Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/338 E. 2021/332 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/338
KARAR NO : 2021/332
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/05/2018 (Gerekçeli Karar) – 19/11/2018 (Ek Karar)
NUMARASI : 2015/15 Esas 2018/400 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 09/03/2021
Davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün ve 19/11/2018 tarihli istinaf talebinin reddine ilişkin ek kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davacının davalıya gaz satışı yaptığını, karşılığında 04.09.2013 tarihli 11.181,68-euro bedelli faturayı düzenlediğini, ürün teslimi ve bedeline itiraz edilmemesine rağmen davalının 6 ay sonra Bakırköy ….Noterliğinin 20.03.2014 tarihli ihtarnamesi ile 11.181,68 -euro iade faturası kestiğini ve ürünü iade edeceğini bildirdiğini,işbu iade faturasının davalıya Kadıköy …Noterliği ihtarnamesi ile iade edildiğini ve davalı hakkında Bakırköy …İcra Müd. … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ancak davalının takibe itiraz ettiğini takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına haksız itiraz nedeniyle davalının % 20 inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili , davalı şirketin tüm hisselerinin … ait olduğunu, dava dışı …ltd. şti’ninde tüm hisselerinin … ait olduğu, davacı şirketin dava dışı ….ltd.şti. ile ilişkisi bulunduğunu, dava dışı şirketin 2010 yılında davacıdan aldığı gazın bir kısmını kullandıktan sonra 11.000 kg lık büyük bir kısmını 03.01.2011 tarihinde davacıya iade ettiğini, davalı şirketin 21.09.2010 tarihinde almış olduğu 1800 kg’lık gazın bedelinin bu iade edilen gazın önceden ödenmiş bedelinden mahsup edilmesinin davacı tarafça istendiği, sözlü mutabakat neticesinde iade olunan gazın parasının nakten iade olunması, iade olmazsa ileriki siparişlerde gaz alınması üzerinde mutabakata varıldığı, ancak bakiye 9200 kg gaz bedelinin davacı tarafça bugüne kadar dava dışı … Lt.Şti ne ödenmediği,davacı şirketin 2011 yılından bu yana borcu olan 9200-kg gaz alacağından düşülmek üzere davalı şirket adına 04.09.2013 tarihinde 8.240 kg ağırlığında dimetileter ürün alımı yaptığı, davacı şirket tarafından bu ürün bedelinin istenmesi üzerine, davacı şirkete 9200 kg gaz bedeli halen alınmadığından bu gaz alacağına karşılık 8240 kg gazın davalı şirkete aynı birim fiyattan fatura edilmesi aksi takdirde 8240 kg lık gazında geri alınmasının bildirildiği, davacı şirketçe de kabul edildiği üzere 06.05.2014 tarih 2014/1 numaralı dava dışı … Ltd.Şti ile davalı şirket arasında alacağın temliki sözleşmesi dayanak gösterilerek borca itiraz edildiğinden açılan davanın reddine ve davacının % 20 tazminat ile mahkumyetine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın 3.288,21 euroya takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince faiz işletilmek sureti ile iptaline, kabul edilen kısım üzerinden 1.867,70 -TL inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmiştir.
