilafın davacı tarafından düzenlenen faturalarda yer alan bedelin fahiş olup olmadığına ilişkin olduğu,cevap dilekçesinde davalı şirketin muhasebe departmanının biletlemenin farklı departman tarafından yapılması nedeniyle gerekli kontrolü yapamadan kayda alındığından bahsedildiği,davalının faturaları almasına rağmen zamanında itiraz etmediği, fatura içeriklerini kabul etmiş sayıldığı, davalı vekilinin faturalara itiraz edilemediğine ilişkin savunmasının TTK’nın 18/2.maddesi uyarınca geçerli olmadığı ,alacağın likit olduğu gerekçesiyle itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ayrıca davanın hak düşürücü süresi içinde de açılmadığını, bu nedenle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının müvekkiline havayolu şirketinden aldığı biletleri fahiş fiyatlarla sattığını sebepsiz zenginleştiğini, fiyatların tenzili gerektiğini, biletlemenin başka bir departman tarafından yapılması nedeniyle davacıdan gelen faturaların gerekli kontrol yapılmadan kayıtlara alındığını, davacının güven ilişkisine aykırı olarak havayolu şirketinin bilet fiyatının çok üzerinde fiyat tahakkuk ettirdiğini, alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı koşullarının da oluşmadığını, konusunda uzman heyetten rapor alınması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, satış faturalarından kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı alacaklı tarafından 15/08/2017 tarihli 22.562,99-TL bedelli, 17/08/2017 tarihli 2.691,28-TL bedelli, 11/09/2017 tarihli 602,99-TL bedelli ve 19/09/2017 tarihli 2.803,21-TL bedelli faturalardan kaynaklanan 28.660,47-TL alacağın tahsili için davalı aleyhinde başlatılan İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine süresinde itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği, İİK m.67/1. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.Davalı, cevap dilekçesi ile mahkemenin yetkisine ilişkin ilk itirazda bulunmuştur.HMK m.6’da davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yerindeki mahkemelerin genel yetkili mahkeme olduğu düzenlenmiş olup dava da davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılmıştır. İcra dairesinin yetkisinin kesinleşmesi, itirazın iptali davasının görüleceği mahkemeyi etkilemeyeceği, bu durumda davalının yerleşim yeri itibariyle mahkemenin yetkili olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık fatura konusu biletlerin fiyatlarına ilişkindir.Davalı vekili cevap dilekçesinde faturaların kontrol edilmeden kaydedildiğini belirtmiştir.Davalının ticari defterleri incelenmemiş ise de davalı tarafın yargılama sırasındaki beyanlarından faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.6102 sayılı TTK’nın 18/2.maddesi gereği davalının faturaları aynı kanunun 21/2 maddesi gereğince süresi içinde itiraz etmeden kayıtlarına alması nedeniyle taraflar arasında faturada belirtilen bedeller üzerinden anlaşma meydana geldiği, ticari ilişkinin faturada belirtilen bedeller üzerinden gerçekleştiği hususunda karine meydana gelmiştir. Bu karinenin aksinin ise davalı tarafından kesin delillerle ispat edilmesi gerekir. Her ne kadar davalı vekili,bilet fiyatlarının piyasa değerinin araştırılmasını talep etmişse de tarafların iradeleri ile belirledikleri bedel karşısında ortalama piyasa fiyatları geçerli olmayacağından mahkemece fatura bedelleri dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle;İİK’nın 67. maddesi uyarınca,borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilir.Davacı alacak talebinde haklı olduğundan itirazın iptali ile alacak satım faturalarına dayalı olduğundan alacak likit nitelikte olmakla davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi yerindedir.İstinaf nedenleri yerinde görülmeyen davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 1.957,79-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 489,44-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.468,35-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, Davalı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, davacının yaptığı 22-TL istinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/01/2023