Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/756 E. 2021/776 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/756
KARAR NO : 2021/776
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/12/2018
NUMARASI: 2016/1035 Esas 2018/1270 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davacının, davalı tarafça düzenlenen 30.000-TL bedelli bonoda davalı yanında müteselsil kefil olarak yer aldığını, davalının borcu ödememesi üzerine İstanbul … İcra Daresinin … esas sayılı dosyası ile davalı ve müvekkili aleyhine takip yapıldğını, mükkili tarafından dosya borcunun ödendiğini, ödenen tutarın rücuen tahsili için İstanbul … İcra dairesinin … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça borca kötü niyetle itiraz edildiğini belirterek, davalının itirazının iptali ile davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; ortada ticari ilişki olmayıp tarafların da tacir olmadığını, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, davacı tarafça müvekkili adına ödenen hiçbir bedel olmadığını,bir belge sunulmadığını, anılan kredinin geri ödemesinin gerek bankaya ve gerekse varlık şirketine müvekkili ve müvekkili adına … tarafından yapıldığını, davacı tarafından ödenen bir miktar olmadığınden davanın bir dayanağının olmadığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında taraflar aleyhine 10/06/2010 vade tarihli ve 30.000- TL bedelli, keşidecisi davalı …, aval vereni davacı … olan senede dayalı icra takibi başlatıldığı, davalıya ait kredi riski alacağı için başlatılan bu takibin bir kısım tahsilattan sonra …. A.Ş’ye temlik edildiği, temlik alınan alacakların tasfiyesi ve … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasının kapatılması hususunda varılan taksitli ödeme mutabakatı sonucunda yapılan toplam 41.000-TL ödeme ile dosyanın infaz edildiği, 02/06/2014 tarihli 30.000-TL’lik ödemenin davacı tarafından yapıldığı, işlemiş avans faizi miktarının 5.512,50- TL olduğu gerekçesiyle, itirazın kısmen iptali ile davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davalı vekili; mahkemeye yaptıkları görev itirazının, dava dayanağının kambiyo senedi olması nedeni ile reddedildiğini, oysa davaya konu icra takibi ilamsız takip olup takip dayanağı belgenin kambiyo senedi olmadığını, tarafların da tacir olmadığını, takip tarihine kadar faiz talep edilemeyeceğini, avans faiz oranının uygulanmasının da mümkün olmadığını,kapatılan borcun hem davacının, hem de müvekkilinin ortaklaşa borcu olduğunu, davacının müvekkiline rücu hakkının bulunmadığını, ayrıca mahkemece hükmedilen %20 icra inkar tazminatının da hukuki gerekçesi doğru olmadığını, haksız bir itirazın söz konusu olmadığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava,davacı aval veren tarafından ödenen bono bedelinin rücuen tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 778/3. maddesi yollamasıyla bonoya uygulanması gereken 702/3. maddesine göre; “aval veren kişi, poliçe bedelini ödediği takdirde, poliçeden dolayı lehine taahhüt altına girmiş olduğu kişiye ve ona, poliçe gereğince sorumlu olan kişilere karşı poliçeden doğan haklarını iktisap eder.” Somut olayda; davalı ile … AŞ. arasında imzalanan kredi sözleşmesi kapsamında davalının keşideci ve davacının aval veren olarak imzaladıkları 05.09.2008 keşide, 10.06.2010 ödeme tarihli ve 30.000-TL bedelli bononun alacaklıya verildiği, kredi borcu ödenmediğinden alacaklı tarafından keşideci ve avalist olan taraflara karşı İst. … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, alacağın …A.Ş’ye temlik edildiği,davacı tarafından dosya borcuna mahsuben alacaklıya 02.06.2014 tarihinde 30.000-TL ödeme yapıldığı, ödenen tutarın asıl borçlu olan davalıdan tahsili amacıyla, davacı tarafından İst. … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığı; davalının, borcun davacı ile ortaklaşa borçları olduğu yönündeki iddiasının kanıtlanamadığı, davacının 6102 sayılı TTK’nın 702/3. maddesi kapsamında alacaklıya yaptığı ödeme ölçüsünde asıl borçlu olan davalıya rücu hakkının bulunduğu anlaşılmaktadır.Avale ilişkin hükümler TTK da düzenlendiğinden dava mutlak ticari niteliğinde olduğundan davalı vekilinin mahkemenin görevine ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir.Davacı aval veren, ödeme nedeniyle poliçeden doğan hakları iktisap etmiş olup, bu kapsamda ödediği tutarı talep ettiğinden, davalı asıl borçlunun ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekmediğinden, hükmedilen alacağa ödeme tarihinden faiz işletilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş ,ödeme kıymetli evraka ilişkin olduğundan alacağa avans faizi işletilmesi gerekmektedir.Öte yandan İİK’nın 67. maddesi uyarınca açılan itirazın  iptali davasında borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilebilir. Davacının alacağı icra dosyasına yapılan ödemeden ibaret olup likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesinde isabetsizlik yoktur. Açıklanan nedenlerle,istinaf nedenleri yerinde olmayan davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 2.425,86-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 613,02-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.812,84-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 25/05/2021