Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/853 E. 2019/840 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/853
KARAR NO : 2019/840
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2018
NUMARASI : 2018/551 Esas 2018/1371 Karar
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/06/2019
Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davacının davalı şirkette 2.640-TL sermaye payı olduğunu, davalı şirketin 27/03/2018 tarihinde yapılan 2017 yılı olağan genel kurul toplantısında pay sahibi davacının vekili olarak katıldığını, toplantı tutanağının 4.maddesindeki YK üyelerinin ibra oylamasında, oy hakları bulunmamasına rağmen, YK üyelerinin oy kullanarak oyçokluğu ile kendilerini ibra ettiklerini, ancak davacının dışında toplantıya katılan diğer 3 kişinin davalı şirketin YK üyesi olması nedeniyle ibra oylamasında kullandıkları oyların TTK 436/2.maddesi gereğince geçersiz ve yok hükmünde olduğunu, olağan genel kurul toplantında alınan 4.nolu kararın TTK 445 ve 446.maddeleri gereğince iptaline karar verilmesini,ibra oylamasının TTK 436/2.maddesi gereğince geçersizliğinin tespiti ile karardaki olumsuz oy sayısına göre, YK üyelerinin ibra edilmediğinin hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili ; olağan genel kurul toplantı tutanağında davacının muhalefet şerhi bulunmadığını, iptal davası açma hakkı bulunmadığını, davacının YK üyelerinin ibrasına ilişkin ret oyu kullanmış ise de usulune uygun muhalefet şerhi düşmediğini, muhalefet şerhinin iptal davası açmak için şart olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece,TTK 446.maddesi hükmü gereğince toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten üyelerin iptal davası açabileceği, davacının yönetim kurulunun ibrasına ilişkin ret oyu kullandığı, ancak toplantı tutanağına muhalefet şerhi yazdırmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili;YK üyelerinin İbralarının oylanmasına; davacı temsilcisinin red oyu kullandığı,ancak kendi kendilerini ibra kararı aldıklarını, davacı vekilinin red oyunun gerekçesini de yazdırarak muhalefetini şerh düştüğünü, davacı dışında toplantıya katılan diğer 3 kişinin YK üyesi olması nedeniyle, ibra oylamasında oy kullanamayacaklarını, kullandıkları oyların TTK 436/2 maddesi gereği geçersiz ve yok hükmünde olduğunu, emredici nitelikteki kanun maddesine aykırı şekilde alınan genel kurul kararına karşı ortakların, muhalefet şerhi yazdırmamış olsalar dahi iptal davası açabileceklerini kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda yeniden karar verilmesini, mümkün olmaması durumunda mahkemeye yeni bir karar verilmek üzere sevkini talep etmişlerdir.
GEREKÇE :Davalı şirketin 27.3.2018 tarihinde yapılan 2017 yılına ait olağan genel kurul toplantısında alınan 4 nolu karar ile yönetim kurulu üyelerinin ibrasına karar verilmiştir.Toplantıya tüm pay sahiplerinin katıldığı ,paydaşlardan … şirket yönetim kurulu üyeleri oldukları ; YK üyelerinin kendi ibralarında oy kullanmaksızın YK Başkanı …. ibrasının … olumlu oylarıyla ,YK üyesi ….da kendi ibrasında oy kullanmaksızın … olumlu oylarıyla,…. de … olumlu oylarıyla ibra edildikleri ,davacının da olumsuz oy kullandığı anlaşılmaktadır. İzah edildiği üzere her bir YK üyesi için bir diğer YK üyesi oylamaya katılıp olumlu oy kullanmıştır.YK üyelerinin ibrasına ilişkin TTK 436/2 nci madde hükmüne göre yönetim kurulu üyeleri kendilerinin ve birbirlerinin ibralarına ilişkin kararlarda oy hakkını haiz değillerdir. Somut olayda, yönetim kurulu üyelerinin kendilerinin ibra oylamasında oy kullanmamış iseler de diğerinin ibra oylamasına katıldıkları ve olumlu oy kullandıkları anlaşıldığından kullandıkları oyların ibra kararında etkisinin üzerinde durulmalıdır.TTK 436 ncü madde hükmü buyurucu niteliktedir.Bu şekilde alınan genel kurul kararına karşı ortaklar, muhalefet şerhlerini tutanağa yazdırmamış olsalar bile ibraya ilişkin genel kurul kararının iptalini isteyebilirler.İbra oylamasında ancak davacı … ve … oyları dikkate alınabilecektir. Olumlu oy kullanan paydaş … olumlu oy sayısının 1.320.000 ,davacının red oyu 2.640.000 adet olduğu ,davacının red oyu ile ibranın gerçekleşmediği açık olduğundan , bu bağlamda mevcut yönetim kurulunun ibrasına ilişkin(4) nolu kararın yok hükmünde olduğu,mahkemece genel kurulda YK.nun ibrasına ilişkin kararın iptaline karar verilmesi gerekirken ,muhalefet şerhi bulunmadığından dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş, davacı vekilinin istinaf sebebleri yerinde olduğundan ibaşvurunun kabulune, hükmün kaldırılmasına ve 4 nolu kararın iptaline karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/12/2018 Tarih 2018/551 Esas 2018/1371 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın KABULÜNE; Davalı şirketin 27/03/2018 tarihli olağan genel kurulunda alınan 4 nolu kararın iptaline”İlk Derece Yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 44,40- TL harçtan, davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı vekili için takdir olunan 2.725- TL maktu vekalet ücretinin ve yapılan 116-TL posta masrafından ibaret davacı yargı giderinindavalıdan alınarak davacıya ödenmesine, İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan 31,13-TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.20/06/2019