EK KARAR : Mahkemece 19/11/2018 tarihli ek karar ile; davalı vekilince 08/08/2018 tarihinde istinaf kanun yolu başvurusu yapıldığı, eksik harcın ikmal edilmesi hususunda 09/08/2018 tarihinde istinaf harç tamamlama muhtırası yazıldığı ve davalı vekine 14/08/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen 1 haftalık kesin süre içerisinde eksik harç ikmal edilmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili;alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu, alınan 25.04.2016 tarihli raporda dava dışı …..ltd.şti nin davacı şirketten alacağı olduğu ve işbu alacağın temlik sözleşmesi ile davalı şirkete devredilmiş olması nedeni ile davacı şirketin davalı şirketten 7.663,20 -euro alacaklı olduğu temlik alınan alacak 7.893,47 euro olmakla davacının alacağı bulunmadığı, 22.05.2017 tarihli ikinci bilirkişi raporunda davacı şirketin davalı şirketten 11.181,68-euro alacağı olduğu, temlik alınan alacağın 7.893,47-euro olduğunun tespit edildiğini, yerel mahkemenin bu iki rapor arasındaki çelişkiyi gidermeden karar verdiğini, mahkemece gerekçesinde davacı tarafından gönderilen faturanın davacı ve davalı şirket kayıtlarında kayıtlı olmasını gösterdiğini, ancak taraflarınca iade olunan faturanın davacı şirket kayıtlarına işlenmediği, mahkemece hükme esas alınan ikinci bilirkişi raporundaki mali müşavir bilirkişilerin hukuki değerlendirme yapmasının hatalı olduğunu, temlik alınan ve davacı şirket uhdesinde kalan 9200 kg gaz bedelinin ödenmediğini, kendileri tarafından davacı şirketten alınan 8240 kg dimetilerin bedelinin istenmesi üzerine, davacıya 2011 yılında alınan gaz alacağına karşılık alındığının bildirildiği, davacı şirketin ise arada fiyat farkı olacağı ve önceki gaz iadesinde oluşan masrafların ödenmesi gerektiğinin bildirildiği sonucunda anlaşmaya varılamadığını, mutabakat sağlanamayan hususlarında masraflar için olduğunu, ilk raporda tüm bu hususlar irdelenerek rapor düzenlendiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili ek karara karşı; ek kararın 24.07.2018 tarihinde tebliğ edildiği, 08.08.2018 tarihinde istinaf dilekçesi verildiği 07.08.2018 tarihinde istinaf başvuru harcının ödendiği, davalı vekili olarak Av…. adına düzenlenen muhtıranın hakim katip imzası ile gönderildiği 14.08.2018 tarihinde tebliğ edildiği, verilen 1 haftalık kesin süre içinde istinaf harcı yatırılmadığından 19.11.2018 tarihinde istinaf talebinin reddine karar verildiği ve iş bu kararın 14.01.2019 tarihinde Av…. ‘a tebliğ edildiği, 21.01.2019 tarihinde davalı vekili tarafından harç tamamlama muhtırasının yetki belgesi bulunan avukata çıkarılmasının usulsüz olduğunu, vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekili yapılması gerektiğini, ayrıca yetki belgesinde ismi bulunan avukatın adresi ile tebligat yapılan adresin farklı olduğunu, belirterek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE : İlk derece Mahkemesince verilen karar davalı vekili Av…. tarafından 02.07.2018 tarihinde tebliğe çıkarılmış, 24.07.2018 tarihinde karar yetki belgesi bulunan avukat …’a gönderilmiştir. Davalı vekili tarafından 07.08.2018 tarihinde istinaf başvuru harcı ödenerek istinaf dilekçesi verilmiş, mahkemece eksik nispi harcın tamamlanması konusunda hakim ve katip imzası bulunan muhtıra Av….’a gönderilmiştir. Mahkemece 19.11.2018 tarihinde verilen 1 haftalık kesin sürede eksik harç yatırılmadığından istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Yetki belgesi 1136 sayılı Avukatlık Kanunu değiştiren 4667 sayılı yasanın 36 maddesi ile 56 maddesine eklenen hüküm uyarınca vekaletname yerine geçmek üzere bir avukatın vekaletindeki yetkilerin tamamı veya bir kısmı ile yetkilendirdiği belgedir. Dosyada bulunan yetki belgesinde vekil edenin mübrez vekalenamede yazılı yetkilerin tamamı için Av….’