Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/429 E. 2019/407 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/429
KARAR NO : 2019/407
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/11/2018
NUMARASI : 2018/1090 Esas
İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN
TALEP: İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/03/2019
İhtiyati tedbir isteminin reddine ilişkin 29/11/2018 tarihli tensibin 11.nolu ara kararın davacı vekilince istinafı üzerine rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, taraflar arasında akaryakıt istasyonu işletmek amacıyla bayilik ilişkisi kurulduğunu, sözleşmenin 19.3 maddesinde, haksız olarak bayi sebepli ihlal ile müvekkili şirket lehine cezai şart ve kâr mahrumiyeti alacağı doğmasının hükme bağlandığını, davalı bayinin eksik yaptığı beyaz ürün, … ve madeni yağ alımları nedeniyle taahhütlere aykırı davrandığını, sözleşmenin 8.maddesi uyarınca davalının her m3 başına 5 USD cezai şart ödemesi gerektiğini, davacının TTK 17 maddesi uyarınca bir tacir olup, 22.maddesi kapsamında gereken özeni göstermeyerek ticari iş ve işlemlerinde basiretli bir işadamı gibi davranmadığını, tarafların müvekkili şirketin defter ve kayıtlarının esas alınmasına ilişkin delil sözleşmesi akdettiklerini, şimdilik 27.178,50 TL (5.000-USD) cezai şart alacağının işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, alacaklarının tahsil edilebilmesi için söz konusu akaryakıt istasyonu için işletme ruhsatı olan ve 5015 sayılı yasaya göre akaryakıt bayilik lisansının temel dayanağı olan Pamukova Belediye Başkanlığı tarafından verilen GSM Ruhsatı’nın karar kesinleşene kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için teminatlı yada teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece tensibin 11 nolu ara kararı ile; talep yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili dilekçesinde; ihtiyati tedbir için yasada aranan tüm şartların mevcut olduğunu, 6100 sayılı HMK’nın 390.maddesinin 3.fıkrası gereği yaklaşık ispat şartı arandığını, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre başlangıçta hiçbir kanaatin oluşmadığı durumlarda bile muhtemel zarar görme tehlikesine dayalı olarak ihtiyati tedbire karar verilmesi gerektiği ifade edilmiş olup, müvekkilinin zarara uğradığı ve davasını yaklaşık olarak ispat ettiğinin açıkça ortada olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokol uyarınca davalının her m3 başına 5 USD cezai şart ödemesi gerektiğinden davalının cezai şarttan kaynaklanan borcunun meydana geldiğini belirterek, kararın kaldırılarak alacaklarının tahsili için davalının akaryakıt istasyonunun GSM ruhsatına ihtiyati tedbir konulması talebinin kabulü ile ariyetlerin müvekkili şirkete veya 3.kişiye teslimine, yargılama giderleriyle, ücreti vekaletin ve sair diğer masrafların davalılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :6100 sayılı HMK’nın onuncu kısmı “Geçici Hukuki Korumalar” başlığı altında ihtiyati tedbir müessesini düzenlemiştir. Aynı Yasa’nın “İhtiyati Tedbirin Şartları” başlıklı 389. maddesinin birinci fıkrasında “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” hükmü düzenlendikten sonra 391. maddesinde İhtiyati Tedbir kararının hem maddi hem şekli içereceği düzenlenmiştir. Madde gerekçesinde “İhtiyatî Tedbirde asıl olan, ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş ihtiyatî tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyatî tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir.” açıklaması yer almaktadır. İhtiyati tedbir kararı, yasal düzenlemeye göre “uyuşmazlık konusu hakkında” verilebilecektir. HMK’nun 390/3. maddede, tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde korunması gereken hakkın veya malın varlığını ve bulunduğu yeri, ihtiyatî tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmesi aranmıştır. Bu aynı zamanda, talep edenin talepten önce, talebinin konusu, dayanakları, tedbirin türü üzerinde düşünmesini ve talebini somutlaştırmasını sağlayacaktır. Somut olayda uyuşmazlık, akaryakıt istasyonu bayilik sözleşmesi gereği ceza koşulu kaynaklı alacak davası kapsamında, ihtiyati tedbir isteminden ibarettir. Davacı vekili gerek dava dilekçesi gerekse istinaf dilekçesinde, davalının asgari alım taahhüdüne aykırı davranarak eksik ürün aldığını iddia edip, taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokol hükümlerinden kaynaklanan ceza koşulu alacağı bakımından kendilerinin haklılığının yaklaşık ispat ölçüsünde ispatlandığını ileri sürerek, akaryakıt işletme ruhsatı ve bayilik ruhsatının temel dayanağı olan GSM Ruhsatının, karar kesinleşinceye kadar 3. kişilere devrinin önlenmesi hususunda ihtiyati tedbir verilmesini talep etmiş, mahkemece talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlığın konusu, ceza koşuluna dayalı para alacağı olup, davalı tarafın akaryakıt işletme ruhsatı ve GSM Ruhsatı uyuşmazlık değildir. HMK.nun 389 maddesinin açık hükmü gereği, ihtiyati tedbire ancak davalı borçlunun uyuşmazlık konusu olan mal varlığı değerleri bakımından karar verilebileceği, para alacağı talepli davalarda koşulları varsa İİK hükümlerine göre ihtiyati haciz kararı verilebileceği, somut uyuşmazlıktaki gibi konusu para alacağı olan davalarda ihtiyati tedbir kararı verilmesi imkanı bulunmadığı, yargı kararları ile sabittir. Mahkemece, HMK 389 maddesi gereği, öncelikli koşul olan , “… ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği” koşulu yönünden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi, gerekçesi itibarıyla doğru olmasada, talep ret edildiğinden sonucu itibarıyla doğru olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı/ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 44,40- TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/03/2019