Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/720 E. 2021/848 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/720
KARAR NO: 2021/848
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/06/2018
NUMARASI: 2016/551 Esas-2018/616 Karar
DAVA: İstirdat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/06/2021
Davanın reddine dair kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar vekili, müvekkillerinin … Ltd. Şti.’nin temsilcileri olduğunu, bu şirketin … ile 06.01.1995 tarihinde 5.000-TL lik kredi sözleşmesi akdettiğini, kefillerin … A.Ş ile …olduğunu, … ile müteselsil kefiller … ve … arasında 1997 tarihinde bir protokol imzalandığını, borçluların 10.03.1997 tarihi itibarı ile ana para,tüm ferileri ile birlikte 1.316.450-usd olduğu kabul edilerek , borcun tasfiyesi için grup şirketlerden … A.Ş nin maliki olduğu Tuzla … Mah. … … parselde bulunan taşınmazın …’a kat karşılığı taahhüt edildiğini,200 adet bağımsız bölümden 35 adedinin …’a ait olacağını,bu şekilde borcun tasfiyesinin kararlaştırıldığını,tapuların …’a izafeten TMSF ye devredildiğini ,müvekkilerinin ibra edildiğini, buna rağmen daha önceden alınan teminat mektuplarının davalı tarafça tahsile konulduğunu,muris …’in … Ataşehir Şubesindeki hesabından 05.09.2012 tarihinde 118.321,14-TL , … hesabından 61.985-TL olmak üzere toplam 180.306-TL’nin haksız olarak tahsil edildiğini, haksız tahsil edilen 180.306- TL den müvekkillerinin( … için 45.076-tl , … 67.614,75-tl için ) miras payına düşen kısmının davalıdan tahsili ile müvekkillerine ödenmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili … Sahrayıcedid Şubesi müşterisi … Ltd.Şti. Lehine banka tarafından Karadeniz Ereğlisi Gümrük Saymanlık Müdürlüğüne hitaben 06.01.1995 tarihinde verilen 5.000-TL lik teminat mektubunun tazmini istendiğini, 04.12.2006 tarihinde 27.206,67- TLnin … Bankası A.Ş tarafından … Bankası Karadeniz Şubesine ödendiğini,tazmin olunan teminat mektubu ve komisyon borcunun dahil olduğu ihtarname 11.12.2006 tarihinde keşide edilerek borçlu firmaya gönderildiğini,alacağın 24.03.2009 tarihinde TMSF ye devir ve temlik edildiğini, … Ltd.Şti ve kefilleri … A.Ş , …A.Ş hakkında 15.12.2009 tarihi itibarı ile 118.163,98- TL alacağın tahsilini teminen AATUHK hükümlerine göre takip işlemlerine başlandığını,takiplerin kesinleştiğini,şirketlerden tahsilat yapılamadığından 6183 sayılı yasanın mükerrer 35 maddesine göre şirketin kanuni temsilcileri olan davacılar ile …, … ve …’den tahsil yoluna gidildiğini,bu bağlamda …’ın … Ataşehir Şubesindeki hesabında 80.758,96 TL ile 20.405,15 USD, … Sahrayıcedid İstanbul Şubesindeki hesabında 76.000-TL ye haciz tatbik edildiğini,davacı …’in İst. 6.İdare Mahkemesinde açtığı 2012/1437 esas,…’de 8.İdare Mahkemesinde açtığı 2012/1103 E. Sayılı davadan feragat ettiklerini,hatta murisin hesabından yapılan tahsilata muvafakat ettiklerini,dava konusu borcun protokol tarihinden sonra teminat mektubundan doğan farklı bir alacak olduğunu, davacıların iddiası gibi tasfiye protokolü ile bir ilgisi bulunmadığını, bu hususun İstanbul 1. ATM’nin 27.12.2012 tarih 2012/208 E. 2012/355 K. sayılı ilamının gerekçesinde yer aldığını davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacıların … A.Ş den kredi çeken şirketlerin ortağı ve yetkilisi oldukları, ayrıca yine ortak ve yetkili olan …’in mirasçısı oldukları, çekilen kredilerden dolayı taraflar arasında borç tasfiyesi mahiyetinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, sözleşme gereği bağımsız bölümlerin teslim edildiği konusunda ihtilaf bulunmadığı, istirdadı talep edilen tahsilatın tasfiye protokolü kapsamında kalıp kalmadığı konusunda yapılan inceleme sonucunda iddia edilen 1997 tarihli borç tasfiye protokolünden sonra doğan teminat mektubundan kaynaklanan ve 12.05.2008 tarihinde kat edilen komisyon alacağına ilişkin bir alacak olması nedeni ile tasfiye protokolü kapsamında kalmayan bir alacak olması ve davacıların daha önce kendilerine gönderilen borç bildirim işlemlerine karşı idari yargıda açtıkları davalardan bu tahsilatlar nedeni ile feragat ettikleri gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı … vekili , imzalanan protokol ile 06.01.1995 tarihli kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tasfiye edildiğini ve ödendiğini,protokol uyarınca kat karşılığı inşaat sözleşmesinde kararlaştırılan dükkanlar yapılıp, el koyma nedeni ile … A.