Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/943 E. 2021/896 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/943
KARAR NO: 2021/896
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/01/2019
NUMARASI: 2015/353 Esas-2019/21 Karar
DAVA: istirdat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/06/2021
Davanın reddine dair kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili , keşideci … tarafından keşide edilen ve en son yasal hamil olan müvekkkili şirkette vuku bulan hırsızlık sonucu birkaç diğer çekle birlikte çalınan 25.000-TL lik … A.Ş -Yenibosna Çarşı Şubesine ait 30.09.2014 keşide tarihli, davalı tarafından ciro edilmiş ve ismi karalanan son ciranta tarafından 09.10.2014 tarihinde bankaya ibraz edildiğini, çekin arkasına ilgili banka tarafından dava konusu olduğu ve ödeme yasağı kararı bulunduğu şerhi düşülerek ödenmediğini, müvekkilin kasasından çalınan çeklerin müvekkiline ait olup, müvekkilinin meşru hamil olduğunu ileri sürerek dava konusu çekin davalıdan istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili , davacının meşru hamil olmadığını,müvekkilinin iyi niyetli meşru hamil olduğunu,ispat külfetinin davacıda olduğunu, haksız ve kötü niyetli davanın reddini, davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece dava konusu çek üzerinde davacının keşideci, lehdar,ciranta veya aval sıfatını taşımadığı, ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı, her ne kadar çek üzerindeki …’ın imzasının sahteliği tespit edilmiş ise de imzaların istiklali prensibi gereğince davalının yetkili hamil sıfatını taşıdığı, TTK 792 maddesi gereğince hamilin çeki kötü niyetle iktisap etmesi yada iktisapta ağır ağır kusurunun bulunması halinde çekin istirdadının talep edilebileceği, davalının kötü niyeti ve ağır kusurunun ispat edilemediği, ayrıca ticari defterlerde ibraz edilmediğinden keşideci ve davacı arasındaki ticari ilişkinin de ispat edilemediği gerekçesi ile davanın ve kötü niyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili,tanık dinletme taleplerinin değerlendiril -mediğini,delilleri toplanmadan karar verildiğini, dava konusu çekin emre yazılı olduğunu, ciro silsilesi şeklen var ise de cirolardan birinin sahte olduğunun İstanbul 17.İcra Hukuk Mah.2014/1402 esas sayılı dosyası ile belirlendiğini, ciro silsilesinin sahte ciro ile koptuğunu bu nedenle davalının meşru hamil olmadığını,dava konusu çekin davacıya yapılan devirle davacının son yasal hamil olduğunu,daha sonra çeklerin çalındığını,çalınan diğer çeklerin iptal edildiğini ancak bu çek için davalı yasal hamil iddiası ile ortaya çıktığından iptal davasının görülmesinin anlamsız kaldığını, çalınan diğer çeklerin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, iş bu davada verilecek hüküm içeriğine göre davacının keşideciden talep hakkı olacağını, bu nedenle mahkemenin delilleri toplayarak gerçek hak sahibinin tespiti gerektiğini, davalının kötü niyetli olup meşru hamil olmadığını, bu konuda mahkemeye bir delil de sunmadığını, davalının önceki cironun sahteliğini bilerek kabul ettiğini, davalının çeki nasıl iktisap ettiğini ispatlaması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, çek istirdadına ilişkindir. TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamiline yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap ettiği veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.'” şeklinde düzenleme mevcuttur. İspat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının bu hususların yanı sıra ayrıca davalının çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir. TTK’nın 790. maddesi gereğince, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Davacı, davalının çeki kötüniyetli veya ağır kusurlu olarak iktisap ettiğine yönelik delil sunmamış olup, davalının da çeki edinme nedenini açıklama mecburiyeti de bulunmamaktadır, aksi düşüncenin kabulü çekin “mücerretlik” vasfını ortadan kaldırır. Davacı bu hususta cirantaların dinlenmesini ticari defterlerinin incelenmesini talep etmiş ise de, bu incelemenin davanın esasına bir etkisi olmayacaktır. TTK 677. Maddesi uyarınca “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayanları herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez.” İmzaların istiklali ilkesi uyarınca çek arkasındaki cirolardan birinin sahte olduğu hamile karşı ileri sürülemez.Çek arkasında imzası bulunan … tarafından İstanbul 17. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/1402 esas-2015/320 karar sayılı dosyasındaki imzaya yönelik açılan davada kabul nedeni ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Dava konusu çekin incelenmesinden …’dan sonra yapılan cirolar incelendiğinde davalı hamil ile lehdar arasında … ve …’e ait cirolar bulunmaktadır. Açılan istirdat davasında çek arkasındaki cirolardan birinin imzasının sahteliği şeklen incelenmesi gereken ciro silsilesini koparmayacağı gibi,imzaların istiklali ilkesi gereğince dinlenmesi de mümkün değildir. Hamilin kötüniyeti veya ağır kusuru davacı tarafça ispatlanmadıkça açılan davanın reddi gerekir. O halde davacının davalıya karşı ciro imzasının sahte olduğunu ileri süremeyeceği ve davalının çeki kötü niyetle iktisap etmiş olması ve ağır kusuru bulunduğu ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararda isabetsizlik bulunmamaktadır.İstinaf sebebleri yerinde görülmeyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun H.M.K.’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nun 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.17/06/2021