Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/389 E. 2021/485 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/389
KARAR NO : 2021/485
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/10/2017
NUMARASI: 2016/978 Esas – 2017/1049 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 02/04/2021
Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davacılar tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacılar; haklarında Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalıdan 180.000-TL’ye taşınmaz satın alma konusunda anlaştıklarını, 130.000-TL kredi kullandıklarını, 50.000-TL’nin ise alacaklı davalının banka hesabına nakit olarak yatırıldığını, 50.000-TL’lik senedi de teminat olarak verdiklerini, ancak senedi almayı unuttuklarını, davalının ise kötü niyetli olarak boş senedi doldurmak suretiyle icraya koyduğunu belirterek, senedin ve takibin iptali ile borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili; tarafların taşınmazın 190.000-TL bedelle satışı konusunda anlaştıklarını, 130.000-TL’nin ödendiğini, kalan kısım için senet verildiğini, ancak kalan bedelin ödenmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davalıya ait taşınmazın satışı ve satış bedelinin bir kısmının nakit olarak, 50.000-TL’lik kısmının ise senetle ödeneceği, takibe konu senedin de bu sebeple verildiği hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, davacı tarafından satış bedelinin geri kalan kısmını nakit olarak ödediğini, senedin bu sebeple bedelsiz kaldığı belirtilmiş ise de, geri kalan kısmın nakit olarak ödendiğinin davalı tarafça kabul edilmediği, davacının nakit ödemeye ilişkin delil ibraz etmediği ve yemin deliline dayanmamış olduğu gerekçesiyle, sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacılar; mahkemece kredi dosyasının istenilmediğini ve tanık dinletme taleplerinin dikkate alınmadığını, 180.000-TL olan taşınmaz satış bedelinin 130.000-TL’sinin kredi ile kalan 50.000-TL’nin ise nakit olarak ödendiğini, ancak kredi çıkana kadar teminat olarak verdikleri senedin kendilerine iade edilmediğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE: Dava; bakiye taşınmaz satış bedelinin teminatı olarak verilen bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Kambiyo senedi niteliğinde olan bono, düzenlenmesine esas teşkil eden temel ilişkiden bağımsız, karşı edimin ödenmesi şartına bağlanamayan, kayıtsız şartsız bir bedelin ödenmesi taahüdünü içeren mücerret (soyut) bir borç ilişkisini ifade etmektedir. HMK’nın 200. maddesi gereğince; yazılı bir belgeye (senede) bağlanmış olan ve varlığı borçlusunca kabul edilen bir borcun ödendiğine ilişkin savunma, senede karşı senetle ispat zorunluluğu kuralı çerçevesinde ancak yazılı delille ispatlanabilir. Senede bağlanmış bir borcunu söndürmeyi amaçlayan borçlu, yapacağı ödeme karşılığında senedi alacaklıdan almalı, verilmediği takdirde ödeme yapmamalıdır.Somut olayda; … Ltd. Şti. adına kayıtlı taşınmazın şirket yetkilisi … tarafından 190.000-TL bedelle davacı …’a satışının yapıldığı, satış bedelinin 135.000-TL kısmının davacı tarafından kullanılan kredi ile ödendiği, bakiye bedelin ödenmediği, kalan satış bedelinin teminatı olarak davacılar tarafından davalıya takibe konu bononun verildiği, söz konusu bononun teminat olarak verildiği hususunun her iki tarafın da kabulünde olduğu, ancak bakiye bedelin ödenmemesi üzerine bononun davalı alacaklı tarafından takibe konu edildiği anlaşılmaktadır. Davacılar tarafından bono bedelinin nakit olarak ödendiği ileri sürülmüşse de, bu konuda herhangi bir yazılı delil ibraz edilmemiştir. Davacılar tarafından tanık deliline dayanılmışsa da, alacağın miktarı itibariyle tanıkla ispatı mümkün olmadığı gibi delil başlangıcı da bulunmamaktadır. Bu durumda, söz konusu bononun teminat fonksiyonunun devam ettiği, davacılar tarafından yemin deliline de dayanılmadığı anlaşılmakla, mahkemece kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacıların istinaf başvurusunun HMK’nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Davacılardan alınması gereken 59,30- TL istinaf karar harcından davacılar tarafından peşin yatırılan 44,40- TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90- TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davacılar tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davalı yan gider avansından karşılanan 14-TL posta masrafının davacılardan alınarak davalıya verilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/04/2021