Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/644 E. 2021/757 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/644
KARAR NO: 2021/757
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/02/2018
NUMARASI: 2016/364 Esas 2018/166 Karar
DAVA: Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davacı ve davalı vekillerince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; müvekkilinin davalı bankadan … müşteri hesap numarası ile kullandığı kredi nedeniyle kendisinden 17.056,20- TL dosya masrafı alındığını, kredi sözleşmesinde müvekkilinin kullanacağı kredi için bankaca belirlenen komisyon, masraf, vs.’nin hangi sebeplerle alınacağına dair hüküm bulunmadığını, davalı banka tarafından sadece zorunlu masrafların müvekkilinden istenebileceğini, bu hususta ispat yükünün davalı bankaya ait olduğunu belirterek, davalı banka tarafından haksız olarak alınan 17.056,20TL nin ödeme yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı vekili;taraflar arasında 26/08/2008 tarihli genel kredi sözleşmesi akdedildiğini,kullandırılan ticari kredi nedeniyle ne tutarda komisyon tahsil edileceğinin genel kredi sözleşmesinde değil, sözleşmenin eki geri ödeme planında düzenlendiğini ve sözleşme şartı dahi olmadığını, sözleşmenin 23.1 ve 23.2 maddeleri gereğince komisyonlardan davacının sorumlu olduğunu, bu sebeple müvekkili bankanın kullandırdığı ticari kredi nedeniyle komisyon tahsil etmesinin mevzuata ve kredi sözleşmesine uygun olduğunu, davacının tacir olması ve ticari kredi kullanması nedeniyle tahsil olunan komisyon bakımından haksız şart iddiasının ileri sürülemeyeceğini, tacir olan müvekkilinin gördüğü iş karşılığı ücret isteme hakkının bulunduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; 26/08/2008 tarihli genel kredi sözleşmesi kapsamında davacıya 700.000-TL ticari emtia kredisi kullandırıldığı, kullandırılan krediye istinaden %2,25 oranında 15,750-TL komisyon kesintisi yapıldığı, yapılan bu komisyon kesintisinin TCMB’nin 2006/1 sayılı tebliğine uygun ve emsal banka uygulamaları ile uyumlu olduğunun anlaşıldığı, buna karşılık davalı bankanın davacıdan yaptığı 518,70-TL’lik kesintiyi gerekçelendiremediği gerekçesiyle, davanın 518,70-TL üzerinden kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:1-Davacı vekili;bilirkişi raporunun hükme esas alınmayacağını, raporda emsal banka uygulamalarının ayrıntılı olarak irdelenmediğini, yapılan hesaplamanın denetime elverişli olmadığını,davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. 2-Katılma yoluyla istinafa başvuran davalı vekili; ticari kredilerde müvekkilinin komisyon tahsil etme hakkı bulunduğunu,geri ödeme planında hangi tutarda komisyon alınacağı nın yazılı olduğunu, kredi sözleşmesi 26.08.2008 tarihinde imzalandığından TBK hükümlerinin uygulanamayacağını, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; ticari kredi kullandırımı sırasında banka tarafından tahsil edilen kredi tahsis komisyonu tutarının iadesi istemine ilişkindir. Somut olayda taraflar arasında 26.08.2008 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzalandığı; sözleşmenin 23.1 ve 23.2. maddelerine göre işbu sözleşme gereğince ödenmesi gereken tüm komisyonların müşteriye ait olduğu ve komisyon oranlarının banka tarafından tek taraflı olarak belirlenip uygulanabileceğinin hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. 2006/1 Sayılı Tebliğin “Kredi Faiz Oranları ve Sağlanacak Diğer Menfaatler” başlıklı 4. maddesinde; “Bankalarca, … üye işyeri komisyonu hariç, faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenir.” hükmü yer almıştır. Bu kapsamda bankacılık teamüllerine göre ilk kredi kullandırımında yapılması gereken istihbarat, haberleşme ve operasyonel işlem gibi işlemlerin bir maliyeti bulunduğundan, müşteriden “kredi tahsis ücreti” adı altında ücret talep edilebilecektir. Bankalar tarafından alınacak olan komisyonlar bakımından sözleşmede açıkça bir tutar ve oran bulunmadığında, anılan yasal düzenleme gereğince Merkez Bankasına bildirimde bulunulup bulunulmadığının araştırılması, bildirim yapılmamış olması durumunda ise emsal banka uygulamalarının araştırılması, alınan komisyon bedelinin emsallere göre orantılı olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.(Yargıtay 11. HD 2016/11932 esas, 2018/4158 karar sayılı kararı). 2008 yılında kullandırılan 700.000-TL kredi için davalı banka tarafından tahsil edilen kredi proje komisyonu 15.750-TL olup %2,25 oranına tekabül ettiği ve kredi geri ödeme planında 15.750-TL komisyon alınacağı açıkça yazılı olup davacı tarafından imzalanmıştır. 15.750-TL komisyon ve 787,50-TL BSMV yönünden davanın reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık yoktur. Ancak davalı banka tarafından kredi kullandırım tarihi olan 29.08.2008 tarihinden sonraki bir tarih olan 30.10.2008 tarihinde davacıdan kesilen 494-TL fon kullandırım komisyonu ile 24,70-TL BSMV olmak üzere 518,70-TL’nin dayanağı olmadığı tesbit edilmiştir. Davacı tarafça sözleşmedeki komisyon ve masraf alınacağına dair hükümlerin haksız şart niteliğinde olduğu ileri sürülmüş ise de kredi sözleşmesi 6098 sayılı TBK’nın yürürlük tarihinden önce imzalanmıştır.Sözleşmenin,sonradan yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’da düzenlenen genel işlem koşulları denetimine tabi tutulması da mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle,davanın kısmen kabulüne ilişkin hükümde hukuka aykırılık bulunmadığından,taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Davacıdan alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Davalıdan alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Taraflarca yapılan istinaf yargı giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.25/05/2021