Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1087 E. 2020/937 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1087
KARAR NO: 2020/937
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/09/2019
NUMARASI: 2019/452 Esas-2019/858 Karar
DAVA: İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/10/2020
Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine yönelik hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkili şirketin kasasından 16/12/2018 tarihinde icra takiplerine dayanak keşidecisi …ltd.şti, lehdarı müvekkili şirket, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 30.05.2019, seri nosu … olan, 500.000-TL bedelli .. Bankası çekinin çalındığını, çek iptali davası açıldığını, ödemeden men kararı alındığını, çeklerin davalılar tarafından bankaya ibraz edildiğini, çek iptali davasından ve çekin çalıntı olduğundan haberleri olmasına rağmen icra takibine girişildiğini, çek örneğinin incelendiğini ve kaşenin müvekkiline ait olmadığını, müvekkili şirkete atfen atılan imzanın müvekkili şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığnı, ciro silsilesinde arada görünen isim ve unvanların gerçek olmayan fiktif firmalar olduğunu, davalıların dava konusu çeklere uygun işlem yapabilecek ticari kapasitede olmadığını, dava konusu 1 adet çekin müvekkili şirkete iadesine, icra takibinin teminatlı veya teminatsız durdulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili ;faturaları ile satışı yapılmış ticari emtia karşılığında çekin alındığı, davacı yanın destekten yoksun karalama beyanlar ile zaman kazanmaya ve müvekkili yasal alacağını tahsilden alıkoymaya çalıştığını, çeke ilişkin ödeme yasağı kararının verilmesinin çeki icra takibine konu etmesine engel teşkil etmeyeceği gibi borçlular adına icra takibi yapılmasında hukuka aykırılık bulunmadığını, davacının tüm beyanlarının asılsız olduğu gibi çekte iyi niyetli hamil olan müvekkile karşı ileri sürülmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, HUAK maddesinin 18/A (2) hükmünde dava şartı arabuluculuğa mutlaka dava açmadan önce başvurulmasının zorunlu tutulduğu, 6102 sayılı TTK’nun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesinin 1.fıkrası gereğince arabulucuya başvurmadan konusu bir miktar paranın ödenmesine ilişkin ticari dava açılmayacağı, davanın arabulucuya başvurulmaksızın açıldığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili; davanın tedbir talepli ikame edilmiş olduğu, müvekkili şirketin kasasından çalınan ve kötüniyetli olarak iktisap edildikten sonra icra takibine konu edilen çeklerin iadesi talebiyle ikame edilen çek istirdadı davasının bir alacak talebini barındırdığı yönündeki kanaatinin doğru olmadığını, herhangi bir alacak talepleri olmamasına rağmen, mahkeme tarafından alacak talebinin mevcut olduğu gerekçesiyle davanın arabuluculuğa tabi bir uyuşmazlık olduğu yönündeki kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, T.T.K.’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdatı istemine ilişkindir. HMK’nın 114/1 maddesinin birinci fıkrasında, tüm davalar bakımından geçerlilik taşıyan dava şartlarının neler olduğu hususu hükme bağlanmış, HMK 114/2 maddesinde ise diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir. 7155 sayılı Kanun ile 6102 sayılı TTK’na eklenen ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. ….” hükmü uyarınca konusu bir miktar para alacağı olan talepler hakkındaki ticari davalarda dava açmadan önce arabuluculuğa başvuru zorunlu hale getirilmiş, arabuluculuğa başvuru dava şartı haline getirilmiş bulunmaktadır. Somut olayda ise uyuşmazlık T.T.K.’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdatı istemine ilişkin olup, konusu bir miktar para alacağı değildir. Dava devam ederken çekin bedelinin davalı tarafça tahsil edilmesi halinde davanın çek bedelinin istirdatına dönüşmesinde de durum değişmeyecektir. Zira çek bedelinin istirdatı istemi, çek istirdatı isteminin kabul edilmesine bağlıdır ve terditli bir talep olarak ileri sürülmektedir. O halde ilk derece mahkemesince davacının asıl talebi olan çek istirdatı talebinin 6102 sayılı T.T.K.’nın 5/A maddesi gereğince arabuluculuk dava şartına tabi olmadığı dikkate alınarak işin esasına girilip bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf sebebleri yerinde olduğundan , isteminin kabulü ile kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/452 Esas-2019/858 Karar sayılı ve 27/09/2019 tarihli tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)a-4 maddesi gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye İADESİNE” İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 06/10/2020