Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/365 E. 2019/280 K. 07.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/365
KARAR NO: 2019/280
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/01/2019 (Ara Karar)
NUMARASI: 2018/875
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİH: 07/03/2019
İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz isteminin reddine yönelik olarak verilen 03/01/2019 tarihli ara kararın ihtiyati haciz isteyen/davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA:İhtiyati haciz isteyen/davacı vekili, müvekkilinin davalıya muhtelif tarihlerde kumaş satıp teslim ettiğini, davalının kumaşların bir kısmını iade faturası düzenleyerek iade ettiğini ve bir kısım ödeme yaptığını, ancak bakiye 143.743,74-TL borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu, davalının müvekkilinin edimlerini gereği gibi yerine getirmediğinden bahisle itiraz ettiğini, ancak 14/09/2018 tarihli hesap mutabakatı ile talep edilen tutarda borcu olduğunu kabul ettiğini ileri sürerek borç miktarı kadar ihtiyati haciz kararı verilmesini, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacının üzerine düşen edimi yerine getirmediğini, malların tesliminden sonra incelendiğini ve ayıplı olduğunun tespit edildiğini, durumun derhal davacıya bildirildiğini ve ayıbın giderilmesinin istenildiğini, ancak giderilmediğini, davacıya kesilen ve kesilecek reklamasyon ve iade faturaları nedeniyle hesap mutabakatı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:İlk derece mahkemesinin 03/10/2018 ve 06/11/2018 tarihli ara kararı ile, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin 17/12/2018 tarihli dilekçesi ile talebini yinelemesi üzerine ilk derece mahkemesinin 03/01/2019 tarihli ara kararı ile, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcundan söz edilemeyeceğinden İİK 257/1. fıkrası şartlarının oluşmadığı, ayrıca İİK 257/2. fıkrası şartlarının da oluşmadığı, mutabakat belgesinin geçerliliğinin tespitinin yargılamayı gerektirdiği, 17/12/2018 tarihli dilekçe ve eklerine göre dava açıldığı tarihteki şartlarda herhangi bir değişiklik olmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:İhtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; 1- Mutabakat belgesine rağmen talebin reddinin doğru olmadığını,2-Davalının ayıp iddiası yeterince açıklanmadığı gibi bu konuda delil de sunulmadığını,
3-Davalı tarafın kendileri ile iletişime geçerek borçtan indirim yapılması halinde çeklerle ödemede bulunmayı teklif ettiklerini, buna ilişkin e-posta görüntüsünün sunulduğunu, alacağın vadesinin gelmiş olduğunu belirterek ara kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz talebinin kabulünü istemiştir.
GEREKÇE:Talep, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemiyle açılan davada, ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesinin 03/01/2019 tarihli ara kararı ile yukarıda açıklanan gerekçelerle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir.İhtiyati haciz talebine gelince; İİK’nın 257.maddesindeki şartların oluşması gerekir. İİK’nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı… ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.İİK’nın 258/1. Maddesinin 2. Cümlesine göre: “İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. Maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Somut olayda dava, cari hesaba dayalı olup icra takip tarihi itibariyle cari hesap alacağını oluşturan faturaların tarihleri itibariyle vadeleri gelmiş olduğuna ve davalı tarafça alacağın ileri bir vadeye bağlandığı da ileri sürülmediğine göre alacağın muaccel olduğu kabul edilmelidir, o halde İİK 257/1.maddesi şartları mevcuttur. İİK 258.maddesi şartları yönünden değerlendirme yapıldığında ise; iddia, savunma, faturalar, ambar tesellüm fişleri, 14/09/2018 tarihli cari hesap mutabakatı, davacı cari hesap kaydı, davalı tarafça düzenlenen iade faturaları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında davacının 135.271,95- TL alacak iddiası yönünden yaklaşık ispat koşulunun oluştuğunun kabulünün gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış olup, aksi yöndeki ilk derece mahkemesi ara kararında isabet görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, 03/01/2019 tarihli ara kararın kaldırılması ve teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,İhtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/01/2019 tarih ve 2018/875 Esas sayılı ara kararının HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA,”135.271,95- TL alacak yönünden alacağın % 15 ‘ine tekabül eden 20.290,79- TL teminat (nakit veya kesin-süresiz teminat mektubu) karşılığında İİK.’nin 257/1 maddesi gereğince davalının menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarından borca yetecek miktarın İcra İflas Kanunun koyduğu sınırlar içinde İHTİYATEN HACZİNE, İİK’nın 261. Maddesi uyarınca on gün içinde infaz edilmemesi halinde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılmasına,”İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yatırılan 44,40- TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte değerlendirilmesine,Teminatın tamamlanmasına dair işlemlerin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle HMK 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi. 07/03/2019