Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/860 E. 2021/769 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/860
KARAR NO : 2021/769
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2018
NUMARASI: 2018/1019 Esas-2018/1456 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Davanın kabulüne dair kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, müvekkili şirket temsilcisinin aracında meydana gelen hırsızlık olayı sonucunda dava konusu … Meşrutiyet Şubesine ait 31/03/2018 keşide tarihli … nolu 75.000-TL’lik çekin çalındığını, çekin arkasına sahte olarak müvekkili şirkete ait kaşenin basılması suretiyle sahte imza ile tedavüle sokulduğunu, dava konusu çek ile ilgili açtıkları zayi nedeniyle iptal davasında çekin davalı …’da bulunduğunun tespit edildiğini, mahkemece çek hamiline karşı istirdat davası açmak üzere kendilerine süre verildiğini, davalının kötüniyetli olarak çeki iktisap ettiğini, aynı şekilde şirkete ait başka çeklerin de ciro silsilesinde yer alan aynı kişiler tarafından tedavüle sokulduğunu, müvekkili şirketin ünvanına uygun kaşe bulunmadığı halde çekin davalı tarafından iktisap edilmesinde ciro silsilesinde kopukluk olduğunu ileri sürerek dava konusu çekin TTK 792.maddesi gereğince davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa dava dilekçesi tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, çekin lehtarının … Ticaret Limited Şirketi olduğu, çekin arkasında yer alan kaşenin ise davacı şirketin ünvanından farklı olarak … Ticaret Limited Şirketi şeklinde yer aldığı, böylece çekteki lehtarın şirket ünvanıyla ciro kısımda yer alan şirket ünvanının birbiriyle örtüşmediği, ayrıca şirket temsilcisinin imzasıyla çekin ciro kısmında yer alan imzanın da çıplak gözle birbirinden farklı olduğu, bu bağlamda şirket ünvanlarının farklı olmasının ciro silsilesinde kopukluk olarak değerlendirilmesi gerektiği, davalı …’ın ciro silsilesindeki kopukluğa rağmen çeki iktisap etmekle TTK’nın 792.maddesi kapsamında iktisapta ağır kusurunun bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne … Meşrutiyet Şubesi’ne ait 31/03/2018 keşide tarihli 0384690 nolu 75.000-TL’lik çekin davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine hükmedilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu çekin müvekkilinin elinde olduğunu, davacı tarafından açılan kıymetli evrakın iptaline dair dava dosyasında çekin müvekkiline iade edildiğini, müvekkilinin davacıya yönelik bir icra takibinin bulunmadığını, müvekkilinin çekten kaynaklanan alacağının tahsili için keşideci hakkında Ankara … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takibini başlattığını, yargılama yapılırken çek aslının icra dairesinde bulunduğunu, davacının çeki çaldırdığını ve imzanın kendisine ait olmadığı yönündeki iddialarının müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, davacı lehtar ile müvekkili arasında iki ciranta bulunduğunu, müvekkilinin bahse konu çeki ciro silsilesi ile aldığını, imzaların istiklali ilkesi uyarınca davacının imzasının geçersiz olmasının çeki geçersiz kılmadığını, bu nedenle açılan davanın haksız olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, rıza dışı elden çıkan çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca çekin istirdadı istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir. Bu düzenleme uyarınca rıza hilafına elden çıktığı ileri sürülen çekin istirdatına karar verilebilmesi için davacının dava konusu yaptığı çekin yetkili hamili olduğunu kanıtlamasının yanında, çeki elinde bulunduran yeni hamilin çeki kötü niyetle iktisap ettiğini ya da iktisapta ağır kusuru bulunduğunu ispat etmesi gereklidir. Bu durum karşısında davada ispat yükü çekin istirdatına karar verilmesini talep eden davacıya ait olup aksinin kabulü kıymetli evrakın mücerretlik ilkesini ortadan kaldırır (Y. 11. H.D. 31/05/2017 T. 2016/354 E. 2017/3234 K.). Davacı, dava konusu … Meşrutiyet Şubesine ait 31/03/2018 keşide tarihli … nolu 75.000-TL’lik çekin çalındığını ve müvekkiline ait olanla örtüşmeyen bir ticaret unvanı ve müvekkiline ait olmayan imza ile çekin ciro edildiğini ileri sürerek rıza dışında elden çıkan çekten dolayı borçlu olmadığının tespitini ve çeke hamil olan davalıdan çekin istirdadını talep etmiş olup, mahkemece davacı lehtar adına yapılan cirodaki imzasının davacıya ait olmaması nedeniyle ciro zincirinin koptuğu, cirodaki ticaret unvanının davacının ticaret unvanından farklı olması nedeniyle davalı hamilin çeki iktisapta ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle çekin istirdadına karar verilmiştir.Somut olayda, tarafların iddiasına ve istinaf dilekçesi içeriğine göre dava konusu çekin davacının elinden rıza dışı çıktığı, çekteki imzanın(lehdar) davacıya ait olmadığı hususuyla ilgili ihtilaf bulunmamakta olup, uyuşmazlık, çekin son hamili olan davalının çekin iktisabı sırasında kötü niyetli veya ağır kusurlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Çekte lehtar olarak yer alan davacı adına yapılan ciro işleminde davacının unvanından farklı bir unvan kullanıldığı çekin üzerinden anlaşılmakta olup davalının bu durum karşısında araştırma yükümlülüğünü gereği gibi yerine getirdiğinden bahsedilemeyeceğinden çeki iktisapta ağır kusurlu olduğunu kabul etmek gerekir. Bu itibarla mahkemece davalının yetkili hamil olmadığı kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda, hükümde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 5.123,25‬-TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 1.281-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.842,25‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.25/05/2021