Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2020/1014 E. 2020/873 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1014
KARAR NO: 2020/873
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/11/2019
NUMARASI: 2018/939 Esas – 2019/944 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/09/2020
İlk derece mahkemesince 14/11/2019 karar tarihli davanın kısmen reddine ilişkin verilen hükmün davacı vekilince, 02/07/2020 tarihli istinaf talebinin reddine ilişkin verilen ek kararın davalılar vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davalıların, müvekkili banka ile … A.Ş arasında imzalanan 03/08/2017 tarihli 4.000.000-TL tutarlı genel kredi sözleşmesine 2.200.000- TL limitle kefil olduklarını,borcun ödenmemesi nedeniyle kredi alacağını 08/05/2018 tarihinde katedildiğini, asıl kredi borçlusu hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını,rehinlerin kefillerin kefaletini teminat altına almadığını bu nedenle kefiller hakkında genel haciz yoluyla takibin İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı dosyası ile başlatıldığını,davalılar tarafından itiraz edilerek takibin durdurulduğunu belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili, davacının ikametgahının Ankara olması nedeniyle yetkili mahkemenin Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davacının krediyi usulüne uygun kat etmediğini, davacı tarafın faize faiz işlettiğini,faiz oran ve tutarının fahiş olduğunu , kefillerden talepte bulunamayacağını, icra inkar tazminat isteminin haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, 24/06/2014 ve 03/08/2017 tarihli genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olarak … A.Ş ile …’nin imzasının bulunduğu, kefalet limitinin 2.200.000-TL olduğu, …’nin asıl borçlu şirketin YK üyesi olması nedeniyle eş rızasına gerek bulunmadığı,kefillerin 11/05/2018 tarihinde temerrüde düştüğü, sözleşmenin 4/c maddesi geriğince temerrüt faizinin %28.93 olarak hesap edildiği, bilirkişi tarafından takip tarihi itibariyle toplam alacak tutarı 1.972.455,75 TL olarak hesaplandığı,takip talebinde belirtilen 1.957.665,92 TL’nin dikkate alındığı,dava tarihinden sonra 27/03/2019 tarihinde 10.004,72- TL’lik tahsilatın infazda nazara alınması gerektiği, çek yaprağı sorumluluk bedeli nedeniyle kefilden depo talep edebilmek için sözleşme açık hüküm olması gerektiğinden ve buna yönelik açık hüküm bulunmadığından davacının kefilden depo talebinde bulunamayacağı kanaatine varıldığı, davalılar vekili …’nin sözleşmedeki adresinin farklı olmasına rağmen başka bir adrese tebligat çıkartıldığı iddia edilmiş ise de BK 589. Maddesine göre kefil asıl borçlu şirketin temerrüdünden dahi sorumlu olduğu, asıl borçlu şirketin kat ihtarını 16/05/2018’de aldığı, 18/05/2018’de temerrüde düştüğü,taleple bağlı kalınarak 1.876.945,72 -TL nakit alacak için itirazın iptaline ,icra inkar tazminatının tahsiline ,6.400-TL bedelle 4 adet çek yaprağı sorumluluk tutarının deposu talebinin reddine karar verilmiştir.
EK KARAR: 13.01.2020 tarihli ek karar ile ;davalıların adli yardım talebinin İstanbul BAM 12 HD nin 2020/200 Esas 07/02/2020 tarihli kararı red edildiği,itirazın İst. BAM 13.Hukuk Dairesi 2020/1 D.İş sayılı, 12.03.2020 tarihli kararı ile reddedildiği, HMK 344/1.maddesi gereği davalılar vekiline eksik harcın tamamlanması için gönderilen muhtıranın 10.06.2020 tarihinde tebliğ olduğu, süresi içerisinde eksiklik tamamlanmadığından davalılar vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: 1-Davacı vekili; dava konusu genel kredi sözleşmesinin 9.maddesi uyarınca kefillerin sözleşmede yer alan hükümler çerçevesinde gayrinakdi alacağın depo edilmesinden sorumlu olduğunu, davalılardan elindeki çek yaprakları için bankanın sorumlu olduğu tutarı depo etmesinin kat ihtarnamesi ile istendiğini,gayrinakdi kredi yönünden davanın reddi kararının kaldırılmasını ve takibin takip talebindeki koşullarla devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. 2-Davalılar vekili; müvekkillerin hak arama ve savunma haklarını mesnetsiz ve hukuka aykırı bir şekilde kısıtladığını, ülkenin yaşadığı ekonomik sıkıntılardan ziyadesiyle olumsuz etkilendiğini, hali hazırda müvekkillerin tüm mal varlıkları hacizli ve banka hesapları blokeli olduğunu, … adına kayıtlı olan 2005 model … marka aracın varlığı ret için gerekçe olarak gösterilmiş ise de söz konusu araç üzerinde yüklü alacak miktarlarına ait çok sayıda haciz ve yakalama şerhi bulunduğunu,müvekkil hakkında Çal Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/13 esas sayılı konkordato dosyasında, 24.01.2020 tarihinden başlamak üzere 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verildiğini ileri sürerek ek kararın kaldırılmasını,istinaf incelemesi yapılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, nakit ve gayrinakit alacaklar için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece nakit alacak bakımından itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.Davacı vekili kısmen redde ilişkin 4 adet çek kanuni karşılık tutarı ( 6.400-) TL tutarlı depo talebinin reddine ilişkin kısım ile sınırlı olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalıların adli yardım taleplerinin reddine ilişkin karar Dairemizin 2020/200 Esas 07/02/2020 tarihli kararı ile reddine karar verildiği, red kararına itiraz ise İstanbul BAM 13.H D nin 2020/1 D.İş sayılı, 12.03.2020 tarihli kararı ile reddedilerek kesinleşmiştir.HMK 344/1 gereği çıkartılan muhtıra tebliğine rağmen istinaf harçları tamamlanmadığından davalıların istinaf başvurusundan vazgeçmiş sayılmalarına dair kararda isabetsizlik yoktur. Davalılar vekilinin ek karara yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiş , istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Genel kredi sözleşmesinin 9.(i) bendi “kefiller ,banka ile müşteri arasında ki genel kredi sözleşmesinin maddelerinin tamamının kendileri hakkında aynen uygulanmasını kabul ederler “hükmü nedeniyle davalı müteselsil kefillerin gayrinakdi alacaktan sorumlu olduğunu ileri sürmektedir.Çek kanuni sorumluluk tutarları bankanın şahsî sorumluluğu niteliğindedir. Ödeme yükümlülüğü yasayla bankaya verilmiştir.Müteselsil kefiller bankanın yükümlülüğü olan bu tutarı üstlendiklerini sözleşme ile kararlaştırabilirler. Müteselsil kefiller çek kanuni karşılık tutarlarını sorumlu olduklarını açıkça taahhüt etmedikçe,bu tutar asıl borçlunun borcu kapsamında kabul edilemeyeceğinden gayrinakit alacağa ilişkin davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiş,davacı vekilinin hükmün redde ilişkin kısımlara yönelik istinaf başvurusunun da esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı ve davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 54,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 10- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Taraflarca yapılan istinaf yargı giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 346/2 maddesi uyarınca davalılar vekiline kararın tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, davacı taraf bakımından HMK 362(1)a gereği kesin olarak, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 22/09/2020