Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/620 E. 2021/790 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/620
KARAR NO: 2021/790
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/12/2018
NUMARASI: 2015/34 Esas 2018/1431 Karar
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili ; davacı şirket ile davalı … Ltd.Şti. arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirketin alacaklarının teminatı olarak 3.şahıs ve aynı zamanda şirket müdürü ve ortağı olan …’e ait olan Antalya ili, Kepez İlçesi, … Ada, … parsel sayılı bodrum kat …/… arsa paylı 2 nolu bağımsız bölüm üzerine 05.08.2011 tarih … yevmiye numara ile 100.000-TL bedelli 09.09.2011 tarih … yevmiye numarası ile 370.000-TL bedelli Antalya İli, Kepez İlçesi … Ada, … parsel … arsa niteliğindeki 7 nolu bağımsız bölüm üzerine 05.08.2011 tarih … yevmiye numarası ile 100.000-TL bedelli olmak üzere toplamda 3 adet ipotek tesis edildiğini, davalının müvekkil şirkete 233.000-TL borcu bulunduğunu, davalılara bu borcu ödemeleri ihtar edilmiş ise de ihtara itiraz ettiklerini, davalı şirketin ihtara rağmen borcunu ödemediğinden hem kendisi hemde ipotek veren 3. şahıs aleyhine borcun tespiti ve akabinde bu borç için ipoteklerin paraya çevrilmesi için iş bu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, davanın kabulü ile 235.000-TL alacaklarının tespiti ile dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile ödenmesine, borcun teminatı olan ipoteklerin paraya çevrilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalılar süresinde cevap dilekçesi sunmamış, ancak 12.10.2015 tarihli dilekçe ile, davalı şirketin yetkilisinin yalnızca … olduğunu ve diğer ortak …’nun şirketteki %25 hissesi dışında şirketle ilgili herhangi bir yetkisinin, (şirketin mallarını alıp satmaya, para tahsil etmeye vs.)bulunmadığını, diğer hisse sahibi … ve … isimli kişinin davalı şirket …ltd.şti’nin Karatay/Konya şubesinden motosiklet çaldıklarını ve hırsızlık olayının çevredeki işyerlerinin ve müvekkil şirkete ait işyerinin kamera görüntüleri ile tespit edildiğini, bu konuda adı geçen kişiler hakkında Konya 9.Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/446 esas sayılı dosyası ile bina içinden hırsızlık suçlarından kamu davası açıldığını ve cezalandırıldıklarını, şirkette hisse sahibi olan yetkisiz … ile akrabaları hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, …’nun yetkisi olmadığı halde motosikletleri teslim aldığı ve kendi adına sattığı ve paraları da kendi zimmetine geçirdiğini, davaya konu tüm hususlarda bildirdikleri kişilerin tanıklık yapacaklarını belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece , davacı şirket alacaklarına teminat olarak 3 adet taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiği ve davacının sözleşme kapsamında davalıya verdiği mallar karşılığında davalıdan 232.496,13-TL alacaklı olduğundan bu miktarın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, ipoteğin paraya çevrilmesine yönelik talebin icra/infaza ilişkin olması nedeni ile mahkemenin yetkisinde olmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davalılar vekili;davacının 570.000-TL alacağın varlığını iddia etmesine rağmen 235.000-TL üzerinden davacının alacak davası açması ve 570.000-TL ipoteğin paraya çevrilmesini istemesinin İİK 45 maddesine aykırı olduğunu, mahkemece talep 570.000-TL ipoteğin paraya çevrilmesi ve 235.000-TL alacak talebi üzerinden dava açılması nedeni ile davacının nispi vekalet ücreti ödemesi gerekirken mahkemece yalnızca alacak talebine ilişkin vekalet ücreti takdir edilmesi ipoteğin paraya çevrilmesi yönündeki taleple ilgili 570.000-TL üzerinden vekalet ücreti takdir edilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece karara esas alınan bilirkişi raporundaki ticari defterlerin alacağın varlığını ispatlamadığını, defterlerdeki miktarları karşılar mal teslimi yapılmadığını, bu hususu davacının yazılı delille ispat etmediğini, davalı şirketin yetkilisi … olup, diğer ortak …’nun şirketteki % 25 hissesi dışında şirketle bir yetkisi bulunmadığını, mal alıp-satmaya para tahsil etmeye yetkisinin bulunmadığını, diğer hisse sahibi … ve … isimli kişinin davalı şirketin Konya adresindeki şubesinden motosiklet çaldıklarını ve bu konuda Konya Asliye Ceza Mahkemesinde açılan 2012/446 esas sayılı dosyası ile cezalandırıldıklarını,davacının alacağını …’dan talep edebileceğini, davalı şirket tarafından yapılan ödemelerin dikkate alınması gerektiğini,bilirkişi raporunun eksik olduğunu belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava bayilik sözleşmesi nedeni ile cari hesaptan kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davacı ile davalılardan …Tic.Ltd.Şti arasında bila tarihli bayilik sözleşmesi imzalanmış, sözleşmede Bayii olarak davalı … şirket kaşesi üzerine atılan imza ile sözleşmeyi imzalamıştır.. Ekinde Kefaletname başlıklı belgeyi de dava dışı şahıs müteselsil kefil ve müşterek borçlu olarak imzalamıştır.Bayilik sözleşmesi ve Kefaletname başlıklı belgelerde davalı …’ in imzası bulunmamaktadır. Davalı … tarafından 05.08.2011 tarihli Antalya Kepez, … Mah., … Ada … parseldeki … arsa paylı mesken için 100.000-TL, Antalya, Kepez, … Mah., … Ada, … parselde … arsa paylı depolu Dükkan için 100.000-TL ve Antalya Kepez, … Mah., … Ada, … parselde … arsa paylı depolu dükkan için 370.000-TL davacı lehine ipotek tesis edilmiştir. Eldeki dava 13.01.2015 tarihinde açılmıştır. Davacı tarafından davalılar hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile 11.01.2013 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatılmış, davalılara ödeme emri 23.01.2013 tarihinde tebliğ edilmiş davalılar tarafından süresinde verdikleri itiraz dilekçesi ile yetkiye ve kısmi olarak borca itiraz edilmiş ve takip durdurulmuştur. Davacı tarafından dava açılırken 235.000-TL üzerinden harç yatırılarak alacak talebinde bulunulmuş, mahkemece verilen ara karar doğrultusunda ipotek tutarı üzerinden eksik harç tamamlanmış ancak davacı tarafından talebin 235.000-TL alacak talebine ilişkin olduğu konusunda dilekçe verilmiştir. Davalılar vekili tarafından ;davacı şirket tarafından davalı şirkete satılan ürünlerin şirket yetkilisine teslim edilmediği ileri sürülmüş ise de, her iki yanın ticari defter ve kayıtlarının irdelendiği, her iki tarafın ticari defterlerine göre, davacının davalı şirketten dava tarihi itibarı ile 278.986,13-TL alacaklı bulunduğu, ancak davalı şirket tarafından dava tarihinden önce davacıya yapılan 86.490-TL ödeme yaptığı anlaşılmakla davacı şirketin davalı şirketten 232.496,13-TL bakiye alacağı bulunduğu tesbit edilmiştir.Davalı şirketin temsile yetkisi bulunmayan ortağın yaptığı ileri sürülen usulsüz işlemlerinden sorumlu tutulamaz .bu husus davalı şirketin iç problemi olup davacıya karşı ileri sürülemez. Davalılar vekilinin davalı şirketin borçtan sorumlu olmadığı,sorumlunun şirketin temsilcisi olmayan ortağı olduğuna ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Davalılar vekili;açılan davanın İİK 45 maddesine aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Davacının talebi 235.000-TL alacak talebine ilişkindir.İİK 45 maddesinde “Rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklı yalnız rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapabilir ,Ancak rehin tutarı borcu ödemeğe yetmezse alacaklı kalan alacağını iflas,yada haciz yolu ile takip edebilir” hükmünü haizdir. Yargıtay 19.H.D 2017/2886 esas 2019/3446 karar sayılı ilamında da belirtildiği ve yasa hükmünden anlaşıldığı üzere ” borçlu hakkında başka türlü takip yapılamaz” ibaresi ancak takibe ilişkin olup borçluya karşı alacak davası açılmasını engelleyen bir düzenleme içermemektedir. Zira alacaklı açacağı bir alacak davası sonunda elde edeceği ilama dayalı olarak ipotek hakkında ipoteğin paraya çevrilmesini talep edebilir. Bu açıklamalar ışığında davacının davalı şirket hakkında alacak davası açmasına engel bir husus bulunmadığından davalı vekilinin bu konudaki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Yine davalılar vekili tarafından, Mahkemece 235.000-TL ve 570.000-TL miktar üzerinden harç alınmış olmakla, davanın toplam miktar üzerinden değerlendirilerek reddedilen miktar üzerinden 570.000-TL içinde davacı aleyhine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği ileri sürülmüştür.Davacının dava dilekçesinde ki talebi 235.000-TL alacağın tahsiline ilişkindir.