ı yetkilendirdiği adres olarak Yeşilköy Mah.Atatürk Cad.Egs Business Park olduğu, karar ve muhtıranın … Mah. … Sk. No… D…. Güngören adresine gönderildiği muhtıra tebliğinin usulüne uygun olmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesinin istinaf talebinin reddine dair karar yerinde olmadığından ilk derece mahkemesince verilen 19.11.2018 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verilerek davalı vekilinin istinaf sebepleri incelenmiştir.Mahkemece 2 ayrı bilirkişi raporu alınmış, alınan ilk raporda davacının sattığı 8240 kg’lık gazında 2011 yılında iade olunan gaz bedeli ile aynı birim fiyattan davacı tarafça satıldığı hususu gönderilen maillerle kabul edilmesi nedeni ile yapılan hesaplamaya göre davacı şirketin takip tarihi itibarı ile davalı şirketten alacağı bulunmadığına dair tespit yapıldığı, alınan 22.05.2017 tarihli bilirkişi raporunda satılan ve davalı tarafça da kabul edilen ürünün birim fiyatı 1,357 euro olduğu kabul edilerek yapılan hesaplamanın karara esas alındığı anlaşılmaktadır.Davacının 2010 yılında dava dışı … Ltd.Şti’ne birim fiyatı 0,93 -eurodan 12.220 kg ürün sattığı satış bedelinin dava dışı şirket tarafından ödendiği, bir kısmı kullanıldıktan sonra 11.000- kg gazın 10.230-euro bedelle davacıya iade edildiği ve fazladan yapılan ödeme ile davacının dava dışı şirkete 10.738,27-euro borçlu olduğu, daha sonra 1.800 kg gaz satışının yapıldığı ve bedelinin 1.824,27-euro olduğu ve iade edilen gaz nedeni ile dava dışı şirketin 1.019,97 -euro masraf tutarı bulunduğu davacı şirketin dava dışı şirkete temlik tarihi itibarı ile 7.893,47-euro borçlu olduğu tarafların ticari defter ve kayıtları ile belirlenmiştir. Dava dışı şirket tarafından davacı şirketten olan alacak davalı şirkete temlik edilmiştir. Davacı tarafından gönderilen 11.181,68 -euroluk fatura davacı ile davalının ticari defterlerine kayıtlıdır.İhtilaf davacı tarafından 8240-kg gaz bedeli olan 11.181,68-euroluk faturaya konu ürünün daha evvel dava dışı şirkete satılan gaz ile aynı birim fiyattan satışının davacı tarafından kabul edilip edilmediği noktasındadır. Davacı ile davalı arasında malın teslimi konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Davalı şirket tarafından mal teslim alınıp fatura kendi defterlerine işlendikten sonra muhtelif zamanlarda, ürünün iade edilen ürün ile aynı fiyattan yapılması için iskonto talep ettiği, ancak davacı tarafından bu konuda herhangi bir kabul olmadığı, satışın birim fiyat 1,357 -euro bedelli olarak yapıldığı, faturanın her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, 04.09.2013 tarihinde davalı defterlerine kaydedilen fatura için davalı tarafından 14.03.2014 tarihinde düzenlenen iade faturasının da davacı tarafından kabul edilmediği, bilirkişi raporlarındaki mali kayıtlar aynı olmakla birlikte, mahkemece ilk bilirkişi raporundaki gaz birim satış fiatının 0.93-eurodan yapılması gerektiği konusundaki bilirkişi raporuna mahkemenin itibar etmediği bu hususun da gerekçelendirildiği, davacı tarafından davalıya satılan ürünün 1,357 -euro birim fiyattan düzenlenen faturanın itiraza uğramadan davalının ticari defterlerine kaydedilmesi nedeniyle ikinci bilirkişi raporuna itibar edilerek bakiye alacağa hükmedildiği anlaşılmakla davalı vekilinin hükme yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiş, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin ek karara yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/15 Esas-2018/400 Karar sayılı ve 19/11/2018 tarihli ek kararın KALDIRILMASINA;Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.’nın 353(1)-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 612,95-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 197,65-TL harcın mahsubu ile bakiye 415,30-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,Davalı tarafından yapılan istinaf yargı giderinin üzerinde bırakılmasına, davacı tarafından yapılan 84-TListinaf yargı giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.09/03/2021