Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/940 E. 2021/1974 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/940
KARAR NO: 2021/1974
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/09/2018
NUMARASI: 2014/1772 Esas – 2018/882 Karar
DAVA: Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davacı ve davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili ,müvekkili şirketin ortaklarının İspanyol uyruklu 2 şirket olduğunu, şirketin faaliyet konusunun,her türlü metal ve plastikten mamul, perçin, civata, vd. gibi bağlantı elemanlarının imalatı , toptan satışı ve ticaretini yapmak olduğunu,davalılardan … ve … tarafından 09.02.2004 -28.11.2011 tarihleri arasında münferit imza yetkisi ile şirket müdürlüğü görevinin yürütüldüğünü,davalılar tarafından müvekkil şirket ile aynı faaliyet alanında …Dış Ticaret Ltd. Şti ni kurduklarını ve müdür olarak tayin edildiklerini , davalı …’in aynı faaliyet alanında … adında diğer bir şirketinin olduğunu,sözü geçen aykırılıkların önemli bir bölümünde müvekkili şirket tarafından kendilerine tahsis edilen bilgisayarın vasıta olarak kullanıldığını, müvekkili şirket mallarının piyasa fiatından daha düşük bir bedelle davalı şirketlere satıldığını,davalıların kurdukları şirketleri temsilen veya sözde … temsilen ancak …’nun menfaat ve işyerleri ile bağlantısı olmayan toplantı ve faturalara müvekkili şirketin kaynaklarını kullanarak katıldıklarını, …’in diğer personeli için yapılan yurt dışı harcamalarının davacı şirketten karşılandığını, davacı şirketin müşterilerine kurdukları şirketler üzerinden mal sattıklarını, davalıların davacı şirket için harcaması gereken mesailerini kendi şirketleri için kullandığını,davalıların davacı şirketin izni olmadan 2011 yılı için maaş artışlarında %40 oranında fahiş uyguladıklarını, personele ilişkin maaş bordrolarının toplu olarak verilerek şirket ortaklarının yanıltıldığını,davacı şirket yetkililerinin 28.11.2011 tarihinde İspanya’dan Tuzla’daki şirket merkezine gelerek kendilerine müdürlük görevlerinin sona erdiğinin açıklandığını,zilyetliklerinde bulunan demirbaş ve eşyaların tesliminin istendiğini ancak bir kısım demirbaşların teslim edildiğini,alış fiatları 11.518,36 TL olan bir kısım demirbaşların iade edilmediğini, azil ve feshin Beyoğlu Noterliğinin 02.12.2011 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile bildirildiğini, demirbaş bedeli olarak 11.518,32 TL ile davalıların davranışları nedeni ile müvekkili şirketin uğradığı zararın ve kar mahrumiyetinin tespit edilerek kusur ve sorumluluk derecesine göre tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili, davacının rekabet yasağı ile ilgili açacağı davanın zamanaşımına uğradığını,müvekkilerinden … firmasının davacının bilgisi dahilinde 2005 yılında kurulduğunu,öncelikle … yönünden bir zarara uğramış ise zamanaşımı sebebi ile davanın reddi gerektiğini,yine davalı … şirketinin de davacının bilgisi dahilinde 14.04.2011 tarihinde kurulduğunu,davacı şirket denetçisinin 11.04.2011 tarihinde bu şirketi denetlemeye geldiğini,denetim sonrasında davalı …’den e-mail yolu ile şirkete ait bilgileri istediğini,bu şirketle ilgili olarak ta talep haklarının zamanaşımına uğradığını zamanaşımı nedeni ile davanın reddi gerektiğini,müvekkillerinin müşteri portföyünü davacı şirkete kanalize ederek şirket faaliyetlerini ve cirosunu 1 yıl içinde artırdığını,müvekkillerinin haksız rekabet etmediklerini,davacının amacının müvekkillerinin gayreti ile mal varlığı edinen karlı şirketin tasfiyesi olduğunusatışların davacı şirketin bilgisi dahilinde yapıldığını,davacının İspanya firması ve uyması gereken uluslararası ambargolar nedeni ile mal satımını … üzerinden sağladığını,davacının Çin’de fabrikası bulunduğunu, davalıların mühendis olması nedeni ile bu seyahate katıldığını, ayrıca davacının Düsseldorf’ta fuara katılması nedeni ile davalının da fuara katıldığını, davacının iş görüşmeleri ve bilgi amaçlı davalıyı İspanya’ya çağırması sonucunda İspanya’ya gidildiğini, …’in … adında bir çalışanı olmadığından yapılan yurt dışı harcamalarının kendilerinden talep edilemeyeceğini,bedeli talep edilen 2 adet cep telefonunun kendilerinde olmadığnı, teslim de edilmediğini,araçların şirketin malı olduğunu ve müvekkillerinin şahsi işleri için kullanmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda davacı şirkete iade edilmeyen demirbaşların davacıya iade edilmiş olması nedeni ile davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına,maddi zarara ilişkin talebin kısmen kabulü ile 47.899,52 TL den … Ltd.Şti 34.154,15 TL sinden, davalı …Ltd.