Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/277 E. 2021/219 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/277
KARAR NO : 2021/219
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/06/2018
NUMARASI 2016/807 Esas – 2018/663 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/02/2021
Davanın reddine ilişkin verilen hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, davacı ile davalı şirketin , davalının üretimini yaptığı ürünlerin Bulgaristanda satış ve pazarlamasının yapılması için tek satıcılık çerçevesinde yapılması konusunda şifahen anlaşıldığını,anlaşma için öngörülen bedelin davacı tarafından ödenmesinden sonra sözleşmenin imzalanması ve mal alım satımına başlanması için anlaşıldığını ve davacı tarafından para transferleri yapıldığını, ancak davalının mutabakata rağmen hiç bir ürün göndermediğini parayı da iade etmediğini ve Bakırköy ….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine de itiraz ettiğini belirterek 144.833,41- Tl üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına ,davalının % 20 oranında icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili,sözleşmenin ifa yeri Bulgaristan olup yetkisizlik kararı verilmesini gerektiğini, ayrıca alacağın tek satıcılık sözleşmesine dayandırılmış olması nedeni ile gönderilen paraların zamanaşımına uğradığını,esası konusunda da davacıya borçları bulunmadığını,sözü edilen alacaklar 2009 yılına ait olduğu iddia edildiğinden belgelerinde arşivde olduğunu belirterek açılan davanın reddi ile davacının % 20 tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ:Mahkemece,davacının davalıya gönderdiği havalelerin herhangi bir sözleşmenin teminatı olarak gönderildiğine dair somut ve objektif belgeler sunulmadığından, davacının gönderdiği havalelerin … şirketine olan borcun ifası için bu şirketin çalışanı olan davacı tarafından gönderildiği sonucuna varıldığı,davacı asilin beyanlarındaki çelişki, davacının gönderdiği havalelerin , tam olarak davalı ile dava dışı şirketin ticari ilişkisinin başlangıç ve bitim tarihlerine denk gelmesinden, davanın reddine davalının kötü niyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacı vekili,davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmediğini,yeterli araştırma yapılmadığını, bilgisayar çıktısına dayanarak karar verdiğini, ispat külfetinin yasaya aykırı olarak kendilerine yüklendiğini, mahkemenin dava dışı firmaya 39 defa mal satışı yapıldığı hakkında gerekli araştırmanın da yapılmadığını, dava dışı … firmasının mahkemenin varsayımlı kararı ile davacının ödediği paraların sahibi olduğunu,davalı firmanın davacı tarafından gönderilen paraları dava dışı firmaya ait olduğunu belirttiği faturaların dava dışı firmanın vergi kayıtları ile de örtüşmediğini belirterek kararın kaldırılarak dava dışı firma kayıtları da incelenmek sureti ile itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: HMK’nun “İspat yükü” başlığını taşıyan 190.(1)maddesi;”İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”şeklinde düzenleme mevcuttur.Buna göre, bir vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran taraf ispat yükünü üzerinde taşıyacaktır.6098 sayılı TBK’nun 555 vd.maddelerinde düzenlenmiş olan havale, hukuksal niteliği itibariyle bir ödeme vasıtasıdır. Başka bir anlatımla, havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcuttur. Bu yasal karinenin tersini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) ileri süren havaleci (muhil), bu iddiasını miktara göre yazılı delil ile kanıtlamakla yükümlüdür. ( Yargıtay HGK nun 2017/2137 esas ,2018/1860 karar sayılı 6.12.2018 tarihli ilamı)Anlatılanlara göre ,ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davacıda olup, havale bedellerinin “yapılacak tek satıcılık sözleşmesinin teminatı olarak” yapıldığını ispatlamak zorundadır.Davacı tarafından davalı ile yapılan Distribütörlük/Tek Satıcılık anlaşmasına istinaden 50.000-euro teminat olarak ödeme yapması halinde, akabinde sözleşmenin imzalanacağı iddia edilmiş ise de, arada herhangi bir yazılı sözleşme ibraz edilmemiştir.Davalı ticari defterlerinde, davacı ile davalı arasında olan herhangi bir ticari ilişkiye rastlanmadığı, davalı ile dava dışı … arasında Kasım/2008 döneminde başlayan ve Temmuz/2010 dönemine kadar devam eden bir ticari ilişki olduğu, davacının önderdiği, 34.731.10-euro havalenin, davalı kayıtlarında 2008-2009-2010 yıllarında olmak üzere, davacıdan değil, dava dışı … şirketinden giriş yapılmış olduğu ve ticari ilişki içerisinde dava dışı şirketin borcundan mahsup edildiği ,dava dışı şirket ile çalışılan ticari dönemi/tarihleri kapsadığı, davalı ile dava dışı şirketin ticari ilişkisi bittikten sonra herhangi bir havale yapmadığı tespit edilmiştir. Davacının davalıya gönderdiği havalelerde gönderilme sebebinin yazılı olmadığı,davalı şirket tarafından davadışı şirketin borcuna mahsup edildiği , davacının gönderdiği havalelerin … şirketinin olan borcunun ifası için gönderildiğinin kabulü gerekmektedir.Kanuni karinenin aksi davacı tarafından yazılı deliller ile ispatlanamamıştır. Açıklanan nedenlerle,ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından istinaf sebebleri yerinde görülmeyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Davacıdan alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 35,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 23.40-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine, HMK ‘nun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 18/02/2021