Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/823 E. 2019/661 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/823
KARAR NO : 2019/661
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2018
NUMARASI : 2017/843 Esas 2018/947 Karar
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/05/2019
Davanın reddine ilişkin hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … sicil no ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü üyeliğinin 30/01/2015 tarihinden itibaren askıda olduğunu, re’sen terk işlemlerinin yerine getirildiğini, bu kapsamda tutulagelen tüm ticari defter ve sair tüm resmi evrakların şirket yetkilisi … adresinde muhafaza edildiğini, 17/09/2017 tarihinde yaşanan hırsızlık sonucu kuruluşundan bu yana tutulan tüm ticari defter, fatura, makbuz ve bu şirkete ait sair tüm resmi evrakların çalınmış olduğunu beyanla TTK 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi düzenlenmesini talep etmiştir.Davacı vekili 25/10/2017 tarihli dilekçesi ile; 2011-2017 tarihleri arasını içeren envanter defteri, yevmiye defteri, defteri kebir, ortaklar pay defteri ve karar defteri ile birlikte … numaralar arası kullanılmamış, boş olan faturaların yaşanan hırsızlık neticesinde zayi olduğunu bildirerek zayii belgesi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, talepte bulunan şirket yetkilisi hakkında İstanbul Cumhuriyet 201/5705 numaralı soruşturma dosyası ile zayi belgesi talep edilen dönemlere ilişkin olarak 213 Sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan soruşturma yürütüldüğü ve İstanbul 21.Asliye Ceza Mahkemesi’ne kamu davası açıldığı, davacının defter ve belgelerin TTK’nun 82/7 maddesinde sayılan sebeplerden biri nedeniyle zayi olduğunu ispat edemediği gibi, Yargıtay uygulamaları ile aranan kaçınılmazlık şartının yerine getirildiğine dair delil de sunamadığı, anılan maddede aranan yasal şartların oluşmadığı anlaşılmakla talebi reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davaya konu olayın gerçekleşmesinde müvekkiline atfedilebilecek herhangi bir kusur, durum bulunmamasına rağmen tek taraflı değerlendirme yapıldığını, ceza soruşturmasının baz alındığını, müvekkilinin ibrazı zorunlu belge ve defterleri sunamadığından bahisle ceza davası açıldığını, hırsızlık olayı nedeniyle belge ve defterlerin sunulamadığını, TTK ve VUK düzenlemeleri kapsamında kişinin iradesi dışında meydana gelen sebepler mücbir sebep hallerinden sayılarak; zayi talebine konu edilebilecek haller arasında hırsızlık hususu da yer aldığından, zayi talebinin bu yönden değerlendirilmemiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle red kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava; TTK.’nın 82/7 maddesine dayalı zayii belgesi verilmesi istemine ilişkindir. TTK nun 82/7 maddesi uyarınca; “…yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içerisinde ziyaa uğrarsa tacir zıyai öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir…” Boğaziçi Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı tarafından davacı şirket için 2016 yılına ait hesap ve işlemlerinin incelenmesine karar verildiği ve davacı şirket yetkilisine ilgili defterlerin teslimi için 14/09/2017 tarihinde tebligat yapılmış olduğu anlaşılmaktadır. TTK nun 82/7 madde kapsamında hırsızlık durumunda da zayi belgesi istenebilmesi mümkün ise de zayi iddiasının samimi ve inandırıcı olması, talebin hayatın olağan akışına uygun koşulları taşıması gerektiği açıktır.Davacı şirket yetkilisinin başvurusu üzerine kolluk kuvvetlerince evinde hırsızlık yapıldığından dolayı tutanak tutulduğu, şirket yetkilisinin alınan beyanına göre şirketin davaya konu ticari defter ve kayıtlarının çalınmış olduğu hususu tutanağa bağlanmıştır. Somut olayda ; ticari defter ve kayıtların tümünün zayi olduğunun kanaat verecek deliller ile doğrulanmadığı ,davacı şirket yetkilisinin beyanı ile tanzim edilen tutanaktan başkaca bir delil sunulmadığı ,Vergi Dairesince başlatılan vergi soruşturması kapsamında ticari defterlerin incelenmek üzere tesliminin talep edilmesinin akabinde başkaları için ekonomik değer ifade etmeyen davacı şirket ticari defter ve kayıtlarının tümünün çalınmak suretiyle zayii olduğu iddiası hayatın olağan akışına uygun bulunmamaktadır.Davacı tarafça sunulan deliller çerçevesinde zayii belgesi talep koşullarının gerçekleştiği ve defterlerin ihtimam ile korunduğunun yeterli delil ile ispatlanamadığı sonucuna varılmaktadır. Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar veren ilk derece mahkemesinin hükmüne yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 44,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-ç maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/05/2019