Ş ye izafeten TMSF ye tapuda devir ve teslim edildiğini, müvekkillerini şahsen ve … A.Ş ile Osmanlı şirketlerini ibra ettiğini,6183 sayılı kanun kapsamında davacıların murisi …’in malvarlığına el konulduğunu, ve murisin hesaplarından tahsilat yapıldığını, 5.000-TL teminat mektubunun komisyon gecikme faizi ve eklentileri ile birlikte 180.306,00 TL talep edildiğini ,İst. 1. ATM.nin 2012/208 E.sayılı dosyasında davanın kabulü ile itirazın iptaline ilişkin karar Yargıtay 19.HD nin 2014/17894 esas-2015/4122 karar sayılı kararı ile bozulduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; davacıların murisinden haksız olarak tahsil edilen bedelin miras hissesi oranında davalıdan tahsiline ilişkindir. Davacı … dosyada mevcut Kadıköy … Noterliğinin 10.09.2012 tarih … yevmiye nolu veraset ilamına göre dava dışı …’in 2/8 paya sahip mirasçısıdır. Davalı tarafından 6183 sayılı kanun gereğince yapılan takipler sonucunda muris …’den 05.09.2012 tarihinde 118.321,14-TL, 06.09.2012 tarihinde 61.985-TL olmak üzere 180.306,14- TL tahsilat yapıldığını ileri sürerek ,ibraname kapsamında tahsil edilen paranın haksız tahsilat olduğunu ileri sürerek hesap sahibi muristen intikal eden miras payı oranında ödenmesi talebinde bulunmuştur. Somut olaya emsal olabilecek Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2017/4620-2019/1535 karar sayılı ilamında “Davacı mirasçı , terekeye ait ve davalı tarafından tahsil edilen murise ait paranın miras hissesi oranında kendisine ödenmesini talep etmiş ise de veraset ilamında başka mirasçılar da olduğu anlaşılmaktadır.Elbirliği mülkiyetinin devam ettiği durumlarda bir mirasçının pay üzerinde tasarruf yetkisi bulunmamaktadır.Mirasçı kendi payına düşen kısım için yalnız kendi adına dava açarsa böyle bir dava reddolunur.Böyle bir dava diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da dava açılmadığından , davaya diğer mirasçıların katılmasına (icazet vermesine) de imkan yoktur”denilmiştir. Eldeki davada müteveffa …’in banka hesabındaki para için elbirliği halinde mülkiyet kuralları geçerlidir.İş bu davanın elbirliği halinde mülkiyet kuralları gereğince miraşçılar birlikte hareket ederek dava açması veya terekeye temsilci tayini sureti ile dava açmaları gerekirken mirasçı davacının paylarını talep etmeleri yerinde görülmemiştir. Davacı … istinafa başvurmadığından aleyhinde verilen hükmün tekrarına ,taraf ve dava ehliyeti resen incelenerek davanın taraf ehliyeti yokluğundan reddi yerine davanın esasına girilerek hüküm verilmesi doğru görülmemiştir. Taraf ve dava ehliyeti HMK 114(d) gereği dava şartı olmakla, istinaf sebebi olarak ileri sürülmese de re’sen incelenerek HMK 115 maddesi gereğince istinaf eden davacı … yönünden yerinde olmayan davanın reddine ilişkin kararın kaldırılmasına ,hata/eksiklik yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden yeniden hüküm verilerek davacı … yönünden dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/551 Esas-2018/616 Karar sayılı ve 05/06/2018 tarihli hükmünün, HMK.’nun 353(1)b-2 maddesi gereği KALDIRILMASINA; ” Davacı … bakımından davanın reddine,Davacı … bakımından HMK nun 114/1-d maddesi gereği dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine” Karar ve ilam harcı 35,90 TL nin peşin alınan 1921,22- TL den mahsubu ile bakiye 1.885,32-TL nin talep halinde davacılara iadesine, Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği ret olunan kısım üzerinden hesap ve takdir olunan 11.750-TL vekalet ücretinin davacılardan (davacı … 4.080-TL ile sorumlu olmak kaydı ile)müteselsilen alınıp davalıya verilmesine, Davacılar tarafından yapılan ilk derece ve istinaf yargı giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına, İstinaf yoluna başvuran davacı … tarafından yatırılan 35,90-TL istinaf harcının istek halinde kendisine iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.03/06/2021