Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/909 E. 2019/833 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/909
KARAR NO : 2019/833
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/01/2019
NUMARASI : 2018/890 E.-2019/20 K.
DAVA : Tespit (Yedieminlik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/06/2019
Davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA:Davacı vekili, taraflar arasında 17.05.2018 tarihinde süresiz şekilde Yediemin Otopark İşletmeciliğine İlişkin Protokol akdedildiğini, davalının 01.08.2018 tarihli belge ile sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, oysa fesih usul ve yasaya aykırı olup geçersiz olduğunu, zira fesih tutanağında otopark yetkilisi olarak belirtilen şahısla müvekkilinin ilgisinin olmadığını, kaldı ki müvekkiline teslim edilip de yasal çıkış dışında otoparkta bulunmayan bir araç olmadığını, davalının araç model ve plaka bilgisine yer vermeyerek afaki işlem tesis ettiğini, sözleşme tam iki taraflı sözleşme olup tek taraflı feshinin mümkün olmadığını, feshin ancak mahkemeden talep edilmesi gerektiğini ileri sürerek muarazanın menine, 01.08.2018 tarihli fesih tuıtanağının geçersizliğinin tespiti ile 17.05.2018 tarihli protokolün yürürlükte olduğunun/geçerliliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacının protokole uygun davranmaması nedeniyle sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının eda davası açma olağanı varken bu tespit davasını açmakta hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tam iki taraflı sözleşmelerin tek taraflı olarak feshinin mümkün olmadığını, dolayısıyla müvekkilinin feshin geçersizliğinin tespitini istemekte hukuki yararının olduğunu, feshin haksız olduğunu, fesih gerekçesi olarak gösterilen yedieminliği suistimalin de söz konusu olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Dava, Yediemin-Otopark İşletmeciliğine İlişkin Sözleşmenin geçerli olup yürürlükte olduğunun ve feshinin haksız olduğunun tespiti istemine ilişkin ilişkindir. Hukuki yarar bir dava şartıdır. Eda davalarında ve inşaî davalarda hukuki yararın bulunduğu varsayılır. Tespit davalarında ise her olayın özelliğine göre davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı değerlendirilmeli, özellikle eda davası açılması mümkün olan hallerde olumlu tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmelidir.Somut olaya gelindiğinde, davacının münhasıran sözleşmenin davalı tarafça feshinin haksızlığını tespit ettirmekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Zira “sözleşme serbestliği” ilkesi gereği tarafları sözleşmenin devam ettirilmesine zorlamak mümkün değildir, dolayısıyla sözleşmenin feshinin haksız olup olmaması, ancak açılacak bir eda davasında mahkemece uyuşmazlığın çözümüne katkı sağladığı ölçüde değerlendirilecektir.O halde ilk derece mahkemesince, davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olup, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Gerekçeli kararın birer örneğinin taraflara tebliğine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 361/1 maddesi uyarınca, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. 20.06.2019