Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/248 E. 2021/256 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/248
KARAR NO : 2021/256
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/05/2018
NUMARASI: 2016/378 Esas-2018/540 Karar
DAVA: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/02/2021
İlk derece mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne yönelik hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili; davacının davalı … şirketinin acentesi olduğunu, davacının sigorta aracılık işlerinden dolayı davalıdan komisyon alacağı doğduğunu, davalının davaya konu sigorta komisyon gider belgesi bedelini ödememesi üzerine davalı hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının süresinde takibe ve borca itiraz ettiğini, takibi durdurduğunu, borçlunun borca itirazını kabul etmediklerini, söz konusu belgenin davalı tarafından düzenlendiğini ve kendi kayıtlarında mevcut olduğunu, davalı … AŞ’nın tüm branşlarındaki ruhsatlarının iptal olduğunu belirterek borca ve faiz oranına itirazının iptaline takibin İstanbul …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen acentelik sözleşmesinin 10. maddesi ile taraflar arasında çıkabilecek uyuşmazlıklarda, davalı … şirketinin defter ve kayıtlarının ispat belgesi olacağı yolunda delil anlaşması yapıldığı, 2015 tarihli sigorta komisyon gider belgesi kapsamında talep edilen tutarın 5.979,34 TL olduğu, bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı … şirketinin borç miktarı yönünden itiraz ettiği, davacı ve davalı tarafın 2015 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunun ve delil vasfını haiz olduğunun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, bu kapsamda yapılan tetkik neticesinde, ödenen komisyon bedelinin 85.325,62 TL, hakedilen komisyon bedelinin 93.094,11 TL, fark bedelin ise 7.768,49 TL olduğu, mesleki sorumluluk poliçesi 130,00 TL ve trafik teminat kesintisi 3.000,00 TL dikkate alındığında davacının davalıdan bakiye 4.638,49 TL komisyon alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 4.638,49 TL yönünden itirazın iptaline, davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF DİLEKÇESİ: İstinaf yoluna başvuran davalı vekili; taraflar arasındaki uyuşmazlığın cari hesap ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle alacağın yargılamayı gerektirdiğini, bu nedenle icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; acentelik ilişkisinden kaynaklı komisyon alacak talebi ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; taraflar arasındaki acentelik sözleşmesi kapsamında davacı tarafından davalıya hizmet verildiği, davalının tüm branşlardaki ruhsatlarının 07.08.2015 tarihinde iptal edildiği, davalı tarafından düzenlenen sigorta komisyon gider belgesinde davacının 5.979.34 TL komisyon ücreti alacağı bulunduğunun belirtildiği, bu tutarın tarafların ticari defter kayıtlarıyla da doğrulandığı, ancak sözleşmenin 10. maddesi ile taraflar arasındaki çıkabilecek uyuşmazlıklarda davalı … şirketinin defter ve kayıtlarının ispat belgesi olacağının kararlaştırıldığı, taraflar arasındaki cari hesapta davacının davalıdan 4.638,49 TL alacağının bulunduğu tespit edilmiş ve mahkemece de bu bedele hükmedilmiştir. Mahkemece hükmedilen ve davalının ticari defter ve belgelerinde de kayıtlı olan alacağın likit nitelikte olması nedeniyle davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir (Dairemiz’in 22/09/2020 tarihli 2018/1782 E. 2020/861 K. Sayılı kararı da aynı doğrultudadır.).Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 316,85 TL istinaf karar harcından davalı tarafından peşin yatırılan 80-TL harcın mahsubu ile bakiye 236,85‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,İstinaf yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, hükümden sonra davacı tarafından yapılan 42-TL yargı giderinini davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda H.M.K.’nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.25/02/2021