Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/751 E. 2021/774 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/751
KARAR NO : 2021/774
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/11/2018
NUMARASI: 2017/636 Esas-2018/1276 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Asıl davanın reddine -birleşen davanın kabulüne ilişkin kararın davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
ASIL DAVA: Davacı – birleşen dosya davalı vekili; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkili tarafından tüm malların davalıya teslim edildiğini, düzenlenen faturalar davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalının fatura bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının kötü niyetli itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının haksız itirazının iptali ile alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı-birleşen dosya davacı vekili; davacının faturalarına konu malların iade faturaları ile davacıya iade edildiğini,iade faturalarının davacı personeli … teslim edildiğini, iade faturaları sonucunda müvekkilinin 47.207,67-TL alacaklı konumuna geçtiğini, işbu alacak için Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davacının itirazı üzerine itirazın iptali için Bakırköy 2. ATM’nin 2017/571 esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını belirterek, davanın reddi ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davalı-birleşen dosya davacı vekili; ticari ilişki sonucunda müvekkilinin davalıdan 47.207,67-TL alacaklı olduğunu, 25.10.2016 tarihi itibariyle taraflar arasında ihtilaf bulunmayıp müvekkilinin 66.411,71-TL borçlu olduğunu, ancak davacının faturalarına konu malların iade faturaları ile iade edildiğini, iade faturalarının davacı personeli … teslim edildiğini, iade faturaları sonucunda müvekkilinin 47.207,67-TL alacaklı konuma geçtiğini, işbu alacak için Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davacının itiraz ettiğini belirterek, davalının haksız itirazının iptaliyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davacı-birleşen dosya davalı vekili; müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, taraflar arasındaki mutabakat ve ticari ilişki kapsamında müvekkili tarafından tüm malların davalıya teslim edildiğini, düzenlenen faturalar davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalının fatura bedellerini ödemediğini, davacının iade faturalarından 9.423,48-TL tutarlı faturanın müvekkili tarafından teslim alındığını, ancak davacının diğer iade faturalarının müvekkilinin defterlerinde mevcut olmadığını, malların … tarafından teslim alınmadığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; asıl dava yönünden taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında bilirkişi tarafından düzenlenen raporda belirtildiği üzere davacı tarafın davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı, bilakis birleşen dava yönünden davacı tarafın davalıdan 46.967,78-TL alacağı bulunduğu, taraf vekillerinin hazır bulunduğu oturumda inceleme günü tayin edildiği halde davacı tarafın ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, bu bağlamda birleşen dosya yönünden davacının ticari defterleri ve tarafların kendi aralarında yaptıkları yazışma kapsamında birleşen dava yönünden davacı tarafın 46.967,78-TL alacağının mevcut olduğu, söz konusu alacağın usulüne uygun olarak tutulan birleşen dava davacısının ticari defterleri ile kanıtlandığı gerekçesiyle, ispatlanamayan asıl davanın reddine, birleşen dava yönünden ise kanıtlanan alacak miktarı üzerinden davanın kabulü ile itirazın iptali ile davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Asıl davada davacı/birleşen dosya davalı vekili; asıl davada müvekkili ile davalı arasında emtia satışına ilişkin sözleşme kapsamında davalıya bir kısım emtia gönderilerek faturalar düzenlendiğini, faturalar kapsamında doğan 66.521,61-TL alacağın ödenmemesi üzerine başlattıkları takibe haksız itiraz edildiğini,bilirkişi incelemesine ilişkin olarak 30.04.2018 tarihinde verilen sürelerin usul ve yasaya aykırı olduğunu,bilirkişi raporunun hüküm tesisine yeterli olmayıp iddialarına yer verilmediği gibi, itirazlarını içerir ek bilirkişi raporu da alınmadığını, davalının iade faturalarının müvekkilinin kayıtlarında yer almadığını, iade faturalarını aldığı iddia edilen …’in imzasına itiraz ettiklerini, ancak mahkemece imza itirazlarının değerlendirilmediğini,mahkemece müvekkiline ait ticari defterler incelenmeden karar verilecek olsa da, en azından dosyaya sundukları kayıt ve bilgilere göre haklılıklarının tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini; birleşen davada ise, davacının satın aldığı emtiayı iade faturasıyla teslim ettiği iddiasını kabul etmediklerini, … imzasına yönelik itirazlarının değerlendirilmediğini, diğer yandanverilen kesin süreye ilişkin ara kararın