Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/364 E. 2019/339 K. 14.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/364
KARAR NO : 2019/339
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2018
NUMARASI : 2018/1047 Esas
DAVA : Limited Şirket Ortaklığından Çıkarma
TALEP : İhtiyati Tedbir
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/03/2019
İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen ara kararın ihtiyati tedbir isteyen/davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA:İhtiyati tedbir isteyen/davacı vekili, müvekkili şirket iki ortaklı olup her bir ortağın %50 oranında pay sahibi olduğunu, her iki ortağın da birlikte imzaya yetkili olduklarını, ancak davalı ortağın şirketle ilgili yetki ve sorumluluklarını kötüye kullandığını, davalı ve eşinin müvekkili şirketle aynı sektörde faaliyet gösteren bir şirket kurduklarını veya kuracaklarının değerlendirildiğini, ayrıca davalının tek yetkiliymiş gibi hareket ettiğini ve şirket yönetim kurulu kararlarına aykırı davrandığını, müşterilerin taleplerine zamanında yerinde getirmediğini ve ayakkabı taban üretiminde kusurlu davrandığını, bu şekilde müvekkilinin itibarını zedelediğini,müşterilerin ayıplı ifadan ötürü şirkete başvurduklarını, davalının kasten müvekkilini ve diğer ortağı zarara uğrattığını, SGK’na ödenmesi gereken 428.302,82-TL borcu ödemediğini, müvekkili zararına indirimli satışlar yaptığı gibi indirimli bedelleri de kendi hesabına aktardığını, şirket markasının değil kendi adının yazılı olduğu kalıp ve tabanlar yaptığını ileri sürerek davalının yetkilerinin dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına, şirketin diğer ortağı …’e tek imza yetkisi verilmesine, davanın kabulü ile davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili(istinaf isteminden sonra sunulan cevap dilekçesinde), ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin olarak şirket genel kurulunca alınmış bir karar olmadığını, davacı iddialarının haksız olduğunu, şirkete asıl zarar verenin diğer ortak olduğunu, zira diğer ortağın davacı şirket aleyhine haksız icra takipleri başlattığını ve şirketin tüm mallarını haczettirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: İlk derece mahkemesinin 08/11/2018 tarihli ara kararı ile, haklılık konusunda yaklaşık ispat ölçüsü kriterine uyulmadığı gibi davanın niteliği gereği konunun yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir isteyen/davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; 1-Müvekkil ortakları arasındaki anlaşmazlığın mütemadiyen devam etmesi şirket faaliyetlerinin durmasına sebebiyet vereceği gibi şirketin sürekli zarar etmesine sebep olduğunu, davalının şirket içerisinde çalışanlara da ahlak ve adaba aykırı davranışlar sergilediğini, çalışma şartlarını zorlaştırdığını, eğer kendisinin istediği gibi davranmazlar ise işten çıkartılacağı tehditleri ile korkuttuğunu,2-Davalı ortağın diğer ortağın bilgisi dışında şirketi borçlandırdığını, şirket markasının değil kendi adının yazılı olduğu kalıp ve tabanlar yaptığını, davalının kendi markasını oluşturma çabası içinde olduğunu, 3- Müvekkilinin hem maddi hem de manevi yönden yeterince zarara uğradığını, halihazırda 12 tane çalışanı olduğunu ileri sürerek 08/11/2018 tarihli ara kararın kaldırılmasını ve çalışanlar ile şirket açısından ileride doğacak ve telafisi mümkün olmayacak zararlara engel olması ve acilen yapılması gereken işlemlerin yapılabilmesi için davalı ortağın tüm imza ve yetkilerinin kaldırılması ve şirket ortağı …tek imza yetkisinin verilmesi yönünde ihtiyati tedbir talebinin kabulünü istemiştir.
GEREKÇE: Talep, limited şirket ortağının ortaklıktan çıkarılması istemiyle açılan davada, çıkarılması istenen ortağın tüm imza ve yetkilerinin kaldırılması ve dava dışı diğer ortağa tek imza yetkisinin verilmesi yönünde ihtiyati tebdir kararı verilmesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesinin 08/11/2018 tarihli ara kararı ile yukarıda açıklanan gerekçelerle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.HMK’nın 389. Maddesi uyarınca, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyat tedbir kararı verilebilir. “şeklindedir.Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda, iddia,savunma ve dosya kapsamındaki tüm deliller dikkate alındığında, davacının iddialarının doğruluğu ve haklılığı yapılacak tahkikat neticesi delillerin değerlendirilmesi neticesi anlaşılacağı ,dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı haklılığının yaklaşık olarak ispatının sağlanamadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesi ara kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle ihtiyati tedbir isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati tedbir isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90- TL’nin mahsubu ile bakiye 8,50- TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 362.f maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 14/03/2019