Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/976 E. 2019/741 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/976
KARAR NO : 2019/741
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/02/2019
NUMARASI : 2018/131 E.-2019/202 K.
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/05/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, davacı şirketin yönetim kurulu başkanı … geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle şirkete gelemediğini, bu nedenle işleri …. bıraktığını, ancak …. verilen görevi kötüye kullanarak, … imzasını taklit ederek hukuk dışı işler yaptığını, bu işlemlerden 22.1.2018 tarihinde haberdar olunduğunu, … hakkında İst. Anadolu CBS’nin 2018/17126 sor. Sayılı dosyasında soruşturmanın devam ettiğini, bu kişinin imzaladığı sahte imzalı çeklerle ilgili menfi tespit davaları açıldığını, bu arada yönetim kurulu karar defteri ile yönetim kurulu pay defterinin bulunamadığını, bu nedenle bu defterler için zayi belgesinin verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, defterlerin ziya olmadığı, defterlerin şirketin ortağı ve tek başına temsile yetkili yönetim kurulu başkanı … olduğunun anlaşılması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı tarafın mahkemeye defter asıllarını sunmadan davanın reddine karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin yetkilisi …’nin istirahatinin bitmesinin ardından şirket işlemlerini incelerken 22/01/2018 tarihinde , … görevini kötüye kullandığından haberdar olduğunu ve hemen Genel Kurul çağrısız toplantıya çağırdığını, müvekkili şirketin yönetim kurulu başkanı tarafından büyük ölçüde maddi zarara uğratıldığını, bu süreçte kim tarafından alındığı tespit edilemediğini, ancak yönetim kurulu karar defteri ile yönetim kurulu pay defterine ulaşılamadığını, kaybolduğunu, yerel mahkemece defterin kendilerinde olduğunu iddia eden … defter asıllarını getirmesini istemediğini, defter asıllarının mahkemenin bizzat görmediğini, olasılıklar üzerine karar verdiğini, bu sebeplerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dosyaya sunulan 19 temmuz 2017 tarihli ticaret sicili gazetesine göre 8.7.2017 tarih ve 5 nolu kararla “şirket tarafından verilecek bütün belgelerin ve yapılacak sözleşmelerin geçerli olabilmesi için yönetim kurulu başkanı …. veya … şirket ünvanı altına koyacağı münferit imzaları ile şirketi temsil edeceklerine” karar verilmiştir.Elde ki dava münferit yetkili yönetim kurulu üyesi … tarafından tarafından gönderilen vekil tarafından açılmış iken 26.12.2018 tarihli duruşmaya katılan ve şirketin ortağı, yönetim kurulu üyesi ve yetkilisi … tarafından vekil olarak atanan Av. … kaybolduğu iddia olunan pay defteri ve yönetim kurulu karar defterinin müvekkili yönetim kurulu başkanı … olduğunu beyan etmiş ve verilen kesin süre içinde bu iki ticari defterin suretlerini Mahkemeye sunmuş, asıllarının da … olduğunu kabul etmiştir.6102 Sayılı TTK 82/7 madde uyarınca bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içerisinde ziyaa uğraması halinde ziyanın öğrenildiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde zayii belgesi verilmesinin talep olunması gerekmektedir.Ancak; zayi belgesi verilebilmesi için bu maddede belirtilenler gibi hallerden birinin olayda mevcut olması gerekmektedir. Buna göre, defterlerin zayi olmadığı, kanunda yazılı haller nedeniyle ziyaaın meydana geldiğinin iddia ve ispat olunmadığı her iki defterlerin şirketin ortağı ve tek başına temsile yetkili yönetim kurulu başkanı … olduğu kabul edildiğinden ayrıca defter asılları görülmeden zayii belgesi verilmesi isteminin reddine ilişkin hüküm verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiş ,İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine ilişkin hükmüne yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına,Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi.23/05/2019