Şti yönünden 17.699,11 TL sinden sınırlı olmak üzere ve dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,fazla istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: 1-Davacı vekili;Mahkemece zarar kalemlerinin hatalı hesaplandığını maaş ödemelerinden yapılan fazla ödemelerin hatalı olduğunu, davalı müdürler yönünden mesailerinin % 50 sinden fazlasını kişisel işleri için kullanmalarında % 3 lük pay değerlendirilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 2-Davalılar vekili, davalılar yönünden haksız rekabetin oluşmadığını, bu hususun davacı şirket yetkilisinin ikrarı ile sabit olduğunu,davanın zamanaşımı nedeni ile reddi gerektiğini, davacı şirket yönünden zarar şartının da oluşmadığını,davalıların katıldıkları fuar nedeni ile oluşan zararın da hatalı hesaplandığını,maaş ikramiye ödemeleri yönünden yapılan hesaplamanın da hatalı olduğunu davalıların şirketi doğru ve dürüst idare ettiklerini belirterek kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunde karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davalıların şirket müdürü oldukları dönemde, yasal yükümlülükleri ve özen ve bağlılık yükümlülüğü ve rekabet yasağına aykırı davranarak haksız rekabet etmeleri nedeni ile oluşan şirket zararının tahsiline ilişkindir. 6103 sayılı kanunun 2(1)-a maddesi uyarınca TTK nun yürürlüğe girdiği tarihten önce meydana gelen olayların hukuki sonuçlarına ,bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişlerse o kanun hükümleri uygulanır. Dava tarihi itibariyle 6100 sayılı TTK yürürlükte ise de ;davacının dayandığı maddi vakıalar 28.11.2011 tarihinden önceye ait olduğundan 6762 sayılı kanun hükümleri uygulanacaktır. 6762 sayılı TTK’nın 547. Maddesine göre: müdür olan bir ortak, diğer ortakların muvafakati olmadan şirketin uğraştığı ticaret dalında ne kendi ve ne de başkası hesabına iş göremiyeceği gibi başka bir işletmeye mesuliyeti tahdid edilmemiş ortak, komanditer ortak veya limitet şirketin azası sıfatiyle iştirak dahi edemez. Bu yasak, mukaveleye konacak hükümle bütün ortaklara teşmil edilebilir. 6762 sayılı TTK’nın 556. Maddesine göre: Şirketin kuruluşuna iştirak edenlerle şirketin idare veya murakabesine memur edilen kimselerin ve tasfiye memurlarının mesuliyeti, cezai mesuliyetler ve şirketin vekaletlerce murakabesi hakkında anonim şirketin bu hususlara mütaallik hükümleri tatbik olunur. 6762 sayılı TTK’nın 335. Maddesine göre: İdare Meclisi azalarından biri umumi heyetin müsaadesini almaksızın şirketin konusuna giren ticari muamele nevinden bir muameleyi kendi veya başkası hesabına yapamıyacağı gibi, aynı nevi ticari muamelelerle meşgul bir şirkete mesuliyeti tahdidedilmemiş olan ortak sıfatiyle de giremez. Bu hükme aykırı harekette bulunan idare meclisi azasından şirket tazminat istemekte veya tazminat yerine yapılan muameleyi şirket namına yapılmış addetmekte ve üçüncü şahıslar hesabına akdolunan mukavelelerden doğan menfaatlerin şirkete aidiyetini talebetmekte, serbesttir. Bu haklardan birinin tercihi birinci fıkra hükmüne aykırı harekette bulunan azadan başka azalara aittir. .. Somut olayda davacı şirket tercih hakkını ,rekabet yasağını ihlal ettiğini ileri sürdüğü davalı şirket müdürleri hakkında sorumluluk davası açma yönünde kullanmıştır. 6545 sayılı kanun ile 5235 sayılı kanun 5. Maddesi gereği şirket ve Kooperatif yönetim organları ve denetim organları aleyhine açılacak sorumluluk(tazminat) davalarında Ticaret Mahkemelerince yargılamanın tüm safhalarının heyet halinde görülmesi gerekmektedir. Gerçek kişi davalıların, dosyada mevcut ticaret sicil kayıtlarına göre davacı şirketin yetkili müdürleri … ve … olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece ,elde ki davanın konusu haksız rekabete dayalı tazminat istemi olarak değerlendirilmiştir.Ancak dava, rekabet yasağının ihlali nedeniyle şirket müdürlerinin sorumluluk davasına ilişkindir. Şirket Müdürlerinin sorumluluklarından kaynaklanan tazminat talep edildiğinden, davanın İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi Heyeti tarafından görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. Yargılama safhaları tek hakim eliyle yürütülerek dava sonuçlandırılmıştır. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir. Açıklanan nedenle kanuna aykırılık HMK 353(1)a-3 gereği esası incelenmeksizin hükmün kaldırılmasını gerekmektedir. Davacı ve davalılar vekilinin esasa dair gösterdiği sebebler incelenmeksizin davaya heyet halinde bakılarak sonuçlandırılmak üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/09/2018 Tarih 2014/1772 Esas 2018/882 Karar sayılı hükmün HMK.’nın 353(1)a-3 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının kendisine iadesine, Davalılar tarafından yatırılan 815-TL peşin istinaf karar harcının kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nın 353(1)-a maddesi kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 30/12/2021