İlk derece mahkemesinin harcın ipotek tutarı üzerinden tamamlanmasına ilişkin arakararı üzerine 2.02.2015 tarihli dilekçesi ile de alacağın miktarının ve davanın 235.000-TL olduğunu belirtmiş,ancak mahkemece verilen kesin süre gereği yerine getirilmek üzere harcı tamamlamıştır. Hataen fazla yatırılan harç nedeniyle dava değerinin artırıldığı kabul edilemez.Davacının ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipten dolayı açılmış bir itirazın iptali talebi bulunmamaktadır.Bu nedenle mahkemece talep edilen alacak miktarı üzerinden hüküm verilerek red edilen alacak miktarı üzerinden tarifeye göre vekalet ücreti takdir edilmesin de hukuka aykırılık yoktur. Ancak ;Davalı … bayilik sözleşmesini şirket temsilcisi sıfatıyla imzalamıştır,kefaletname de imzası yoktur.Bu durumda , şirketin borcundan şahsen sorumlu olmadığı,ipotek veren sıfatıyla ipotek tutarı kadar ipotekli taşınmazlar ile sorumlu bulunduğu halde adı geçen davalı aleyhine de şahsen tahsil hükmü verilmesi doğru olmamıştır.Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, davacı tarafından açılan alacak davasında her iki davalı yönünden kabul kararı verilmesi hukuka uygun olmadığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun davalı … yönünden kabulü ile kararın kaldırılmasına, bu hata/eksiklik yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalı şirket hakkındaki davanın açılan davanın kısmen kabulüne, fazla istemin reddine , davalı … yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/12/2018 Tarih 2015/34 Esas 2018/1431 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA; “1- Davalı … Ltd. Şti. hakkındaki davanın kısmen kabulüne; 232.496,13-TL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, 2-Davalı … hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine ” Davacının ipoteğin paraya çevrilmesine yönelik talebin İcra/İnfaza ilişkin olduğundan mahkemenin yetki alanında olmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına , İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; “Alınması gereken 15.881,81-TL harçtan, davacı tarafından peşin yatırılan 4.013,22-TL ve tamamlama harcı 5.721-TL olmak üzere toplam 9.734,22-TL harcın mahsubu ile bakiye 6.147,59-TL harcın davalı KNY Motosiklet … Ltd. Şti.’den alınarak hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından ödenen 9.766,02-TL peşin harcın davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan 1.320-TL bilirkişi ücreti ve 244,10-TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.564,10-TL yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 1.547-TL’sinin davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, Davalılar tarafından yapılan 200-TL posta masrafının davalı … yönünden pasif husumet nedeniyle reddedildiğinden 100-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, dava kısmen reddedilen davalı yönünden kabul oranına göre takdiren davalı şirket kısmın üzerinde bırakılmasına, Davacı lehine takdir olunan 19.899,77-TL nispi vekalet ücretinin davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, Davalı … Ltd. Şti. lehine davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 2.503,87-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, Davalı … lehine taktir olunan 4.080-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine” Davalılar tarafından yatırılan 3.971,40-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine, Taraflarca yapılan masrafların takdiren kendi üzerlerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi.25/05/2021