açık olmadığını,hukuki sonuçlarının anlatılmadığını,dosyada mevcut olan deliller değerlendirilerek birleşen davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, birleşen davada davacının haklılığını kabul etmemekle birlikte, alacağın likit olmadığını, bu nedenle icra inkar tazminatına karar verilemeyeceğini belirterek, kararın kaldırılarak asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava ve birleşen dava, ticari satım nedeniyle oluşan cari hesap alacağına dayalı takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Kural olarak; fatura konusu mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura düzenlenmesi alacağın varlığını kanıtlamaz.Eldeki davada davacı/birleşen dosya davalısı, iade faturalarına konu malların teslim edilmediğini ileri sürmektedir. Bu durumda faturalarda yazılı malların teslim edildiğini ispat yükü davalı- birleşen dosya davacısına aittir.Birleşen dosya davacısı bu iddiasını, uyuşmazlığın miktarına göre yazılı delille kanıtlamalıdır. Asıl davada davacı tarafından davalıya mobilya ürünleri satıldığı, asıl davacı tarafça düzenlenen, … imzalı 30.11.2015 tarihli bağlantı-satış sözleşmesinde davalıya 22.000-TL showroom desteği verileceği ve tek kalan ürünlerin 10 adede kadar iade alınacağının taahhüt edildiği,Takip tarihi itibariyle davalının 9.423,48-TL tutarlı iade faturasının düşülmesi sonucu davacının 57.228,13-TL alacaklı olduğu, ancak davalı tarafça düzenlenen 4 adet iade faturasının mahsubu sonucunda davalının 46.967,78-TL alacaklı duruma geçtiği, davacı tarafça iade faturalarına konu malların teslim edilmediği ileri sürülmüşse de, davalının düzenlediği 9.423,48-TL tutarlı iade faturası kabul edilerek davacının ticari defterlerine kaydedildiği, davalının 13.867,33-TL tutarlı ve fiyat farkı faturasının da davacı çalışanı … tarafından gönderilen e posta yazısıyla kabul edildiği, yine davacı şirket çalışanı … imzalı yazı ile de sipariş dışı gelen yanlış ürün ve renklerin iade alınacağının taahhüt edildiği, davalının 21.000,00-TL tutarlı iade faturası showroom desteğine ilişkin olup, davacı tarafça düzenlenen 30.11.2015 tarihli bağlantı-satış sözleşmesindeki taahhüdü kapsamında fatura bedelinden davacının sorumlu tutulması gerektiği, 53.212,60-TL ve 16.115,99-TL tutarlı iade faturaları da yanlış gelen ürünlerin iadesine ilişkin olup, davacı çalışanı … imzalı taahhüt yazısı doğrultusunda bu fatura bedellerinin de dayanaklarının kanıtlandığı,davacının fatura bedellerinden sorumlu olduğu sonucuna varılmaktadır.Davacı – birleşen davalı vekilince, birleşen davaya verilen cevap dilekçesiyle iade faturalarındaki teslim alan imzasına itiraz edilmiş, asıl davada ise bu yönden bir iddia ileri sürülmemiştir. Ancak; … imzalı 9.423,48-TL tutarlı faturanın kabul edilerek ticari defterlere işlendiği, showroom desteği ödemesinin sözleşmeyle taahhüt edildiği, fiyat farkı faturasının e posta yazısıyla kabulü ve yanlış gelen ürünlere ilişkin olarak da davalıya verilen iade alma taahhüdü dikkate alındığında, davacının bu yöndeki istinaf nedeni yerinde değildir. Yine davacı/birleşen dosya davalı vekilince müvekkilinin ticari defterleri incelenmeden karar verildiği iddia edilmişse de; mahkemece taraflara HMK’nın 222. maddesi uyarınca usulüne uygun ihtarat yapılıp yasal sonuçları da hatırlatılmasına rağmen ticari defterler inceleme için hazır edilmediği gibi, davacı/birleşen dosya davalı vekilince ticari defterlerin ibraz edilmesine engel olacak kabul edilebilir bir mazeret bildirilmemiş ve yerinde inceleme de talep edilmemiştir.Mahkemece davacı – birleşen dosya davalı tarafın ticari defterleri incelenmeden düzenlenen bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesinde hukuka aykırılık yoktur.Öte yandan İİK’nın 67. maddesi uyarınca açılan itirazın  iptali davasında borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilebilir.Somut olayda alacak cari hesaba dayalı olup, alacak likit bulunmaktadır.İtirazında haksız bulunan davacı/birleşen dosya davalısı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir.Bu durumda mahkemece asıl davanın reddi ile birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmesin de isabetsizlik bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, istinaf nedenleri yerinde olmayan davacı/birleşen dosya davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı-birleşen davada davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Asıl davada davacıdan alınması gereken 59,30- TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90- TL harcın davacı …. AŞ’den alınarak hazineye gelir kaydına,Birleşen davada davalıdan alınması gereken 3.208,36-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 802,09‬-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.406,27‬- TL harcın birleşen davada davalı Konfor … AŞ’den alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 27/05/2021