Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/259 E. 2019/431 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/259
KARAR NO : 2019/431
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2018
NUMARASI : 2018/1028 E.- 2018/1210 K.
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 28/03/2019
İlk derece mahkemesince davanın usulden reddine olarak verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
DAVA:Davacı vekili, taraflar arasında süregelen ticari ilişkide davalı adına düzenlenen faturalardan kaynaklanan bakiye borcun ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, icra dairesinin yetkisine itirazlarının devam ettiğini, ayrıca Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/418 Esas sayılı dosyası ile açılan konkordato talepli davada mahkemenin 19/06/2018 tarihli ara kararı ile geçici mühlet kararı ve müvekkili hakkındaki tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verildiğini, icra takibine itirazlarında bu husus da belirtilerek takibin durmasının talep edildiğini, dolayısıyla borca itiraz edilmese dahi icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verileceğinden müvekkili aleyhine icra takibine başlanmasının ve bu dava açılarak aleyhlerine tazminata hükmedilmesinin talep edilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, konkordato davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, itirazın iptali davalarında usulüne uygun icra takibi yapılmış olmasının ve ödeme emrine süresi içinde itiraz edilmiş olmasının dava şartı olduğu, somut olayda davacı alacaklı davalı borçlu aleyhine icra takibi yapmış ise de, davalı hakkında konkordato talebiyle açılan davada mahkemenin 19/06/2018 tarihli ara kararı ile davalı hakkında her türlü takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verildiği, bilahare geçici ve kesin mühlet kararı verildiği, dolayısıyla usulüne uygun bir icra takibinin varlığından sözedilemeyeceği gerekçesiyle davanın dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkordato talepli davada verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davalı aleyhine açılmış bulunan veya açılacak olan icra takiplerinin durduğunu, ancak dava konusu icra takibinin iptaline ilişkin verilen bir karar olmadığını, söz konusu kararın kişilerin icra dairesine müracaat edip takip açmalarını önleyen bir karar olmadığını, zira icra takibi açılmasının takip işlemi olmadığını belirterek hükmün kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, muhtelif faturalardan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı icra takibine itirazında konkordato talebinde bulunduğunu ve geçici mühlet kararı ile birlikte ihtiyati tedbir kararı verildiğini belirterek takibin bu nedenle de durdurulmasını talep etmiştir. Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/418 Esas sayılı dosya sureti incelendiğinde, davalının 12/06/2018 tarihinde konkordato talebiyle dava açtığı, Mahkemenin 19/06/2018 tarihli ara kararı ile 3 ay süreyle geçici mühlet kararı verildiği, ayrıca İİK 288/1 uyarınca geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağından bahisle İİK 294,295,296 ve 297 maddelerinin uygulanmasına, bu çerçevede mühlet içinde davacı aleyhine 6183 sayılı yasaya göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hangi nedene dayanırsa dayansın her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve muhafaza işlemleri de dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, yapılmış olan takiplerin de olduğu yerde durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.İİK 287/1 maddesi “Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286 ncı maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhal geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki haller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.” hükmünü, 287/5 maddesi “291 inci ve 292 nci maddeler, geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanır.” hükmünü, 288/1 maddesi ise “Geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğurur.” hükmünü haizdir. Somut olayda, dava konusu icra takibi başlatılmadan önce davalı hakkında icra takibi yapılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiş ise de, İİK 287. vd. devamı maddeleri uyarınca verilen söz konusu ihtiyati tedbir kararı davalı hakkında itirazın iptali davası açılmasına veya açılan davanın yürütülmesine engel teşkil etmez, ancak verilecek hükmün konkordato davasının sonuçlanmasına kadar infazı yapılamaz(Benzer bir kurum olan “İflas Erteleme” kurumu ile ilgili Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 05/02/2018 tarihli 2016/15708 E., 2018/384 K. sayılı ve 05/10/2015 tarihli 2015/383 E., 2015/11988 K. sayılı emsal kararları).Dosya kapsamında söz konusu icra takibinin iptal edildiğine ilişkin bir icra hukuk mahkemesi kararına da rastlanılmamıştır. O halde ilk derece mahkemesince yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınarak işin esasına girilip bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvusunun kabulü ile, hükmün kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere mahkemesine iadesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1028 E.-2018/1210 K. Sayılı ve 28/12/2018 tarihli hükmünün HMK.’nun 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; “Davanın yeniden görülmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine”İstinaf yoluna başvuran davacı tarafça yatırılan 44,40- TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile HMK’nun 353(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi. 28.03.2019